Almanya’da bugün yapılan Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyalet seçimlerini İlke TV’de Jiyan Kışanak’ın sunduğu Dünya Hali programında değerlendiren gazeteci Elmas Topcu, seçimlerin hem siyasal hem de sosyal açıdan önemine dikkat çekti.
Topcu, KRV’nin 16 eyalet içinde nüfus ve ekonomi bakımından en büyüğü olduğunu, ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının yaklaşık yüzde 22’sini tek başına ürettiğini belirterek, “Burada yaşayan her dört kişiden birinin göçmen kökeni var. Türkiye kökenlilerin sayısı ise 1 milyona yakın” dedi.
Seçimlere katılımın yüksek olduğunu belirten Topcu, özellikle Köln, Düsseldorf, Essen ve Dortmund gibi büyük şehirlerde mevcut belediye başkanlarının yeniden aday olmaması nedeniyle heyecanın arttığını ifade etti.
Sandık çıkış anketlerine göre seçim sonuçlarını değerlendiren Topcu, “En büyük değişiklik, aşırı sağcı ve göç karşıtı AfD’nin oylarını üçe katlaması. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) yüzde 34 ile birinci parti olmayı korudu. Sosyal Demokratlar (SPD) oylarını biraz kaybetti. En büyük kaybeden ise yüzde 12’ye yakın gerileyen Yeşiller oldu” diye konuştu.
Topcu, göçmen seçmenler açısından da Sol Parti’nin yükselişine dikkat çekti: “Sol Parti bu kez oy oranını artırmayı başardı. Özellikle gençlerden ilgi görüyor. Bu, ileride eyalet meclisine yeniden girmelerinin önünü açabilir.”
Köln’deki seçimlere ayrı bir parantez açan Topcu, Türkiye kökenli siyasetçi Berivan Aymaz’ın adaylığını hatırlatarak, “Köln’de ilk kez Türkiye kökenli bir adayın şansı yüksek. SPD adayıyla ikinci tura kalma ihtimali var. Böyle olursa tarihi bir gelişme olacak” dedi.
Göçmenler arasında AfD’ye verilen oyları da yorumlayan Topcu, özellikle işçi kentlerinde yaşayan bazı Türkiye kökenlilerin “makbul göçmen” algısıyla AfD’ye yöneldiğini söyledi. “Biz yıllardır çalışıyoruz, vergimizi ödüyoruz ama yeni gelenler sosyal yardımlarla hayatlarını kuruyorlar” düşüncesinin bu kesimi AfD’ye yaklaştırdığını kaydetti.
Topcu, AfD’nin en çok desteği gençlerden ve işçi sınıfından aldığını vurgulayarak, “Almanya’nın aslında göçe ihtiyacı var ama uyum süreci 7-10 yıl sürüyor. Bu uzun süreç, AfD gibi popülist partilerin elini güçlendiriyor” değerlendirmesinde bulundu.
