Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) gibi insan hakları kurumlarının yanı sıra uluslararası baro kuruluşları ortak yayınladıkları açıklamada İstanbul Barosuna yönelik tüm soruşturmalara acilen son verilmesi ve Avukat Fırat Epözdemir’in derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Human Rights Watch, Federation of European Bars, Uluslararası Af Örgütü gibi 60’a yakın kurumun birlikte yaptığı açıklamada, İstanbul Barosu’na yönelik kovuşturma ve soruşturmalara acilen son verilmesi ve Fırat Epözdemir’in serbest bırakılması istendi.
‘Uluslararası insan hakları hukukuna açıkça aykırı’
“Bu soruşturma ve dava, Türkiye’de insan haklarının güvence altına alınmasında ve hukukun üstünlüğünün korunmasında hayati rol oynayan bir kurum olan İstanbul Barosu’nun bağımsızlığına ve işleyişine doğrudan bir meydan okuma anlamına gelmektedir” denilen açıklamada şunlara yer verildi:
“25 Ocak 2025’te Sulh Ceza Hakimliği, Sayın Epözdemir’in ‘terör örgütü üyeliği’ ve ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçlarından tutuklanmasına karar verdi. Bu karar, Türkiye’deki hukuk toplumu tarafından güvenilir gerekçelerden yoksun olduğu gerekçesiyle sert bir dille eleştirilmekte ve soruşturmanın İstanbul Barosu’nu hedef alan misilleme girişimlerinin bir parçası olabileceği algısını güçlendirmektedir. İstanbul Barosu’na yönelik bu girişimler, uluslararası insan hakları hukukuna ve hukuk mesleğini düzenleyen ilkelere açıkça aykırıdır.” Uluslararası hukuk ve insan hakları kurumlarının dayanışma içinde olduğu vurgulandı, “Gelişmeleri dikkatle izlemeye devam edeceğiz. Türkiye’de hukuk mesleğinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü korumak için gerekli tüm tedbirleri savunmaya hazırız” denildi.
‘Soruşturmalara acilen son verilmeli’
Açıklamada, Türkiye’ye çağrı yapıldı:
“İstanbul Barosu yönetimini, mesleki görevlerini yetkileri doğrultusunda yerine getirdikleri için hedef alan tüm soruşturmalara ve kovuşturmalara acilen son verilmelidir. Fırat Epözdemir derhal ve koşulsuz serbest bırakılmalıdır. Türkiye’nin uluslararası hukuk uyarınca sahip olduğu, hukuk mesleğinin bağımsızlığını ve ifade özgürlüğü hakkını güvence altına alma yükümlülüklerine riayet edilmelidir. Baroların mesleki görevlerini müdahale veya yıldırma olmadan yerine getirebilmesi güvence altına alınmalıdır.”