Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında güncel gelişmeleri değerlendirdi.
Partisinin dün gerçekleştirdiği Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında gündeme gelen konu başlıklarına değinen Ayşegül Doğan, 8’inci Dönem Toplu İş Sözleşme sürecinin Hakemler Kurulu’na gitmesini eleştirdi.
Çözümün Hakemler Kurulu olmadığını kaydeden Ayşegül Doğan, “Buradan bir daha tekrar edelim, çözüm hakem değil, çözüm emekçiye, emekliye ve onların isyanına, onların talebine kulak vermekte” dedi.
‘Türkiye 93’ten beri barışını arıyor’
Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne ilişkin parti olarak büyük bir kararlılık ile çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Ayşegül Doğan, Türkiye’nin 1993 yılından bu yana barışını aradığını kaydetti. Ayşegül Doğan, “Nitekim bu arayış bu hafta komisyon çalışmalarına da doğrudan yansıdı diyebiliriz. 5 ‘inci toplantısını yapan komisyon onlarca yıl süren çatışmalardan doğrudan etkilenenlerden bir kısmını doğrudan dinledi. Bu dinlemeler de gösterdi ki ilgili tüm tarafların hem çözüme hem de çözümsüzlüğe dair yüklü bir arka planı var. Bu arka plan aynı zamanda meselenin nedenlerini, kaynağını, odağını, çeperini, zamanlamasını ve tüm bunların süreç için ne denli önemli olduğunu hepimize bir kez daha gösterdi” diye konuştu.
Ayşegül Doğan, komisyonda bir gizlilik halinin söz konusu olmadığına işaret ederek, bu noktada tutanakların herkese açık olduğunun altını çizdi.
Ayşegül Doğan: Bu komisyonun dün bir olgunluk göstermesini beklerdik
“Ana dilinde konuşmak isteyen Nezahat Teke’ye ana dilinde konuşabileceği olanakları sağlayabilirdi”
“Şimdi diyor ki Nezahat Teke, ’21. yüzyılda yaşıyoruz ve hala ben Türkçe kendimi ifade edemiyorum. Ben buna… pic.twitter.com/YxmzgUfiD8
— İlke TV (@ilketvcomtr) August 21, 2025
Dün komisyonda dinlenen Barış Anneleri’nin Kürtçe konuşmasına izin verilmemesine değinen Ayşegül Doğan şunları söyledi:
“Barış Annesi Nezahat Teke komisyonda Kürtçe konuşmak istiyor. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ‘Türkçe devam edin’ uyarısında bulunuyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi kurallarını hatırlatıyor. Komisyonda bulunan DEM Parti üyeleri çeviriyi gönüllü yapmayı öneriyorlar, bu da kabul edilmiyor. Üyelerimizden biri Meral Danış Beştaş ‘Ben çeviriyi yaparım, tutanaklara Türkçe geçsin’ diyor. Ben de tutanaklardan okuyorum; arkadaşlar sizler de bu tutanaklara erişebilirsiniz. Yalnızca kendisi değil, Kürtçe bilen diğer siyasi partilerdeki Kürt milletvekilleri de aynı desteği sunmak için gönüllü olduklarını söylüyorlar. Niye Nezahat Teke’den alıntı yapıyorum? Biraz önce Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin ilerlemesinden bahsettik. Dedik ki: Sorunun nedenleri… Eğer siyasi bir sorunun temel kaynağına yönelik olarak geliştirilecek çözüm siyasi olmazsa, çözüm de olmaz. Çünkü siyasi bir sorundan bahsediyoruz. Dolayısıyla sorunun kaynağına dönük geliştirilecek çözümün de siyasi olması gerek. Bunun hukuken desteklenmesi gerek. Bu komisyonun dün bir olgunluk göstermesini beklerdik. Bugün bambaşka bir şey konuşuyor olabilirdik. Anadilinde konuşmak isteyen Nezahat Teke’ye anadilinde konuşabileceği olanaklar sağlanabilirdi. Meselenin kendisi dün orada tezahür etti.”