Abdullah Öcalan Sırrı Süreyya Önder’in yaşamını yitirmesinin ardından bir taziye ve anma mesajı yayımladı. Öcalan mesajında Önder için “halkların gerçek bir evladıydı” ifadesini kullanırken, 27 Şubat’taki İmralı görüşmesine dair bir hatırlatmada bulundu.
Görüşme sonrası okunan metinde yer almayan, ancak Önder tarafından sözlü şekilde Öcalan’ın mesajı olarak kamuoyuna aktarılan “Şüphesiz pratikte silahların bırakılması ve PKK’nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir” sözlerini Önder’in elleriyle not aldığını ve bizzat okumak istediğini belirten Öcalan, “Barış içinde bir arada yaşamak adına unutulmaz bir çalışkanlığı ve emekçiliği vardı.” diye belirtti.
Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı sonrası farklı bir aşamaya evrilen sürece dair “Barışın ve barış sürecinin hepimize kazandıracağını çok iyi biliyordu ve bu onun büyük özlemiydi. Bu umut asla yarım bırakılamaz. Hepimiz için mühim olan, bu ruhu barışa taşımak ve Sırrı Süreyya Önder’in adıyla taçlandırmaktır.” ifadelerini kullanan Abdullah Öcalan’ın mesajının tamamı şöyle:
“Sevgili Sırrı Süreyya Önder’in vefatıyla kalbimize derin bir hüzün çöktü. Çok değerli bir insan, halkların gerçek bir evladıydı. Anadolu ve Türkmen geleneği büyük bir evladını yitirdi, coğrafyamızın bütün toplulukları ve halklarımız büyük bir yoldaşını kaybetti. Onun anısına büyük bir saygı duyuyorum. 27 Şubat’ta, son görüşmemizde yapacağımız çağrıya eklediğimiz son cümleyi elleriyle not almıştı ve bizzat okumak istemişti. Barış içinde bir arada yaşamak adına unutulmaz bir çalışkanlığı ve emekçiliği vardı. Yaşanan tüm olumsuzlukları olumluya çevirmek gibi ustaca bir hünere sahipti. Gerçek bir barış kimliği ve barış kültürüydü.
Barışın ve barış sürecinin hepimize kazandıracağını çok iyi biliyordu ve bu onun büyük özlemiydi. Bu umut asla yarım bırakılamaz. Hepimiz için mühim olan, bu ruhu barışa taşımak ve Sırrı Süreyya Önder’in adıyla taçlandırmaktır.
Bir kez daha anısına sonsuz bağlılığımı ifade ediyor; değerli ailesine, dostlarına, sevenlerine ve tüm halklarımıza başsağlığı diliyorum.
Hepimizin başı sağ olsun.”