• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Özgür Özel’den İmamoğlu’na ziyaret: Bu vakitten sonra adaylıktan çekilemez

Özgür Özel’den İmamoğlu’na ziyaret: Bu vakitten sonra adaylıktan çekilemez

İBB’ye yönelik ikinci dalga operasyonların ardından tüm programlarını iptal ederek İstanbul’a gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti. Sonrasında basına konuşan Özel, TRT ve hükümete ilişkin eleştirilerde bulunarak, “Sandık gelecek, Tayyip Bey tarihteki yerini alacak” dedi.

Özgür Özel’den İmamoğlu’na ziyaret: Bu vakitten sonra adaylıktan çekilemez
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 27 Nisan 2025 20:16
  • Güncellenme: 27 Nisan 2025 20:17

CHP Genel Başkanı Özgür Özel Silivri’deki Marmara Kapalı Cezaevi’nde, partisinin cumhurbaşkanı adayı ve görevden alınan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, görevlerinden alınan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler ile Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’i, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı, Gezi Parkı davası tutuklusu Tayfun Kahraman’ı, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Onursal Başkanı Selçuk Kozağaçlı’yı ve Reform Enstitüsü Direktörü Mehmet Ali Çalışkan’ı ziyaret etti.

Yaklaşık 4 saat süren görüşmelerin ardından Özel, beraberindeki CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Tekirdağ Milletvekilleri Nurten Yontar ve İlhami Özcan Aygün, İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve İBB Başkanvekili Nuri Aslan ile cezaevi önünde açıklama yaptı.

‘Demirtaş’ın, Yüksekdağ’ın ve Ümit Özdağ’ın tutuklulukları hepimizin utancı’

Özel, Özdağ’ın suçlamalarını “bomboş” olarak nitelendirirken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın işlediği “yetki aşımı” hakkında da eleştirilerde bulundu:

“Ümit Özdağ’ın yanından ayrıldık. İddianamesini değerlendirdik. İddianamesi bomboş, elle tutulacak hiçbir yanı yok. Bu dosyadan, salı günkü dosyadan tutuklu değil ama 11 Haziran’daki dosyadan tutuklu ve orada artık serbest kalmasını kendisi de bekliyor, biz de bekliyoruz, partisi de bekliyor. Ülkenin genel demokrasisi açısından da zaten çok büyük bir ayıbın ortadan kalkmasını savunuyoruz. Ben hep söylüyorum, tüm partilerin genel başkanlarının hukuku diğer genel başkanlara emanettir. Bugün burada Ümit Özdağ’a yapılan muamele, aslında en çok Recep Tayyip Erdoğan’ın üzülmesi gereken bir muameledir.

Ben DEM Parti’nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da Figen Yüksekdağ’ın da Zafer Partisi’nin Genel Başkanı Sayın Ümit Özdağ’ın da tutukluluklarının hepimizin utancı olduğu, özgürlüklerinin hepimizin ortak talebi olduğunu bir kez daha ifade etmek durumundayım. Sayın Özdağ’ın bu dosyası, Antalya’daki zaten dokunulmazlığı varken atılmış tweetler, iki tweet de suçlandığı olaydan sonra atılmış olan tweetler. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın büyük bir sorumsuzlukla -Türkiye Cumhuriyet Başsavcısı sanıyor kendisini- öyle bir düzenleme yok. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı’na adeta hakaret ederek, onun görev alanındaki bir işi kendi yaparak, Antalya Cumhuriyet Başsavcısına hakaret ederek ‘Sen bilmiyorsun, ben senin yerine yapıyorum’ diyerek yetki aşımı ile yaptığı bir iştir. Kendisinin meslek hayatında kendisinin kara lekelerinden bir tanesidir. Şüphesiz en karalarından biri değildir ama kendi mesleki siciline sürdüğü bir kara lekedir. Biz İstanbul İl örgütümüzle birlikte, partimizin seçilmişleriyle birlikte salı günü Çağlayan Adliyesi’nde olacağız.”

‘Aile ile iş görenler varsa onlar malum taraftadır”

İmamoğlu ile yapılan görüşmede Türkiye’nin tüm meselelerine, ülke politikalarına dair çok önemli değerlendirmelerde bulunduklarının altını çizen Özel şöyle dedi:

“Türkiye’nin geleceğine dair çok önemli değerlendirmelerde bulunduk ancak bugün içinde bulunduğumuz duruma dair de birlikte sohbet ettik, meseleyi değerlendirdik. İkimizin Ekrem Başkan’la ortak noktası, kendisinin de hatırlattığı, benim de teyit ettiğim nokta şudur ki; bu ülkede siyasette nepotizme, aile kayırmacılığına, akraba kayırmacılığına savaş açmış iki kişi varsa biri bensem, diğeri Ekrem İmamoğlu’dur. Biri Ekrem İmamoğlu’ysa diğeri Özgür Özel’dir. Biz liyakati özleyen, arayan, teşvik eden, bunu ben genel başkan olarak tüm belediyelerine yazılı-sözlü telkin eden, Ekrem İmamoğlu kendi yönettiği tüm alanlara bunu yazılı-sözlü telkin eden iki siyasetçiyiz biz. Bizim ödümüz kopar hak etmeyen birini bir göreve getirmeye. Bizim ödümüz kopar akraba kayırmacılığını bırakın yapmaya, yaptırmaya, görmemeye, engel olamamaya. Şimdi öyle bir süreç yürütülüyor ki, kişi kendinden bilir işi. Teker teker örnek verip ailesini hedef gösterme niyetinde değilim ama öyle bir nokta ile karşı karşıyayız ki, eğer bir aile hassasiyeti gösterenler varsa onlar bu tarafta, aile ile iş görenler varsa onlar da malum taraftadır.”

‘Vallahi de billahi de teslim olmuyoruz’

İmamoğlu’nun cezaevinde olmasının “intikam” amaçlı bir tutum olduğunu belirten Özel, şunları söyledi:

“Ekrem İmamoğlu bu arkadaki cezaevinde, hücresinde. Bir şeyin intikamını alıyorsan alıyorsun. Uğraşıyorsan uğraşıyorsun. Suçu ne? Rakibin olmak. Suçu ne? Seni yenmiş olmak. Suçu ne? Yaptığın iş ne? Önleyici gözaltı, önleyici tutuklama. Türk hukukunda olmayan. Neyi önlüyorsun? Güya senden sonraki cumhurbaşkanının seçilmesini önlüyorsun. Vallahi de teslim olmuyoruz, billahi de teslim olmuyoruz. Dün buraya geleceğimizi söylediğimiz andan itibaren ‘Efendim ikinci dalgadan CHP ürktü’, bak bak bak. ‘Pazarlık ediyorlar, tutuksuz yargılama karşılığında Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olmamasını taahhüt edecekler.’ Değil Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun kendisi bile bu vakitten sonra cumhurbaşkanlığı adaylığından çekilemez. 15,5 milyon kişi vermiş o oyu ona. 96 yaşında, iki bastonlu beli bükük anam merdiven çıkıp oy kullandı ona Üsküdar’da. Oy kullandı ona Şırnak’ta, Edirne’de, Antalya’da, Burdur’da, Isparta’da. 104 yaşında dede geldi. Karnında 3 aylık bebesi ile kadın geldi, oy kullandı. Ne ben ne bir başkası ne kendisi, adayımız Ekrem İmamoğlu’dur. Türkiye’nin bundan sonraki cumhurbaşkanı, milletimiz takdir ederse inşallah Ekrem İmamoğlu’dur. O yüzden biz öyle Erdoğan’dan, İmamoğlu’na özgürlük dileneceğiz, karşılığında da adaylık vereceğiz. Biz bu siyasetin insanı olsaydık bugün burada olmazdım ben. Ne işim var burada? Otururum evladımın, eşimin, anamın, babamın yanında. Ne işimiz var bizim burada? Ondan herkes aklını başına alsın. Orada burada televizyonlarda yorum yaparken, bilmem ne yaparken.”

‘Türkiye yargı tarihi, tarihinin en utanç verici süreçlerinden geçiyor’

Özel, iktidarın muhaliflere karşı baskılarının arttığını belirterek, şunları ifade etti:

“Allah’tan, hukuk fakültesi diplomasından utanan bir hakim çıktı da ‘Tutuklu yargılanmaz avukatlar’ dedi. ‘Bir şey bildiğin varsa iddia et’ dedi. Çünkü adam mesleğini yapacak, savunacak. Tayyip Bey yenemeyeceği İmamoğlu’nu buraya koyduğu gibi Akın Bey de yenemeyeceği avukatları buraya koymaya çalışıyor. Bunu görün. Buradan hem o kararı veren hakime hem de Türkiye’deki bütün hakimlere, bütün savcılara sesleniyorum. Türkiye yargı tarihi, tarihinin en utanç verici süreçlerinden geçiyor. Bundan ayrışan herkes kendi vicdanında da meslektaşlarının vicdanında da kamu vicdanında da bambaşka bir yere gelecektir. Bu kötülüğe teslim olmayan, ettiği yemine sadık kalan, cübbesinin önünde Erdoğan’a ilikleyecek düğmeler bulunmayan bütün hakimlerin, savcıların karşısında saygıyla eğiliyorum. Lütfen mesleğinize bu kötülüğü yapmayın.”

‘Jammer almak, yasa dışı bir iş yapmak değil’

Özel, çantadaki jammer tartışmalarına değinerek şu ifadeleri kullandı:

“‘Efendim çanta varmış, içinde ne varmış?’ Bir de diyor ki, ‘Para varmış’. Çantanın içinde jammer olduğunu dönün bütün programlarına bakın, o jammer çantası. Sinyal kesici var içinde ve bu sinyal kesicinin işi hem orada yapılabilecek yasadışı dinlemeleri engellemektir ama esas işi sinyal kesmektir. IŞİD’in veya bir başka terör örgütünün, PKK’nın patlatacağı bombanın sinyalini kesmektir. İmamoğlu’nun yanında götürülen jammer, korumasının görevidir. Aynı Tayyip Bey’in peşinde gezen jammer kamyonu gibi. Tayyip Erdoğan’ın toplantı yaptığı bir salonda jammer kullanılmadığını söyle İçişleri Bakanı. Haydi bir söyle bakalım var mı? Onun girdiği yerde de sinyal kesilir, Ekrem Bey’in girdiği yerde de sinyal kesilir. O sinyal kesiciyi de biz CHP kendi cebimizden alırız, İBB kendi kasasından alır. Pazartesi günü ilan edeceğim, hangi belediyeler jammer almış ihale ile. AK Partili belediyeleri teker teker ilan edeceğim. Bakanların hepsini ilan edeceğim. Bu jammerların hepsi ihale ile alınıyor. Jammer almak, yasa dışı bir iş yapmak değil. Jammer kullanımı, bir belediye başkanını koruyan koruma ekibinin sorumluluğundadır, koruma müdürlüğünün sorumluluğundadır.”

‘Sandık gelecek, Tayyip Bey tarihteki yerini alacak’

TRT Genel Müdürü’ne yönelik eleştirilerde bulunarak, kamu yayıncılığı adına daha şeffaf ve doğru bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini belirten Özel, TRT’nin yayınlarını eleştirerek şu ifadeleri kullandı:

“TRT Genel Müdürü’ne söylüyorum. Bir televizyonculuk işi yapacaksanız 10 saniyelik görüntüyü 32 dakika yalan beyanlarla elinde çubuklarla orada tartıştırmak yerine gel, dünyanın reyting rekorunu kıralım. Burada yapılacak yargılamayı TRT’den canlı yayınlayın, yalan soruları da duyalım, aslan gibi cevapları da millet görsün. Var mısınız? Erdoğan’a dedim ki ‘Çık karşıma, senin savcın sorsun, benim başkanım yanıtlayacak. Millet kime ikna olursa öbürü siyaseti bıraksın. Var mısın?’ Bütün anketler ne diyor? Yüzde 25. Dört kişiden birini kandırabildiniz TRT’nin bu kadar yayını ile, A Haber’in bu kadar yayınıyla, yandaş kanalların CNN Türk’ün, NTV’nin bu kadar yayınıyla. Hadi bakalım hodri meydan. Eninde sonunda sandık gelecek. Tayyip Bey tarihteki yerini alacak. Ondan sonra bunları yapanlar, bakalım bu millete ve bu devletin yargısına nasıl hesap vereceksiniz? Hadi bakalım. ‘Özgür Özel geliyormuş, devletle görüşmüş, İmamoğlu’na diyecekmiş ki cumhurbaşkanlığı adaylığından vazgeçelim, serbest bırakacaklar.’ Ne Özgür Özel ne bir başkası ne İmamoğlu’nun kendisi… Artık bu vakitten sonra bu adaylık sadece ve sadece milletin kendisine aittir, karar sandıkta verilir.”