• Ana Sayfa
  • Gündem
  • İstanbul Valisi, 1 Mayıs’ta avukatlara müdahaleye ilişkin polisler hakkında soruşturma izni vermedi

İstanbul Valisi, 1 Mayıs’ta avukatlara müdahaleye ilişkin polisler hakkında soruşturma izni vermedi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, 1 Mayıs gözaltıları sonrası İstanbul Emniyeti önünde avukatlara yönelik müdahaleye ilişkin dört emniyet görevlisi hakkında İstanbul Valiliğinden istediği soruşturma izni reddedildi. Avukatlar karara itiraz etti.

İstanbul Valisi, 1 Mayıs’ta avukatlara müdahaleye ilişkin polisler hakkında soruşturma izni vermedi
İstanbul Valisi, 1 Mayıs’ta avukatlara müdahaleye ilişkin polisler hakkında soruşturma izni vermedi
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 8 Temmuz 2025 09:44

1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen 400’ün üzerinde kişi, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet gerekçesiyle gözaltına alındı. Müvekkilleriyle görüşmek üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğüne giden avukatlar içeri alınmadı, bu sırada arbede yaşandı.

Avukatın Sesi İnisiyatifi üyesi avukatlar, emniyet görevlileri hakkında “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “görevi kötüye kullanma”, “kasten yaralama”, “görevi yaptırmamak için direnme” ve “zor kullanma yetkisinin aşılması” suçlamalarıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Bir avukata ait darp raporu da dosyaya delil olarak eklendi.

Vali Davut Gül soruşturma izni vermedi

ANKA Haber Ajansı’nın edindiği bilgiye göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, avukatlara müdahaleye ilişkin bir emniyet amiri, bir komiser ve dört polis memuru hakkında İstanbul Valiliğinden soruşturma izni talep etti.

İstanbul Valisi Davut Gül ise polisler hakkında soruşturma izni vermedi. Gül’ün imzaladığı kararda, olay gününe ait kamera görüntülerinin incelendiği, müdahaleye karışan personelin Güvenlik Şube Müdürlüğünde görevli olduğu belirtildi. Polislerin beyanlarına göre gözaltı yoğunluğu nedeniyle avukat görüşmelerinin sırayla yapıldığı, avukatların keyfi şekilde engellenmediği ve yaşanan yoğunluk nedeniyle grubun karşı kaldırıma yönlendirildiği ifade dilen kararda, avukatların emniyet girişini kapattığı, bazı kişilerin zorla içeri girmeye çalıştığı ve tehditte bulunduğu, kalabalığın ise fiziki şiddet uygulanmadan kalkanlarla karşı kaldırıma yönlendirildiği ve darp iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

‘İstanbul Bölge İdare Mahkemesine itiraz ettik’

Avukatın Sesi İnisiyatifi’nden Kerim Bütün, İstanbul Valiliğinin kararını ANKA Haber Ajansı’na şöyle değerlendirdi:

“30 Nisan ve 1 Mayıs 2025 günü içlerinde üyelerimiz ve müvekkillerimizin de olduğu 400’den fazla suçsuz insan hakkında ‘1 Mayıs’ta Taksim’e’ şeklinde sosyal medya çağrıları yaptıkları ve 1 Mayıs’ta Taksim’e yürümek istemeleri nedeniyle yakalama ve gözaltı işlemleri tesis edilmiştir. 1 Mayıs 2025 günü emniyet binasına gelen avukatlar saatlerce içeriye alınmamış, darbedilmiş, kalkanlarla sürüklenmiştir. Nezaret ve otobüslerde bekletilen kişilerin ‘avukat yardımından yararlanma hakkı’ keyfi şekilde kısıtlanmıştır. Saat 13.00’ten önce emniyete gelen avukatlar en çok iç giriş kapısına kadar içeriye girebilmiştir. Emniyet Müdürlüğü saat 13.00’ten itibaren kimseyi hukuka aykırı şekilde içeriye almamıştır. Bu durum içeride yaşanabilecek hak ihlallerine karşı bizleri kaygılandırmıştır. Fakat tüm çabalarımıza rağmen avukatlık yapmamız geç saatlere kadar engellenmiştir.

 1 Mayıs 2025 günü avukatlık yapmak için mücadele yürüten ve darbedilen grubumuz üyesi avukatlar vücutlarında morluklar oluşacak şekilde yaralanmıştır. Bu nedenlerle gerçekleştirdiğimiz suç duyurusu neticesinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı şüpheli polisler hakkında soruşturma başlatmış ve İstanbul Valiliğinden soruşturma izni istemiştir. İstanbul Valiliği 21 Haziran 2025 tarihinde açık ve kesin delillere rağmen suç işleyen polisler hakkında soruşturma izni vermemiştir. Bunun üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesine itiraz yoluna başvurulmuştur. İşlenen suçların ve suçluların peşini bırakmayacağız. Avukatların ve halkın önüne konulan keyfi yasaklara karşı hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı yasaklanamaz.”