Halep Aydınlar Evi, “Suriye’de genel ulusal kimlik sorunu ve demokratik dönüş” konulu toplantıyı Şeyh Maksut Mahallesinde yaptı.
Toplantıya siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, kadın hareketleri, akademisyenler, hukukçular, aktivistler, Katolik cemaati ve üniversite öğretim üyeleri katıldı. Toplantıyı, Halep Aydınlar Evi Eş Başkanı ve yazar Elmed Bîrhat yönetti.
Ulusal kimlik kavramını ele alan Ehmed Bîrhat,“Ulusal kimlik, bir devlete veya millete ait olma duygusudur. Aynı zamanda, toplum içindeki ortak değerleri ve inançları kapsayan, ulusal birliği güçlendiren bir olgudur.” dedi.
Bîrhat, kimlik krizinin tanımını ise “Kimlik krizi, bireylerin veya grupların kimliklerini tanımlamakta ya da belirli bir kimliğe bağlı kalmakta zorlanmaları durumudur. Bu kriz, değişen siyasi, sosyal, kültürel ve dini faktörlerden kaynaklanır” şeklinde yaptı.
‘Farklı kültürler tanınmalı, barış sağlanmalı’
Suriye’de genel kimliğin inşasında dikkate alınması gereken temel noktalara vurgu yapan Bîrhat, şu ifadeleri kullandı:
“Suriye’deki farklı kültürlerin tanınması, yurttaşlar ile etnik ve dini gruplar arasındaki sosyal uyumun korunması ve ülke genelinde kalıcı barışın sağlanması gerekmektedir. Bu hedeflere ulaşmak için ideolojik, siyasal ve ahlaki ilkeler güçlendirilmeli ve herkes tarafından kabul edilebilir, yurttaşların haklarını eşitlik, özgürlük ve katılım ilkeleriyle güvence altına alan demokratik bir anayasa oluşturulmalıdır.”
Ardından, katılımcılar da görüşlerini sundu. Süveydalı kadın aktivist Necwa El Tewîl, kültürel çeşitliliğin önemine dikkat çekerek şunları belirtti:
“Tartışmasız, kültürel, ulusal ve etnik çeşitlilik, demokratik sistemin gücünün, istikrarın ve kalkınmanın kaynağıdır. Kadınların her alanda rollerini ihmal etmeden katılım göstermeleri, onların omuzlarındaki en ağır yüktür.”
Daha önce Baas rejimi tarafından tutuklanan ve daha sonra serbest bırakılan Şam’daki Komünist İşçi Partisi üyesi avukat Mehmûd Îsa ise Suriye’nin tarihsel gücüne vurgu yaparak, “Suriye tarihi ve yetenekli bir kenttir. Bizler ülkemizin ortak yaşamı ve birliğinin mahkûmuyuz. Suriye mozaiği, Suriye’nin inşası için bir güç unsuru haline gelmelidir. Hak ve görevleri garanti altına alan adil bir anayasaya uygun olarak kimliğimizi, rollerimizi ve görevlerimizi yerine getirmeliyiz” diye konuştu.
Tartışmalar sonucunda alınan kararlar Halep Aydınlar Evi temsilcisi Leyla Xalid, tarafından okundu. Kararlar ise şu şekilde sıralandı:
“Suriye’deki tüm taraflar, aydınlar, siyasetçiler ve sivil toplum örgütleri arasında genel ulusal diyalog sürdürülmeli ve bu süreçte öncü rol oynamalılar. Çoğulculuğa saygı gösterecek siyasi sistemin geliştirilmesi için çalışma sürdürülmeli. Toplumsal adaletin sağlanması ve Suriye krizi boyunca işlenen suçlar takip edilmeli ve çözüme kavuşturulmalı. Uluslararası toplum barış ve istikrarın sağlanması için yerel ve bölgesel girişimlere desteğini sağlamalı.”