Bugün Ankara ve Şam arasında yoğun görüşme trafiği yaşanıyor. Suriye geçiş hükümetinin bakanları bugün Türkiye’ye geldi. İlk görüşme Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile oldu.
Hakan Fidan, Suriye geçiş hükümetinin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Savunma Bakanı Murhef Ebu Kasra ve İstihbarat Başkanı Hüseyin es Seleme ile Ankara’da bir araya geldi.
Fidan, Şeybani ile ortak basın toplantısı düzenledi
Fidan, şunları söyledi:
“8 Aralık’ta Suriye’de yeni bir dönem başladı.
Yönetim hem bölgedeki devletler hem uluslararası aktörle pozitif ilişki geliştirmeye başladı. Yaptırımlar kalkmaya başladı.
Ancak Lazkiye ve Süveyda’daki hareketlikik, YPG’nin sisteme entegre olmama durumunu görüyoruz. Burada bir meydan okuma bir zorluk var.
Biz de bunu analiz edip barışçıl şekilde bu konuyu çözmeliyiz. İstikraruı bozmak yeni krizlere yol açacaktır.
İsrail’in atacacağı her adım tüm bölgeyi etkiliyor. Hem Avrupa hem Amerika hem de bölgedeki dostlarımızla yakın fikir alışverişi içindeyiz.
Suriye’nin istikrarını ve güvenliğini bozucu tavırların müsamaha görmemesi gerekiyor.
Yeni Suriye’de sadece Arapların değil diğer mezhep ve inançların kendini eşit hissedeceği bir Suriye vizyonu var. Bu zaman alacak bir süreç ancak herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor.”
Fidan, SDG’nin silah bırakmamasının ve 10 Mart’ta imzalanan mutabakatın hâlâ hayata geçirilememesinin Türkiye’de devam eden Kürt meselesinin çözümü için başlatılan süreci nasıl etkide bulunduğuna ilişkin soruya yanıt verdi.
‘Tolere etmekte zorlandığımız gelişmeler var’
“Suriye ile yaptığımız anlaşma çok fazla bu anlaşmada yazan maddelerde bizi bağlar bir nitelik taşımıyor, diyorlar. İkincisi Türkiye’de yürüyen süreç de bizi ilgilendirmiyor, diyorlar. Peki sizi ne ilgilendiriyor? Bölgenin aziz Kürt kardeşlerini İsrail’in maşası yapmak mı ilgilendiriyor sizi?” diye soran Fidan, şöyle devam etti:
“Artık bu politikaya son vermeniz lazım, bölgeden birisi gelecek sizin örgütünüzün devamlılığını sağlayacak ve bu da sadece Kürtlerin aleyhine sonuçlanmakla kalmayıp Suriye’nin tamamına tesir edecek. Böyle bir stratejiyle mi devam etmek istiyorsunuz? Bizim de artık tolere etmekte zorlandığımız gelişmeler var. Hali hazırda Türkiye, Irak, İran ve Avrupa’dan gelen örgüt üyelerinin Suriye’yi terk etmediğini görüyoruz. 10 Mart’tan ve Türkiye’de yürüyen süreçten sonra örgütün Suriye’de güven telkin edici bir gelişmesini de görmüyoruz. Tam tersine, bütün süreçleri, gerek Şam’daki gerek Ankara’daki süreçleri, olası bir sorunda faydayı maksimize etmek için beklediklerini görüyoruz. Bunu görmediğimizi zannetmesinler, bunu görüyoruz.”
Fidan, “Hem Şam hem Ankara büyük bir iyi niyet içerisinde. Sorunun, kimse için bir silahlı tehdidin olmadığı, herkesin hakkının, hukukunun inancının, kültürünün, kimliğinin korunabildiği bir denklemi aramak. Burada gerçekten barış ve sulh yoluyla bir şey yapmaya çalışan bir irade var. Bu tarihî bir iradedir. Bunu kullanmaları lazım. Biz bunu yakından takip ediyoruz. Umarım bunu anlarlar.” dedi.
‘Biz her zaman için büyük ve stratejik resme baktık’
“Amerika’nın yeni yönetiminin atadığı özel temsilci Sayın Tom Barrack’ın da bu noktada olumlu çabaları ve gayretleri var. Özellikle YPG’nin SDG’nin Suriye yönetimiyle sulh içerisinde entegrasyon süreci içine girmesi için orada devam eden bir süreç var. Bu süreci de yapıcı bir süreç olarak görüyoruz,” diyen Fidan, “Detaylı birtakım sorunlarımız olabilir, biz her zaman için büyük ve stratejik resme baktık. Dolayısıyla bu yöndeki çalışmaları destekliyoruz. Artık YPG yönetim kadrolarının da zamana oynama politikasını bırakmaları lazım. Bekledikleri karışıklık çıkmayacak, çıksa bile onların istediği sonuç hiçbir zaman çıkmayacak. Kürt kardeşlerimizin geleceğini ipotek altına almaktan çıkmaları lazım” diye ekledi.
Fidan’dan SDG’ye uyarı
“Bölgede yeni bir dönem ve yeni bir ruh var; Türkiye’de yeni bir dönem ve ruh var. Bunlardan istifade etmek lazım. Kusura bakmayın, kimse enayi değil, biz enayi değiliz. Biz bu süreçlere iyi niyet yatırıyoruz diye orada ortaya koyduğunuz kurnazlıkları görmüyor değiliz. Büyük devlet olmanın ve büyük bir amaca hizmet etmenin de kuralı var; onu yapıyoruz sadece. Sizi uyarıyoruz, çağırıyoruz; durduğunuz yeri değiştirin. Suriye’yi beraber nasıl inşa edeceğinizi düşünün” diyen Fidan, şöyle devam etti:
“Türkiye bölgede bir işgal ve dominasyon peşinde değil. Ama Türkiye’nin güvenlik kaygılarının tatmin edilmediği bir ortamda bizim burada rahat durmamızın bir yolu yok. Bizim bir numaralı siyasi refleksimiz barış, sulh, iyi niyet; biz bu konuda aldatılan olma gibi bir tarafta da olmayacağız. YPG yönetimine çağrım; Şam yönetimi ile olumlu bir angajmana girsinler, Suriye’nin geleceğini beraber inşa etmek için ellerinden geleni yapsınlar, dünyadan topladıkları bir ton teröristle kendilerini tehdit olmaktan çıkarsınlar.”
Şeybani ise sorumlu olarak İsrail’i gösterdi
Şeybani, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Şeybani, ülkesinin Süveyda ilinde yaşanan gelişmelere değinerek, “Süveyda’da olanlar Suriye’de oluyor tabii ki, bizim halkımıza karşı oluyor. Devletimiz onlardan sorumlu. Suriye’de olup bitenler İsrail tarafından oluşturuluyor.” dedi.
Suriye’nin barış süreci olmasını istediğini, Süveyda’nın Suriye tarihinde önemi olduğunu söyleyen Şeybani, “Dürziler Suriye toplumunun bir parçasıdır ve onları hiçbir şekilde dışlamak gibi bir niyet bulunmuyor, bunu İsrail öne sürmektedir.” ifadelerini kullandı.
Şeybani, Dürzilerin ileri gelenleriyle her zaman görüşüldüğünü belirterek, aklın galip gelmesi gerektiğinin altını çizdi.
Uzun yıllar ülkesinde savaşın hakim olduğunu hatırlatan Şeybani, altyapı ve kurumlar olarak büyük zorluklar yaşandığına değindi.
Şeybani, bugün de yeni sorunlarla karşı karşıya olunduğunu ifade ederek, “Önceki yıllardaki gibi İsrail’in tekrar eden tehditleri Suriye’nin egemenliğine göz koymuştur. Vatandaşlarımızın güvenliğini tehlikeye sokuyor.” diye konuştu.
Tüm bölgede istikrarın sağlanmasını istediğini söyleyen Şeybani, doğrudan ve doğrudan olmayan dış etkenler olduğuna işaret etti.
“Suriye’nin bölünmesi istenmekte.” diyen Şeybani, bu girişimlerle mezhepsel ve ideolojik olarak bölünmenin amaçlandığını vurguladı.
Hakan Fidan, 7 Ağustos’ta Şam’a gitmişti
Son olarak Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye’nin başkenti Şam’a 7 Ağustos’ta bir ziyaret gerçekleştirmişti. Bakan Fidan, Şeybani hem de geçiş hükümetinin başkanı Ahmed Şara ile bir araya gelmişti.
Görüşme trafiği, Suriye’de kritik gelişmelerin yaşandığı bir döneme denk geliyor. Şam yönetimi, Fransa’da Kuzey ve Doğu Suriye Yönetimi ile ile yapılacak toplantıdan çekildiğini açıklamıştı.
Suriye resmi ajansı SANA’ya konuşan Şam yönetiminden birkaynak, Şam’ın katılmaktan vazgeçme sebebinin Haseke’de düzenlenen ‘Ortak Tutum Konferansı’ olduğunu belirtmişti.
#CANLI | Ankara-Şam arasında görüşme trafiği
📌Suriye geçiş hükümetinin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani Ankara’ya geldi
📌Hakan Fidan açıklama yapıyorhttps://t.co/Ijycq1NCNR
— İlke TV (@ilketvcomtr) August 13, 2025
Ürdün’de 3’lü toplantı
Suriye geçiş hükümeti Dışişleri Bakanı Şeybani, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi ve ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, dün Amman’da üçlü bir zirve düzenlemişti. Zirvede, ortak çalışma grubu kurulmuştu.
AFP: İlham Ahmed ile Esad Şeybani bir araya geldi
Agence France Press (AFP), Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Yürütme Konseyi Eşbaşkanı İlham Ahmed ile Şam yönetimi Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’nin dün Şam’da bir araya geldiğini aktarmıştı. AFP’nin Kürt bir kaynağına dayandırarak aktardığı habere göre İlham Ahmed ile Esad Şeybani, adem-i merkeziyetçi bir sistem için uygun bir yöntem üzerine görüştü.