Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından yayımlanan yeni araştırma, Türkiye’de derin yoksulluğun 2015-2023 yılları arasındaki seyrini ele aldı. Araştırmada, “Derin Yoksulluk” adıyla tanımlanan yeni bir yoksulluk ölçütü sunuldu. Bu ölçüt, temel maddi ihtiyaçları karşılayamayan bireyleri inceleyerek, toplumsal eşitsizliklerin boyutunu ortaya koyuyor.
Seyfettin Gürsel ve Oğuz Yurtoğlu’nun imzasının bulunduğu araştırmaya göre, 6 temel maddi ihtiyacın en az 5’ini karşılayamayan bireylerin oranı, 2015’te yüzde 9 iken, 2018’de yüzde 6,2’ye düşmüş, ardından 2023’te tekrar yüzde 7,7’ye çıktı. Bu oran, özellikle düşük gelirli haneler ve düşük eğitim seviyesi olan bölgelerde daha yüksek seviyelere ulaşıyor.
Bölgesel eşitsizlikler artıyor
Araştırmanın dikkat çeken bulgularından biri, derin yoksulluğun Türkiye’nin batısından doğusuna doğru artan bir eşitsizlik göstermesi oldu. Batı bölgelerinde derin yoksulluk oranları daha düşük iken, Güneydoğu ve Doğu bölgelerinde bu oranlar çok daha yüksek. Öte yandan, yüksek gelir seviyesine sahip İstanbul gibi bölgelerde bile derin yoksulluk oranları, Batı Anadolu, Batı ve Doğu Marmara gibi bölgelerden daha yüksek.
Gelir dağılımı ve eğitim seviyesi derin yoksulluğu artırıyor
BETAM araştırması, gelir dağılımı eşitsizliklerinin ve bölgesel farkların derin yoksulluk üzerindeki etkisi de incelendi. Ayrıca, hane istihdam oranlarının düşük olması ve eğitim seviyesinin yetersizliği gibi faktörlerin de derin yoksulluğu artırıcı etkilere sahip olduğu ifade edildi.
