Boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından bıçaklı saldırıya uğramasının ardından yoğun bakımda tedavi altına alınan TBMM personeli Saliha Akkaş hayatını kaybetti.
Saldırıyı gerçekleştiren Salih Akkaş’ın olayın ardından yaşamına son verdiği öğrenildi.
Boşanmak için birkaç defa harekete geçen Saliha Akkaş’ın Mayıs 2024’te dava dosyası için hazırladığı dilekçede sürekli ve sistematik olarak fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddete maruz kaldığını, fail Akkaş’ın kendini tehdit ettiğini belirttiği açığa çıktı.
Birgün’de yer alan habere göre dava dilekçesinde evliliğin ilk haftasında fiziksel şiddet gördüğünü belirten Saliha Akkaş’ın dava dosyasına yansıyan ifadelerinde, failin kendisine sürekli olarak “Sana kim bakacak, benden başka kimsen yok” dediği de kayda geçti.
Dava dilekçesinde Saliha Akkaş’ın şu ifadelerle boşanma talebinde bulundu:
“Boşanma davası açacağımı söylediğimde ’evini benzinle yakacağım, ailen olmasa seni her gün döveceğimde başıma bela olursun diye boşamadım’ konuşmaları ve ettiği hakaretler, küfürler söz konusu evliliğin devam ettirilmesinde herhangi bir yarar kalmamış olduğu için boşanmama karar verilmesini Sayın Mahkemeden talep etme zarureti hasıl olmuştur.”
Dava dosyasına eklenen fotoğraflarda fail Salih Akkaş’ın kendisini silah fotoğrafları gönderdiğini belirten Saliha Akkaş’ın 6284 kapsamında önleyici tedbir alınmasını talep ettiği öğrenildi. Saliha Akkaş’ın mahkeme dosyasına sunduğu mesajlaşmalara ait ekran görüntülerinde Akkaş’ın kendisine “Senin peşinden ölene kadar koşacağım, hadi çık işin içinden çıkabilirsen” dediği de görüldü.
Ayrıca Salih Akkaş’ın “Eşe karşı tehdit ve hakaret” ile “Uzaklaştırma ihlali” suçlarından poliste kaydı olduğu öğrenildi.
Tepkiler
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ve CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Akkaş’ın ölümünün ardından sosyal medya hesaplarından başsağlığı mesajları yayımladı.
Burhanettin Bulut, mesajında şunları kaydetti:
“TBMM’de çalışma arkadaşımız Saliha Akkaş, boşanmak istediği eşi tarafından defalarca bıçaklanarak katledildi. Bir kadın daha devletin koruyamadığı hayatlar listesine eklendi. Her gün kadınlar öldürülüyor; iktidar korumuyor, önlem almıyor, sadece izliyor. ‘İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkmak, kadınların yaşam güvencesini ellerinden almaktır’ diye defalarca uyardık. Dinletemedik. Bugün bunun acısını bir kez daha yaşıyoruz. Saliha’ya Allah’tan rahmet; ailesine ve çalışma arkadaşlarına sabır diliyorum. Başımız sağ olsun.”
Ali Mahir Başarır da TBMM personeli Akkaş’ın önceki gece, boşanmak istediği kocası tarafından bıçaklanarak ağır yaralandığını belirttiği mesajında, şu ifadelere yer verdi:
“Bu bir aile içi tartışma ya da münferit bir olay değil. Bu, açıkça bir erkek şiddeti. Bu sorunu görmezden gelen her siyaset bu suçun ortağıdır. Biz bu suça ortak olmayacağız. İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkanlar, ‘aileyi koruyoruz’ diyerek kadınların yaşam hakkını görmezden gelenler, bu cinayetlerin sorumluluğundan kaçamaz. Kaçamayacaklar. Buna izin vermeyeceğiz. Saliha Akkaş’a Allah’tan rahmet ailesine, yakınlarına ve çalışma arkadaşlarına sabır diliyorum. Başımız sağ olsun.”
‘Sessiz kalmayacağız’
Asu Kaya ise mesajında şunları kaydetti:
“Saliha Akkaş yaşam mücadelesini kaybetti. Saatlerce direndi… Vücuduna aldığı 40’tan fazla bıçak darbesine rağmen hayata tutunmaya çalıştı. Ama olmadı. Saliha’yı kaybettik. Öncelikle Saliha’ya Allah’tan rahmet ailesine, yakınlarına ve tüm TBMM çalışma arkadaşlarımıza başsağlığı ve sabır diliyorum. Bir kadın daha boşanmak istediği erkek tarafından vahşice katledildi. Üstelik bu cinayet, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında görev yapan bir kamu çalışanına karşı işlendi.
Şimdi soruyorum: Buna da mı sessiz kalacaksınız? TBMM çatısı altında görev yapan bir kadının katledilmesini de mi görmezden gelecekseniz? Saliha için sessiz kalmayacağız. Bu ülkede bir kadının daha adı, bir cinayet dosyasına yazılmasın diye susmayacağız. Saliha’nın anısı mücadelemizde yaşayacak. Ve biz, bu karanlık düzeni mutlaka değiştireceğiz.”
‘37 yerinden bıçaklandı’
TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi ve CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç sosyal medyada yaptığı açıklamada, “Devletin koruma tedbiri aldığı bir kadın daha göz göre göre katledildi. Kimse onu korumadı” ifadelerini kullanırken şunları kaydetti:
“Meclisten çalışma arkadaşımız Saliha Akkaş, boşanmak üzere olduğu erkek tarafından dün 37 yerinden bıçaklandı. Bugün ise yaşam savaşını kaybettiğini üzülerek öğrendik.
Şiddet yanıbaşımızda. Bir gün eş… Bir gün kardeş… Bir gün baba ya da herhangi bir akraba oluyor! Ve her defasında “devlet” yok oluyor!
İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı, 6284 sayılı yasa etkisiz bırakıldı, kadınların yaşam hakkı korunmuyor. Kadınlar her gün öldürülüyor, ama iktidar hala “aile bütünlüğü” diyerek şiddeti meşrulaştıran bir zihniyeti sürdürüyor!
Bu bir bireysel suç değil, bu bir devlet ihmali, bir siyasi tercihtir.
Saliha’yı koruyamayan bu düzenin, artık tek bir kadının daha adını mezar taşına yazacak hakkı yok! Kadınlar bu karanlık düzene karşı yaşam hakkını savunmaya devam edecek. Ve biz susmayacağız!”
DEM Parti: Saliha’nın ölümü, erkek şiddetinin ve bunu görmezden gelen politikaların sonucudur
DEM Parti Kadın Meclisince, Saliha Akkaş’ın hayatını kaybetmesi üzerine yapılan açıklamada, “boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından bıçaklı saldırıya uğrayan ve ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Meclis çalışanı Saliha Akkaş’ın yaşam mücadelesini kaybettiğinin derin bir üzüntüyle öğrenildiği” belirtildi.
Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Saliha, defalarca tehdit edildiğini yargı mercilerine bildirmiş ve bu nedenle hakkında koruma kararı çıkarılmış olmasına rağmen korunamadı. Fail, elini kolunu sallayarak Saliha’yı katletti.
‘Bu ülkede kadınlar korunmuyor’
Kadına yönelik şiddet her gün bir hayatı daha aramızdan alıyor. Saliha’nın ölümü, erkek şiddetinin ve bu şiddeti önlemeyen, görmezden gelen politikaların açık bir sonucudur. Bu ülkede kadınlar korunmuyor, yaşam hakları sistematik olarak yok sayılıyor. Kadına yönelik şiddetle mücadelede uygulanmayan her yasa failleri cesaretlendiriyor.
Saliha Akkaş’ın ailesine, yakınlarına ve tüm çalışma arkadaşlarına başsağlığı diliyoruz. Bu cinayetin sorumlularının yargı önünde en ağır şekilde hesap vermesi ve kadınların yaşam hakkının güvence altına alınması için mücadelemizi sürdüreceğiz.
İyi bilinsin ki tek bir kadının dahi şiddet görmesine, katledilmesine tahammülümüz kalmamıştır.”