Zeytinlik alanların maden faaliyetlerine açılmasını öngören yasa teklifine karşı, Türkiye’nin dört bir yanından gelen köylüler Meclis yakınındaki Cemal Süreya Parkı’nda nöbete başladı. Geceyi parkta geçiren köylüler, zeytinliklerin ve köylerinin geleceği için direniyor.
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Karacahisar Köyü’nden gelen Ayişe Günay, yaşadığı üzüntüyü şu sözlerle dile getirdi:
“Toprakla uğraşmaya başladım ve yaşadığımı fark ettim. Dünden beri şoktayım. ‘Acaba rüyada mıyım?’ diyorum. Asırlardır atamın toprağı, vatanım… Ben burada niye yatıyorum? Biz buraya niye geldik? Biz bu vatanın evladı değil miyiz? Dillerine dolamışlar sürekli ‘Zeytin, zeytin.’ Bu zeytinle bu kadar uğraşılmaz, bu Allah’ın bir lütfu bize. Her nimetinden faydalanıyoruz. Hiç insandan bahseden yok. ‘Zeytini sökelim, şuraya mı dikelim, buraya mı?’ Arkadaş bu çocuk oyuncağı mı? Asırlardır dikilmiş zeytini sen oradan oraya kaldıramazsın. Kaldırırsan o meyve sana küser. Çünkü o da bir canlı. Konuşmuyor ama canlı. Ben çok üzgünüm. Benim toprağımdan, atamın yerinden beni kim çıkarmak ister? Siz zeytini götürmeyi düşünüyorsunuz ama bizi nereye götüreceksiniz? Bizim toprağımızı maden var diye talan edecekler. 40 tane köyü yok etsinler. Türkiye’yi yok etsinler. Ege, turizm, zeytin, bal, bahçe, incir, meyve olmazsa Türkiye olmaz. Toprak bizim.”
‘Önce topraklarımızı alıp, sonra bizi o madene köle yaptılar’
İzmir’in Kınık ilçesinden gelen zeytin üreticisi Mehmet Aksoy ise, yasa geçerse doğrudan etkileneceklerini söyledi:
“Bu maden yasası geçerse biliyoruz ki bütün her şey yerinden oynayacak. Bölgede de bu böyle oldu. Bizim doğduğumuz topraklarda şu anda maden sahaları var. Önce topraklarımızı alıp, sonra bizi o madene köle yaptılar. Şimdi de yetmediği gibi işçileri işinden ediyorlar. Bu bir silsile. Bu yasa ile birlikte daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalacağız. Yasa geçtiği zaman bizleri büyük bir tehdit bekliyor. Bu tehdit aslında sadece bizleri değil, 81 ildeki orman köylüsünü, çiftçiyi bütün kesimi tehdit eden bir şey.”
‘Ellerini vicdanlarına koysunlar’
Yine Milas’tan gelen zeytin üreticisi Halil Şallı da milletvekillerine çağrıda bulundu:
“İnsan kendine kötülük yapmamalı. O bölgede yaşayan bütün canlılar adına düşünsünler. Ellerini vicdanlarına koysunlar. Zeytin Kanunu’nun delinmemesi için elinden gelen gayreti gösterirlerse, sürdürülebilir yaşama katkı sunacaklarına eminim.” (ANKA)