Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) birlikte “Kayıplar bulunsun failleri yargılansın” şiarıyla düzenlediği eylem bu hafta da Diyarbakır, Batman ve Hakkari’de devam etti.
Diyarbakır 831’inci haftasında
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” şiarıyla düzenledikleri eylem 831’inci haftada devam etti. Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı’ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde yapılan eylemde kayıpların fotoğraflarının yer aldığı pankartı açıldı. Bu haftaki eylemde 1994 yılında Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı Aktepe mahallesinde kaybolan Ömer Öner ve Nuri Dayan’ın akıbeti soruldu.
‘Diyalog ve müzakere esas alınmalı’
Burada ilk olarak konuşan İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Ercan Yılmaz, sorunların çözümünde diyaloğu ve müzakerenin esas alınması gerektiğini söyledi. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’a seslenerek, şunları söyledi:
“Biz burada hak savunucuları ve kayıp yakınları olarak sesimizin kendisine ulaşmasını istiyoruz. Kürk meselesinin onurlu ve adil çözümü için atılması gereken adımlar konusunda cesaretli davranmalı. 40 yılı aşkın bir süredir yaşanmayan acının kalmadığı bu mesele çözülsün. Bu konuda biz olumlu atılacak her adımın arkasında olduğumuzu belirtmek istiyoruz.”
‘Mücadelelerin arkasındayız’
Ömer Öner’in eşi Nazire Baran, faili meçhullerin Kürt oldukları için cenazelerinin olmadığını söyleyerek, şunları kaydetti:
“Biz faili meçhul gidenlerin faillerini bulmak için burada bir aradayız. Hak-hukuk sağlanıncaya kadar da buradayız. Eşim bu dönemde motoruna bindi hayvanları aramaya gitti ve bir daha gelmedi. O gün kapı kapı gezdik, çalmadık kapı bırakmadık, devlete başvurduk hiçbir yerde bulamadık. 6 ay sonra bir köyde motorunu bulduk. Devlete haber verdik. Devlette eşimin motorunu alıp götürdüler, koruyucu başına verdiler. Sonrasında Biz gidip motorunu aldık. Eşim kaybolduğu günden bu yana cenazesini bulup, mezarı başına gitmek bize hasret kaldı. Tek bir damla kanımız kalana kadar onların davasını peşindeyiz. Biz Kürtleri bitirdiklerini zannediyorlar ama bitiremezler.”
Fırat Akdeniz: Baskılar nedeniyle başvuru yapılamadı
İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz, Öner ve Dayan ailelerinin yoğun baskılar nedeniyle herhangi bir resmi başvuru yapamadığını ve kayboldukları günden bu yana bir daha haber alınamadığını belirtti.
Eylem, kayıp yakınlarının oturma eylemiyle son bulurken, faillerin yargılanması ve kayıpların bulunması için mücadelenin süreceği vurgulandı.
Batman 667’inci haftasında
İHD ve kayıp yakınları, 667’inci haftada Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” pankartının açıldığı eylemde, kayıpların fotoğrafları taşındı.
Bu hafta, Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Bozalan köyünde 1 Ocak 1988’de gözaltına alındıktan sonra kaybedilen İsa Soysal’ın hikayesi İHD Batman Şube Yöneticisi Melek Atalay tarafından okundu.
İsa Soysal’ın kaybediliş hikayesi şöyle:
“Evli ve üç çocuk babası İsa Soysal, evine gelen sivil giyimli kişiler tarafından zorla götürüldü ve bir daha kendisinden haber alınamadı. Ailesi Cizre İlçe Jandarma Komutanlığı’na giderek İsa’nın kayıp olduğunu, orada olup olmadığını sorar, ancak olumsuz cevap alır. Soysal’ın yakınları döneme hâkim olan korku atmosferi nedeniyle 2009 yılına kadar resmi bir şikâyette bulunamadı. 2008 yılında gazeteci Faruk Arslan’ın kaleme aldığı ‘Karakutu: Ergenekon’un Karanlık İsmi Tuncay Güney’ isimli bir kitapta JİTEM tarafından öldürülen birçok kişinin Silopi Botaş Askeri Tesislerine gömülmüş olduğu beyanı yer alıyordu. Bunun üzerine yakınları Silopi Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu ve bahsi geçen yerlerde kazı yapılması talep edildi. Yapılan kazıda kemik ve giysi parçalarına ulaşıldı ancak İsa Soysal’a ait herhangi bir bilgiye ulaşamadı. İsa Soysal o tarihten beri hala kayıp.”
Açıklama oturma eylemi ile son buldu.
Hakkari 157’nci haftasında
İHD Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, 157’nci haftasında Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Sanat Sokağı’nda bir araya geldi.
Eylemde, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartı ve kayıpların fotoğrafları açıldı. Bu haftaki eylemde, Korucular tarafından 5 Ağustos 1990 yılında, “size iş bulduk” denilerek Yüksekova’ya çağırılan Mehmet Ürün, Ömer Ürün, Salih Ürün, Sıddık Yakut, Mehmet Yakut, Ömer Kaçan ve kimliği tespit edilmeyen bir çoban olmak üzere Yüksekova İlçe Jandarma Karakoluna götürülerek katledilen 7 sivilin akıbeti soruldu.
Konuya dair basın metnini İHD Şube Yönetim Kurulu üyesi Pınar Yılmaz okudu.
Akıbeti bilinmeyen 7 sivilin hikayesi
Öldürülen 7 sivilin Yüksekova’da ikamet eden iki korucu tarafından 5 Ağustos 1990 tarihinde “size iş bulduk” denilerek Tiloran Jor köyüne çağırıldıklarını belirten Pınar Yılmaz, şunları aktardı:
“Ömer ve Salih Ürün, köyde korucularla görüşmeyi beklerken bir askeri operasyonla gözaltına alındı. Yanlarındaki diğer beş kişinin yerini öğrenen askerler, hemen ardından Ömer ve Salih Ürün’ü katletti. Diğer beş sivil ise gözaltına alınıp Yüksekova İlçe Jandarma Karakolu’na götürüldü. Burada ağır işkencelere maruz kaldılar. Görgü tanıklarının ifadesine göre Mehmet Yakut, kaynayan kazana atılarak katledildi.”
Faili meçhul bırakıldı
Yılmaz, ertesi gün basın-yayın organlarında, 7 PKK’linin çatışmada öldürüldüğüne dair haberlerin yayımlandığını, ancak sivillerin ailelerinin karakola başvurarak cenazeleri teslim almak istediğini belirtti. Ailelerin taleplerine, katledilenlerin “PKK’li oldukları” gerekçesiyle cenazelerin teslim edilmeyeceği cevabının verildiğini söyledi. Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan başvurunun da reddedildiğini belirten Yılmaz, “Bu olay faili meçhul bırakıldı, bedenler kaybedildi ve herhangi bir kovuşturma açılmadı” dedi.
‘Adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz’
35 yıldır adalet beklediklerini vurgulayan Yılmaz, öldürülen sivillerin akıbetinin bir an önce ortaya çıkarılmasını ve sorumluların yargılanmasını talep etti. Yılmaz, “Cumartesi İnsanları olarak, son kaybımızın akıbeti ortaya çıkarılana kadar meydanlarda sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Eylem yapılan oturma eylemiyle son buldu. (MA)