Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanlık Konseyi Üyesi Salih Müslim, Kurdistani Nwe gazetesine verdiği özel röportajda terörle mücadele, Kuzey ve Doğu Suriye Yönetimi’nin hükümeti ile ilişkileri, adem-i merkeziyetçi yönetim arayışları, bölgesel ve küresel güçlerin Kürt meselesine yaklaşımı ve Ortadoğu’da barış ihtimali üzerine değerlendirmelerde bulundu.
‘2012’den bu yana teröre karşı savaşıyoruz’
Müslim, “Tüm dünya biliyor ki biz 2012’den beri terörle savaşıyoruz. Rejimden önce biz teröre karşı mücadele verdik. Bugün hâlâ IŞİD, Nusra ve diğer örgütlere karşı savaşıyoruz. Tüm grupları dağıttık, çoğu İdlib’e çekildi. Şimdi bazıları Şam’da oturuyor ama bunlar özünde hâlâ teröristtir ve insanlık dışı işler yaptılar” dedi.
‘Şam, anlaşmaya uymuyor’
Şam yönetimiyle görüşmelerine değinen Müslim, “Biz sorunların diyalogla çözülmesini istiyoruz. Çünkü savaşın çare olmadığını biliyoruz. Suriye’nin bölünmesini istemiyoruz. Şam ile sekiz maddelik bir anlaşmamız var. Her maddeyi uygulamak için ortak bir komite kurulması gerekiyor, ancak Şam hükümeti anlaşmaya uymuyor. Kürt sorunu uluslararası bir meseledir. Uluslararası güçler Orta Doğu’da barış istiyor çünkü savaşta kimse kazanamaz. Şam adaletsiz bir barış istiyor, ama biz adil bir barış istiyoruz. Bu olmadan Suriye’de barış zor” dedi.
‘En uygun sistem adem-i merkeziyet’
Müslim, Rojava için en uygun yönetim modelinin adem-i merkeziyet olduğunu vurguladı:
“Merkeziyetçi sisteme asla dönmeyeceğiz. 2011 öncesine de asla dönmeyeceğiz. En iyi çözüm demokrasi ve adem-i merkeziyettir. Adem-i merkeziyetin tek bir versiyonu yok. Bunun farklı biçimleri var; özerklik, bölgesel yönetim, federal yapı… Aleviler, Dürziler ve Kürtler merkeziyetçiliğe karşı çıkıyor. Demokratik Suriye Güçleri’nin (SDG) tasfiyesi de kabul edilemez. Kendi bölgemizi kendimiz korumalıyız. SDG bunun için kuruldu.”
‘Türkiye aynı anda barış ve savaş politikası yürütemez’
Türkiye’deki barış sürecinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye etkisini soran gazeteye Müslim şu yanıtı verdi:
“Türkiye içeride barış isteyip Rojava’ya tehdit yöneltemez. Bizim Türkiye ile düşmanlığımız yok. Silahı da sadece kendi haklarımız için taşıyoruz. Türkiye Şam’a baskı yapmalı, Kürt meselesini çözmesi için.”
Salih Muslim ve Kurdistani Nwe muhabiri Ferid Dilşad
‘İsrail ile hiçbir ilişkimiz yok’
Müslim, Kuzey ve Doğu Suriye Kürtlerinin İsrail’le ilişkisi olmadığına dikkat çekerek şunları da ekledi:
“Ortadoğu’daki tüm ülkeler kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyor, Kürtlerin kara gözü hatrına değil. Kürtler İsrail’e karşı çıkmadı. Kürt halkı İsrail’i bir ulus olarak kabul etti, ancak İsrail Kürt halkının haklarından bahsetse de pratikte hiçbir şey yapmadı. Tarihte tüm bu güçler Kürtleri kendi çıkarları için kullandı, ancak şimdi Kürtler eskisi gibi değil. Araplara düşman değiliz veya İsrail yüzünden İran’la savaşmıyoruz. Her tarafın dostluğuna açığız ancak İsrail’le hiçbir ilişkimiz yok.”
‘Kürtler birlik olmalı’
Kürtler arasındaki ilişkilere dair ise “Kürtler dört parçada birlik olmalı. Rojava ile Güney Kürdistan’ın bağları var. Özellikle Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ile stratejik ilişkimiz sürüyor. PYD kurulduğu günden beri YNK destek verdi. 2014’te Peşmerge Kobani’ye geldiğinde bütün Kürt halkı sevinç duydu. Biz bu ilişkileri daha da geliştirmek istiyoruz.” değerlendirmesi yaptı.
