8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nün ardından gözaltına alınan kadınlar ve LGBTİ+’lar, İstanbul Emniyeti’nde maruz kaldıkları “şiddet ve kötü muamele” nedeniyle Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunun ardından yapılan açıklamada, “Bizler kalabalığımızdan ve feminist mücadelemizden aldığımız güçle failleri ifşa etmekten ve hesap sormaktan vazgeçmedik. Bizi sokaklardan, meydanlardan ve hayatlarımızdan uzaklaştırmaya çalışanlara karşı buradayız” denildi.
“Yaşadığımız şiddetin ‘normal’ olmadığını biliyoruz” diyen kadınlar şunları kaydetti:
“8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nde kadınlara şiddet uygulayan İstanbul Emniyeti’nden şikayetçi olmak için Çağlayan Adliyesi’ndeydik. Yaşadığımız şiddetin ‘normal’ olmadığını biliyoruz. Bu işkence ve kötü muamele ne bir ‘güvenlik önlemi’ ne de prosedürdür; kadınları ve LGBTİ+’ları doğrudan hedef alan devlet şiddetinin bir parçasıdır. Bunun normalleştirilmesine, üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz.
Gözaltında bizlere uyguladıkları kötü muameleye itiraz ettiğimizde pervasızca ‘şikayetçi olsanız ne olacak’ diyen polisler, iktidarın yukarıdan aşağıya kurduğu bu cezasızlık sisteminden güç almaktadır. Çünkü biliyorlar ki işledikleri suçlar büyük olasılıkla soruşturulmayacak, yargılanmayacak.”
‘Kalabalığımızı hatırlayın’
Feminist Gece Yürüyüşü Komitesi, 25 Kasım’da olduğu gibi, kadınlara ve LGBTİ+’lara yönelik şiddetin karşısında susmayacaklarını vurguladı:
“Ancak bizler de biliyoruz ki bizlere şiddeti uygulayanları ve bu şiddeti mümkün kılanları ifşa etmeye, teşhir etmeye devam ettiğimiz sürece bu mücadele sonuç verir. Erkek yargıya ve cezasızlık politikalarına güvenen polislere ve İstanbul Emniyeti’ne sesleniyoruz: Gözaltı işlemi sırasında kadınlara ve LGBTİ+’lara dönük taciz ve şiddetini teşhir ettiğimiz Hanefi Zengin’i hatırlayın! 25 Kasım’da hayatlarımıza kasteden şiddetiniz karşısında susmadığımızı hatırlayın! Sokakları, caddeleri ve hatta bütün bir semti kapatmanıza rağmen bir araya gelen kalabalığımızı hatırlayın!”
Açıklamanın sonunda, “Bizler kalabalığımızdan ve feminist mücadelemizden aldığımız güçle failleri ifşa etmekten ve hesap sormaktan vazgeçmedik. Bizi sokaklardan, meydanlardan ve hayatlarımızdan uzaklaştırmaya çalışanlara karşı buradayız” denildi.
Ne olmuştu?
8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü sonrasında 112 kişi ters kelepçeyle gözaltına alınmıştı.
Feminist Gece Yürüyüşü Komitesi, yürüyüşü engellemek için anayasal hakların ihlal edildiğini, barikatlarla sokakların kapatıldığını ve şiddetinin sistematik hale geldiğini belirtti.
Taksim Meydanı ve çevresi kapatılırken, feministler Cihangir Caddesi’nde basın açıklaması yaparak eylemi sonlandırdı. Ancak yüzlerce kişi, polis tarafından çembere alınarak ters kelepçeyle gözaltına alındı.
23’üncü 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü düzenleyicileri yürüyüş ve sonrasında yaşanan gözaltılar ve insan hakları ihlalleriyle ilgili, bir açıklama metni yayımladı. Açıklamada, gözaltına alınan kişilerin su, tuvalet ve yemek gibi temel ihtiyaçları karşılanmadığı, LGBTİ+’ların cinsel yönelimlerine hedef alan küfür ve tehditlerle karşılaştığı, gözaltı işlemleri sırasında avukatlara bilgi verilmediği ve kişilerin hastaneye sevkleri gizlendiği bilgileri yer aldı.
23’üncü 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü ve sonrasında yaşanan ihlallerle ilgili açıklama