Peskov, “Rossiya-1” televizyon kanalına verdiği röportajda, Rusya ile ABD arasındaki ilişkilere ve Ukrayna krizinin çözümüne ilişkin açıklamalarda bulundu.
Putin ile Trump’ın geçen hafta yaptığı telefon görüşmesini değerlendiren Peskov, “Bu, artık sorunları diyalog yoluyla çözmeye çalışacağımıza dair güçlü bir sinyal. Artık savaşı değil, barışı konuşacağız.” diye konuştu.
Eski ABD yönetimi ile diyaloğun olmadığına dikkati çeken Peskov, Trump’ın sorunları diyalog yoluyla çözme yönündeki yaklaşımına değer verdiklerini dile getirdi.
Putin ile Trump’ın yüz yüze görüşmesinin özel hazırlık gerektirdiğini söyleyen Peskov, Trump dahil herhangi bir devlet başkanının, eski Sovyetler Birliği’nin 2. Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası’nı mağlup etmesinin 80. yıl dönümü dolayısıyla 9 Mayıs Zafer Günü’nde düzenlenecek etkinliklere katılımından memnuniyet duyacaklarını belirtti.
Sözcü Peskov, Trump’ın istediği zaman Rusya’ya gelebileceğini vurguladı.
‘Bu anlaşmalar uygulansaydı, Ukrayna bütün olurdu’
Savaş öncesi Ukrayna meselesinin Minsk anlaşmalarıyla çözmeye çalıştıklarını anımsatan Peskov, “Bu anlaşmalar uygulansaydı, Ukrayna bütün olurdu.” şeklinde konuştu.
Batı’nın Rusya’yı kandırdığını ifade eden Peskov, Batı ile ilişkilerde söz konusu anlaşmalarla ilgili edindikleri tecrübeyi ve Kiev’in de bağımsız hareket etmediğini dikkate alacaklarını kaydetti.
Ukrayna barış müzakereleri için diplomasi hız kazanıyor
Bu arada ABD ile Rusya arasında Ukrayna’da barış sağlanması amacıyla yapılması planlanan görüşmelerin nasıl olacağı somutlaşırken, Avrupa ülkelerinin müzakerelerde nasıl bir rol oynayacağı belirsizliğini koruyor.
Fransız haber ajansı AFP’nin Washington’da hükümet çevrelerine dayandırdığı habere göre, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio liderliğindeki bir heyetin Rusya ve Ukrayna’dan temsilcilerle Suudi Arabistan’da bir araya gelmesi planlanıyor. ABD hükümet temsilcilerinin verdiği bilgilere göre, heyette Rubio’nun yanı sıra Başkan Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Beyaz Saray Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff da yer alacak. Ancak görüşmenin ne zaman gerçekleşeceği henüz belli değil.
Reuters’a konuşan Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Michael McCaul da Rubio liderliğindeki heyetin Suudi Arabistan’a gideceğini belirterek, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin de görüşmelere davet edileceği tahminini dile getirdi. McCaul, bu görüşmenin amacının “nihai barışın sağlanması ve çatışmanın sona erdirilmesi için” Başkan Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Zelenskiy arasında planlanan müzakerelere hazırlık olduğunu kaydetti.
ABD Başkanı Trump, geçen hafta Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefon görüşmesi yaptıklarını ve Ukrayna savaşını sonlandırmaya yönelik müzakerelere başlanması konusunda uzlaştıklarını açıklamıştı.
Paris’te Ukrayna zirvesi yapılacak
Avrupalı liderler de Ukrayna gündemi ile Fransa’nın başkenti Paris’te olağanüstü zirvede bir araya gelecek. Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot’un teyit ettiği zirvede, Trump’ın Ukrayna’daki savaşı sona erdirme planları ele alınacak. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un davetiyle düzenlenecek zirveye kimlerin katılacağı ise henüz netlik kazanmadı. Diplomatların verdiği bilgilere göre, zirvede Avrupa’nın olası barış müzakerelerine nasıl katkı sağlayabileceği tartışılacak.
Avrupa ülkeleri, ABD ve Rusya arasında yürütülecek barış müzakerelerinin dışında kalmaktan endişe ediyor. ABD’li yayın kuruluşu Politico’nun haberine göre, Suudi Arabistan’da yapılacak görüşmelerde Avrupalı temsilciler yer almayacak. Politico, Ukraynalı yetkililere dayandırdığı haberinde Ukrayna’nın da Suudi Arabistan’a temsilci göndermeyeceğini yazdı.
ABD: Ukrayna görüşmelerinde Avrupa olmayacak
Cuma günü başlayan ve bugün sona eren Münih Güvenlik Konferansı’nda da Ukrayna barış müzakerelerine Avrupa’nın katılıp katılmayacağı başlıca gündem maddelerinden biri oldu. ABD Ukrayna Özel Temsilcisi Keith Kellogg, Münih Güvenlik Konferansı çerçevesinde katıldığı oturumda Avrupalıların müzakere masasında yer almayacaklarını söyledi. Ukrayna ve Avrupa masada olacak mı şeklindeki bir soruya Kellogg, Avrupa’yı işaret ederek “hayır” yanıtı verirken, “Ukraynalılar elbette masada yer alacak” şeklinde konuştu.
Avrupa yine de katkı sağlayacak mı?
ABD’nin planlarına göre, Ukrayna’da barışın sağlanması için Avrupalıların da katkısı gerekiyor. Alman haber ajansı dpa’nın edindiği bilgilere göre, ABD Almanya ve diğer Avrupalı müttefiklerden güvenlik garantilerine olası katkıları konusunda bilgi vermelerini istedi. Buna göre, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik savaşının sona ermesinin ardından müttefiklerin barış gücüne veya askeri eğitim programına kaç asker ile katkı sağlayabileceğini bildirmesi öngörülüyor. Trump’ın planlarına göre, Rusya’nın Ukrayna’ya bir kez daha saldırmaması için Avrupalıların belirli bir sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Plan, Ukrayna’nın NATO üyeliği talebinin geçici bir süre askıya alınmasını da içeriyor. ABD ise Ukrayna’ya asker göndermeyi düşünmüyor.
Diplomatlardan edinilen bilgilere göre, ABD’nin bu taleplerinin Paris’te düzenlenecek zirvede ele alınması planlanıyor. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, ABD’nin bu taleplerinden haberinin olduğunu teyit ederken, soru kataloğunu ise görmediğini kaydetti.(AA/DW Türkçe)