• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Mustafa Karasu: Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz

Mustafa Karasu: Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz

Kürt sorununun Meclis’te çözülmesi gerektiğini belirten PKK’nin yöneticilerinden Mustafa Karasu, “Eğer ana muhalefet partisi ve diğer partiler meclise getirilsin diyorsa hükümetin bunu yapması gerekiyor ama bunu görmedik. Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz” dedi.

Mustafa Karasu: Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz
Mustafa Karasu: Meclis’in içinde olmadığı bir sorunun çözümü olamaz
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 30 Nisan 2025 15:34

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla başlayan süreç, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat çağrısıyla yeni bir aşamaya geçti.

PKK’nin fesih ve silah bırakma kongresini ne zaman ve hangi koşullar altında yapacağına yönelik yapılan çeşitli açıklamalar ve tartışmalar da devam ediyor.

Devlet Bahçeli’den dün gelen “PKK’nin kongresini toplayıp fesih işlemini tamamlaması, terörsüz Türkiye hedefinin enfekte olmaması için derhal sağlanmalı” çıkışı önceki çağrılarla yinelendi.

PKK yöneticilerinden Mustafa Karasu’nun, yeni süreçle ilgili yaptığı açıklamalar MA’da yer aldı. Öcalan’ın çağrısının bir dönüm noktası olduğunu belirten Karasu, Başlatılan süreç çok önemli. Bu anlamda süreçte gelinen aşama nedir? Ya da bir aşamaya ulaşıldı diyebilir miyiz? Aşama denirken; devlet açısından çağrılar vardı. Bu çağrılara biz cevap verdik. En önemli vurguladıkları çağrı nedir? “PKK kongresini toplasın, kendini feshetsin” çağrısıydı. Buna cevap verildi” dedi ve “Biz de gereklerini yerine getireceğimizi söyledik. Ama bu kongrenin sağlıklı yapılmasını sağlayacak koşulların oluşması gerekiyor” diye ekledi.

‘Kongreye katılma imkânları fazlasıyla vardır’

PKK’nin kurucusunun Abdullah Öcalan olduğunu söyleyen Karasu, “Zaten kendileri de söylediler, ‘kurucu önder’ dediler. Bu yönüyle kongre toplanmadan PKK öyle kararlar alamaz” diyerek Öcalan’ın katılmadığı bir kongrede böyle bir karar alınamayacağınu söyledi.

Karasu kongrenin aktif çalışma gerektirdiğini, 1-2 günde yapılamayacağını, Öcalan’ın kongreye katılması için birden çok yolun olduğunu ifade etti.

‘PKK çağrıya uyacaktır’

PKK’nin çağrıya uyacağını yineleyen Karasu, PKK’nin kongre yapmama gibi bir yaklaşımı ve iradesinin olmadığını vurgulayarak, devletin kongrenin gerçekleşmesi için adımlar atması gerektiğini, Öcalan’ın katılımı olmadan kongreyi gerçekleştirmeyeceklerini söyledi.

PKK’nin çağrıya uyup silah bırakmasının gerçekleşeceğini söyleyen Karasu, “bu konuda hiç kimsenin tereddütü olmasın” dedi. Ve devlete de adım atma çağrısında bulundu.

‘İBB operasyonları varken nasıl bir süreç gelişecek’

İBB operasyonlarının kuşku yarattığını söyleyen Karasu, Meclis vurgusu yaparak şöyle devam etti:

“İstanbul Belediye Başkanı, birçok insan tutuklandı. Bu kadar tutuklama, bu kadar baskı varken nasıl bir süreç gelişecek? Böyle olunca insanlar doğal olarak, haklı olarak kaygılarını, kuşkularını dile getiriyorlar.

Türkiye’nin en büyük muhalif partisi CHP, hatta son seçimde en büyük partisi de bu süreci açıktan sahipleniyor; destek vereceğini, söylüyor. CHP yönetiminin tutumu olumludur.  “Eğer Kürtlerin sorunu varsa, demokrasi içinde çözülmeli” diyor. Sorunun demokrasi içinde çözüleceğini de söylüyor. “Meclise getirsinler, destek vereceğiz” diyor.”

‘Meclisin içinde olmadığı bir çözüm, çözüm olamaz’

Kürt meselesinin çözümünde Meclis’in rolüne de değinen Mustafa Karasu, “Bu yönüyle Kürt sorunu veya herhangi bir sorun çözülecekse bunun meclise getirilmesi gerekiyor. Eğer ana muhalefet partisi ve diğer partiler bunu kabul ediyorsa, “Meclise getirelim, konuşalım” diyorsa, o zaman hükümetin bunu yapması gerekiyor. Ama şimdiye kadar bunu görmedik. Böyle bir sürecin belirli aşamalara varması, gelişmesi açısından Meclisin devreye girmesi şarttır. Meclis devreye girmeden, önemli kararlar almadan nasıl olacak? Herhangi bir bakanın sözünün, herhangi birinin sözünün ne anlamı olacak? Meclisin içinde olmadığı bir çözüm, çözüm olamaz.” ifadelerini kullandı.

‘Umut hakkı için taahhüt altına girdiler’

Umut hakkına da değinen Karasu şöyle dedi:

“Örgütü feshedeceğini, silahlı mücadeleyi bırakacağını söylerse umut hakkı devreye girecek, dediler. Yani bu yönüyle bir taahhüt altına girdiler, söz verdiler. Bu sadece Devlet Bahçeli değil, bu aynı zamanda iktidarın sözüdür. Çünkü iktidar da Devlet Bahçeli’nin tutumunu destekledi, sahiplendi. Zaten Devlet Bahçeli ile Erdoğan’ın birlikte planladığı, hazırladığı bir çağrıydı o.”