• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de Madleen saldırısı protesto edildi

Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de Madleen saldırısı protesto edildi

Gazze’ye yardım yardım götürmek için İtalya’dan yola çıkan Madleen gemisine İsrail tarafından yapılan baskın, Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de protesto edildi.

Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de Madleen saldırısı protesto edildi
Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de Madleen saldırısı protesto edildi
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 9 Haziran 2025 20:48
  • Güncellenme: 9 Haziran 2025 20:49

Filistin Eylem Komitesi, İsrail’in alıkoyduğu Madleen gemisiyle dayanışma göstermek ve İsrail’e askeri hammadde taşıyan VELA gemisinin Mersin’e gelişine karşı ses yükseltmek için bugün saat 19.30’da Beyoğlu Tünel Meydanı’nda bir araya geldi.

Filistin Eylem Komitesi’nin çağrısıyla Tünel Meydanı’nda buluşanlar “Nehirden denize özgür Filistin” sloganları ile eyleme başladı. Eylemde “Madleen’e özgürlük, soykırım gemisi VELA’ya ambargo” yazılı pankart açıldı.

Sloganlarla başlayan eylemde kısa konuşmalar da yapıldı. Açıklamayı Filistin Eylem Komitesi adına Gülyeter Aktepe okudu.

Basın açıklamasında İsrail’e taşıdığı yüzlerce ton çelikle Mersin Limanı’na yanaşan VELA’nın taşıdığı yüke derhal el konularak soruşturma açılması talebini dile getirildi ve ablukayı yararak Gazze’ye temel gıda ile ilaç ulaştırmaya çalışan Madleen’in Filistin intifadasını dünyanın her köşesine taşıma kararlığı vurgulandı.

Açıklama sonlandırılırken tüm yetkililere İsrail’e tam ambargo uygulama çağrısı yapıldı.

Açıklamanın ardından Tünel Meydanı’ndan Şişhane Meydanı’na doğru “Her yer Filistin her yer direniş”, “Siyonist abluka dağıtılacak”, “Siyonizme geçit yok, İsrail’e ambargo”, “Madleen’e özgürlük, VELA’ya boykot” sloganlarıyla yürüyüşe geçildi.

Eskişehir’de de protesto

Eskişehir Filistinle Dayanışma Platformu, Gazze’ye insani yardım taşıyan Madleen isimli gemiyi durdurarak aktivistleri gözaltına alan İsrail’i protesto etti. Köprübaşı’nda yapılan açıklamada “Yaşasın küresel intifada”, “Vanaları kapat soykırımı durdur” ve “Soykırıma ve işbirlikçilere karşı hepimiz Medleen’deyiz” dövizleri taşındığı, “Yaşasın halkların kardeşliği” gibi sloganlar atıldı.

Platform adına açıklamayı yapan Uygar Kurtcu, İsrail rejiminin kendisinin oluşturduğu insani yardım noktalarını Gazzelileri katletmek için tuzak olarak kullandığını vurguladı. Kurtcu, “Gazze, 2007’den beri Siyonist Rejimin ablukası altında. Ancak yaklaşık son üç aydır soykırımcı Siyonist Entite’nin uygulamakta olduğu ablukanın bu zamana kadar eşi benzeri yok. Soykırımcı Siyonist Rejim açıkça savaş suçu teşkil edecek ve soykırımın amacıyla suya, gıdaya ve ilaca erişimi engellemeyi bütün Gazze halkı üzerinde bir silah olarak kullanıyor” diye konuştu.

Tüm dünyanın gözleri önünde soykırım gerçekleştiğinin altını çizen Kurtcu, “Sadece seyirci kalmakla yetinmiyorlar, ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkeler soykırımcı Siyonist Entite’ye silah satıyor ve siyaseten de desteklemeye devam ediyor. Ayrıca bu ülkeler soykırımcıyı korumak için protestocu yurttaşlarına karşı şiddet kullanıyor, hem kamu hem de özel sektörde işlerini kaybetmelerinin önünü açıyor ve yargılamalara maruz bırakıyorlar. Kazakistan ve Azerbaycan gibi ülkeler soykırımcı Siyonist Rejimin petrol ihtiyacını karşılıyor. Güya sözde Filistin halkına hiç kimsenin vermediği desteği verme iddiasındaki Türkiye’deki iktidar ise bu Siyonist İsrail Rejimine satılan petrolün taşıyıcılığı rolünü üstlenmiş durumda” dedi.

“Madleen” gemisinin hikayesini anlatan Kurtçu şunları söyledi:

“Madleen gemisinin denize indirilmesi, İsrail insansız hava araçlarının Malta açıklarındaki uluslararası sularda bir başka Özgürlük Filosu yardım gemisi olan Vicdan’ı bombalamasından sadece bir ay sonra gerçekleşti. Bu olay, Gazze’deki ablukayı kırma misyonunun hem aciliyetini hem de tehlikesini vurguluyor.  Gemide, aralarında tanınmış aktör, siyasetçi ve aktivistlerin de bulunduğu 12 gönüllü bulunuyordu. Gemi, bebek maması, un, pirinç, çocuk bezi, kadın hijyen ürünleri, su arıtma kitleri, tıbbi malzeme, koltuk değneği ve çocuk protezleri dahil olmak üzere Gazze halkı için acil olarak ihtiyaç duyulan malzemeleri taşıyordu.”

Talepler ise şu şekilde sıralandı:

  • “ İsrail’i tanımanın geri alınması ve diplomatik ilişkilerin kesilmesi,
  •  İsrail’e tam ambargo ve yaptırım,
  • Ticareti hileli yollarla sürdüren sermayeye karşı kararlı bir boykot,
  • İsrail’e yatırım yapan şirketleri yatırımlarını geri çekmeye zorlamak,
  • ABD destekli üslerin kapatılması ve
  •  Filistin Dostları’nın yargılanmasına son verilmesi.”

Filistin’e Özgürlük Platformu, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yardım götürmek için yola çıkan Özgürlük Filosu Koalisyonu’na (Freedom Flotilla Coalition – FFC) ait “Madleen” adlı yelkenliyi alıkoymasını Ankara’da Sakarya Caddesi’nde protesto etti. “Kes kes, ticareti kes”, “Gemileri durdur, ticareti yasakla”, “Nehirden denize, özgür Filistin”, “İntifada kazanacak”, “Filistine özgürlük”, “Kahrolsun ABD emperyalizmi”, “Katil İsrail Orta Doğu’dan defol”, “Ticareti durdur, gemileri durdur”, “Filistin halkı yalnız değildir”, “Katil İsrail iş birlikçi AKP”, “Filistin işgale mezar olacak” sloganları atan platform üyeleri, burada basın açıklaması yaptı.

Platform adına açıklamayı okuyan Can Irmak Özinanır, şunları kaydetti:

“İsrail kırmızı çizgiyi çoktan aştı. Gazze’ye yönelik ablukayı kırmak için yürüyoruz, Gazze ablukada. İşgal devleti bu ablukayla Gazzelilerin derin bir açlık ve susuzluk kriziyle mücadele etmesini hedefledi. İsrail soykırımcıdır, savaş ve işkence suçlusudur. On binlerce ölüm yetmiyor işgal devletine, 600’ü aşkın gündür Gazze’de taş üstünde taş bırakmamak yetmiyor. Tek bir Gazzeli bırakmayana kadar bu korkunç işgali sürdürmeye, ablukayı derinleştirmeye kararlılar. Arkasını dünyanın ‘güçlü’ devletlerine yaslayan ve saldırılarını dev silahlanma şovuyla süsleyen işgal devleti kirli amaçlarına ulaşamıyor. Ulaşamıyor, çünkü Gazze halkı bu yıkıcı işgale rağmen topraklarından vazgeçmiyor, geri adım atmıyor. Filistin halkı yenilmiyor. Filistin’i devlet olarak tanıyan ülkelerin sayısı her geçen gün artıyor. Filistin halkı, her defasında küllerinden doğduğu tarihi bir direnişi örgütlemeye devam ediyor. Küresel intifada, Gazze direnişinden aldığı ilhamla tüm dünyada iktidarların olanca baskısına rağmen ara vermeden mücadelesini sürdürüyor.”

‘Madleen mürettebatı derhal serbest bırakılmalı’

“Bugün sabaha karşı Gazze’ye yardım ulaştırmak ve ablukayı kırmak üzere yola çıkan, aralarında Greta Thunberg ve Avrupa Parlamentosu Üyesi Rima Hassan’ın da bulunduğu 12 aktivist İsrail güçleri tarafından kaçırılıp alıkonuldu. İşgal devleti uluslararası hukuk ve deniz hukukunu ihlal etti, aktivistlerin, yoldaşlarımızın bulunduğu gemiye saldırdı. Madleen mürettebatı derhal serbest bırakılmalı, Gazze üzerindeki ablukaya hemen son verilmelidir. Madleen’deki aktivistler her ülkedeki Filistin destekçilerinden kendi hükümetlerine baskı kurmasını istiyor. Madleen teknesinde Türkiye’den Hüseyin Şuayb Ordu da bulunuyor. Türkiye hükümeti derhal Ordu’nun serbest bırakılmasını talep etmelidir. Ancak daha önemlisi, Filistin konusunda konuşurken mangalda kül bırakmayan Türkiye iktidarı İsrail’le tüm ticareti derhal durdurmasıdır. Gazze’ye hayat taşımak için yola çıkan Madleen teknesi durdurulurken, Gazzelilere ölüm saçmak için İsrail’e mühimmat taşıyan VELA gemisi Mersin limanına demirlemiş durumda. Bu geminin Türkiye’ye demirlemesine izin vermek, Filistin’deki soykırıma ortak olmaktır. Eğer iktidar Filistin konusundaki sözlerinin arkasında duracaksa VELA gemisine el koymalıdır. Azerbaycan’dan İsrail’e giden petrol SOCAR şirketi aracılığıyla Türkiye’den geçerek İsrail’in savaş uçaklarına yakıt olmaktadır. Hem soykırımın yakıtını, demirini ülkenizden geçirip hem de soykırıma karşı olamazsınız. Türkiye, İsrail’le tüm ilişkilerini derhal kesmelidir. Buradan tüm dünyadaki küresel intifadanın parçası olduğumuzu bir kez daha duyuruyoruz. Sesimizi Gazze’de direnenlerin, küresel intifadanın sesine katacağız.”

‘Dünyanın bütün sokaklarında olacağız’

“Sesimizi, İsrail’in tüm tehditlerine rağmen Gazze’ye yönelik ablukayı kırmak için Madleen gemisiyle yola çıkan Greta Thunberg, Rima Hassan, Baptiste Andre, Şuayb Ordu, Mark Van Rennes, Omar Falad, Pascal Maureiras, Reva Vlard, Sergio Torribio, Thiago Avilla, Yanis Mhamdi, Yasemin Acar ve diğer aktivistlerin sesine katacağız. Sesimizi, aynı günlerde Uluslararası Gazze yürüyüşü için Mısır’da buluşup Refah sınır kapısına yürümeye hazırlanacak aktivistlerin sesine katacağız. 14-15 Haziran’da Filistin için uluslararası dayanışma için Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de ve dünyanın bütün sokaklarında olacağız.”

 

 

 

 

betgaranti
betgaranti
betgaranti
betvole
rokubet
betvole
betpark
rokubet
betvole