Yonhap’ın haberine göre Güney Kore’de üst düzey görevliler hakkında Yolsuzluk Soruşturma Ofisi’nin (CIO) yetkilisi Oh Dong-woon, Ulusal Meclis’teki açıklamasında soruşturmayı yürütenlere Yoon için seyahat yasağı getirilmesi talimatı verdiğini duyurdu.
Oh’un talimatının ardından Güney Kore Adalet Bakanlığı, Yoon hakkında resmen seyahat yasağı çıkardı.
Yoon hakkındaki soruşturmadan sorumlu polis yetkilisi, kanıt niteliğindeki malzemelerin güvenceye alınmasının öncelikli olduğunu ve bu amaçla “yurt dışına çıkma olasılığı da dahil” kapsamlı değerlendirme yapıldığını açıklamıştı.
Ne olmuştu?
Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol, 3 Aralık akşamı ülkedeki muhalefeti ‘Kuzey Kore’ye sempati duymak’ ve ‘devlet karşıtı faaliyetlerle hükümeti felce uğratmakla’ suçlayarak sıkıyönetim ilan ettiğini duyurmuştu.
Ardından genelkurmay başkanının sıkıyönetim komutanı olarak atandığı ve protesto yürüyüşleri dahil bütün siyasi faaliyetlerin yasaklandığı açıklanmıştı.
Başkan Yoon’un kendi partisinden kişiler de dahil olmak üzere siyasiler karara tepki göstermiş ve ülkede ana muhalefet konumundaki Demokrat Parti’nin lideri tüm üyelerine mecliste toplanma çağrısında bulunmuştu.
Bu sırada askerlerin meclis binasında olduğu ve milletvekillerinin binaya askerlerin engellemesine rağmen girdiği belirtilmişti.
Mecliste toplanan milletvekilleri, 300 üyeden 190’ının katıldığı oylamada oy birliğiyle sıkıyönetimin kaldırılması yönünde oy kullanmıştı.
Sıkıyönetimin ilanından yaklaşık beş saat sonra Başkan Yoon, kararı resmen kaldırabilmek için kabine üyelerinin toplanmasını beklediğini belirterek toplantının hemen ardından sıkıyönetimi sona erdireceğini ve konuşlandırılan güçlerin geri çekileceğini söylemişti.
Son olarak Bakanlar Kurulu, yerel saatle sabah 04.30’da sıkıyönetimin kaldırılmasına ilişkin önergeyi onayladı ve sıkıyönetim resmen yürürlükten kaldırıldı.
Başkan Yoon’a yönelik meclisteki azil süreci, iktidar milletvekillerinin boykotu nedeniyle suya düşmüştü.
Yoon’un görevden alınması önergesinin kabulü için meclis üye tam sayısının üçte ikisini oluşturan 200 milletvekilinin lehte oyu gerekiyordu.
Ulusal Meclis’teki 300 sandalyeden 192’sine sahip olan muhalefet bloku, nitelikli çoğunluğu sağlayabilmek için iktidardaki Halkın Gücü Partisi’nden (PPP) en az sekiz milletvekilinin desteğine ihtiyaç duyuyordu.