25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü dolayısıyla Ankara’da Kolej Meydanı’nda bir araya gelen yüzlerce kadın Sakarya Caddesi’ne yürüyüş düzenledi.
Yürüyüşte “Erkek devlet şiddetine karşı öfkeliyiz, isyandayı, hesap soracağız” pankartını taşıyan kadınlar, “Kaydedilen kadınlar isyanımızdır”, “Nefrete inat yaşasın hayat”, “Kayyımlar gidecek biz kalacağız” , “Kayyımlardan hesabı kadınlar soracak” sloganlarını attı.
Polis caddeden yürümek isteyen kadınların kaldırımdan yürümesini istemesi üzerine gerginlik çıktı.
Gözaltına alınanlar oldu.
Gözaltına alınan 2 kadın, kadınların ısrarı üzerine serbest bırakıldı.
Kadınlar, polisin kurduğu barikatların kaldırılmasını istedi.
Kolej Meydanı’ndan Sakarya Caddesi’ne yürümek isteyen kadınların önü polis tarafından kesildi
Binlerce kadın Sakarya Caddesi’ne yürümekte ısrarcı. Polis barikatı önünde kadınların bekleyişi sürüyor
🎥Hasret Vurucu (@VurucuHasret) pic.twitter.com/jILSzuRFhq
— İlke TV (@ilketvhaber) November 25, 2024
Barikatı aşan kadınlar, Sakarya Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşün ardından Ankara Kadın Platformu açıklama yaptı.
Açıklamada şunlar belirtildi:
” Biz feminist hareketten, kadın kurtuluş hareketinden ve Kürt kadın hareketinden; kadın ve lgbti+lar olarak mücadele ediyoruz çünkü, kadınlar her gün erkekler tarafından katlediliyor, şiddete uğruyor.”
“Cezasızlık politikalarıyla hayatlarımızı kuşatılıyor! Siz konuştukça biz kadınlar ölüyoruz! Gülistan Doku, Hande Kader, Nagihan Akarsel Derin, İkbal Uzuner, Ayşegül Halil, Narin Güran, Rojbin Kabaiş, Güldane, Şirin ve daha niceleri…. Hayatlarımızı size teslim etmeyeceğiz. Öfkemizi kuşandık buradayız, meydanlardayız! Şiddet Faili erkeklerden, kadın düşmanı iktidarınızdan hesap soruyoruz!”
“Geçtiğimiz Ekim ayında 48 kadın katledildi, 23 kadının ölümü ise şüpheli. 2010’dan bu yana en yüksek oranla karşı karşıyayız! Kadınların ailelerindeki erkekler tarafından öldürüldüğü gerçeğini saklayamazsınız. “Kutsal aile” diyerek kadınları ve çocukları hapsetmeye çalıştığınız aileniz de şiddet var, istismar var!”
“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, katledilen her kadının ardından yaptığı konuşmada devletin erkek şiddetine “sıfır tolerans” ı var diyor. İstanbul Sözleşmesinden bir gecede “bitmiştir bu iş” diyerek çıkmak, 6284’ü tartışmaya açmak, failleri aklayıp cezasızlıkla ödüllendirmek mi sizin sıfır tolerans dediğiniz? Kadınların kaç çocuk doğuracağına karışıp, nasıl doğum yapacağına müdahale edip bedenlerini denetim altına almaya çalışmak mı?”
“İçişleri Bakanı Yerlikaya açıklamasında koruma kararı verilen kadınların karara uymayarak şiddet gördükleri erkeklere evlerinin kapısını açtıkları için öldürüldüklerini söyledi. Siz bu sözlerinizle şiddet faillerini aklıyorsunuz, teşvik ediyorsunuz. Katledilen kadınları suçluyorsunuz! Şiddet faili erkeklerden, kadın düşmanı politikalarınızdan hesap sormaya devam edeceğiz. Evet, özgür ve eşit bir yaşamı istiyoruz ve alacağız!”
‘Bebekler kar hırsıyla katlediliyor. Narin’in Sıla’nın acısı tazeyken İzmir’de bir anne, çocuklarına bakabilmek için hurda toplarken beş evladını evde bırakmak zorunda kalıyor. Beş çocuğunu üzerlerine düşen elektrik sobasından çıkan yangın yüzünden kaybediyor. Ardından AKP’li Özlem Zengin, “Her şeyi paraya bağlıyorsunuz.” diyor. Bu ölümlerden sorumlu olanlar sizsiniz, yarattığınız yoksulluk düzeninin sorumlusu sizsiniz. Katledilen çocuklar isyanımızdır!’
‘Şüphesiz ki engelli kadınların dayanışması ve direnişi de mücadelemizin ayrılmaz bir parçası! Engelli kadınlar, erkek şiddetiyle birlikte sağlamcı sistemin dayattığı ayrımcılıkla da mücadele ediyor. Ne sokaklarda ne evlerde ne de kamusal alanda yalnız bırakılmadığımız bu çifte sömürü düzenine karşı isyandayız!’
“İşyerlerinde tacize, cinsel şiddete ve mobbinge maruz kalıyoruz. Biz kadınları yoksullaştıran ve güvencesizleştiren politikalarını kabul etmiyoruz! Biz Kadınlar eşit işe eşit ücret hakkımızdan, ücretsiz kreş talebimizden vazgeçmiyoruz!”
“Mecliste bütçe görüşmeleri devam ediyor. Yoksulluk karşısında kendi kaderine terk edilen, bakım emeği ile annelik arasında sıkışıp kalan kadınlara ayrılan bütçe, toplam bütçenin yalnızca yüzde 0,3’üne denk geliyor. Ayrılan bu bütçe yine kadınlara aktarılmıyor. Kamusal hizmet olarak yapılması gereken, şiddete maruz bırakılmış kadınlar için sığınmaevleri, çalışan ve çalışmayan kadınlar için kreşler, engelli ve yaşlı bakım evleri yapılmıyor ya da niteliksiz, eksik yapılıyor.”
“Kadınlar olarak; eşit temsil iradesi ile aldığı güçle, yönetim mekanizmalarında, genel ve yerel siyasetin her aşamasında sadece emek veren değil, karar alıcı olarak da yer alacağız. Sokaklarda, zindanlarda, alanlarda bedeli ne olursa olsun kayyum politikasına, irade gaspına baş eğmedik, baş eğmeyeceğiz. Yıktığınız kentleri yeniden kuracağız, kararttığınız geceleri dayanışmamızla biz aydınlatacağız!”
“Katledilen, kaybedilen tüm kadınların, çocukların isyanı için mücadele ediyoruz! Katledilen Translar, yok sayılan LGBTİ+lar olarak buradayız! Kayyımsız, güvenli kentler için sokaklarda mücadeleyi büyüteceğiz! Eşit, özgür bir yaşamı kadın dayanışması ile kuracağız Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın geceleri aydınlatacak mücadelemiz!”
“Sokakları ve geceleri, özgürlüğümüzü, bu dünyada kazandığımız ne varsa hepsini mücadele ederek aldık. Bulunduğumuz her yerde yine haykırıyoruz. Evlerde, sokaklarda, işyerlerinde, sendikalarda, okullarda, üniversitelerde, fabrikalardayız. Susmuyoruz. Bize dayatılan bu cehennemi kabul etmiyoruz. Çabalarınız nafile, çırpınışınız boşuna. “Kadın Yaşam Özgürlük” diyen sesimizi bastıramayacaksınız.”
Açıklamanın ardından halay çekildi.
🟣ANKARA – Kadınlar Kürtçe şarkılarla halay çekiyor
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nde kadınlar, Ankara’da Kolej Meydanı’nından Sakarya Caddesi’ne yürüdü. Burada açıklama yaptı
📹Hasret Vurucu (@VurucuHasret)https://t.co/blJe3bGri5 pic.twitter.com/YiHjRf02Am
— İlke TV (@ilketvhaber) November 25, 2024