Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, 28’inci Dönem 3’üncü Yasama Yılı Değerlendirme Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.
Kurtulmuş, sivil toplum örgütlerinin Meclis’te yaptıkları aktarımlara Meclis dışında da devam etmelerini temenni ettiğini belirterek, “Hassas bir süreç devam ediyor ama aynı zamanda elimizi de çabuk tutmamız gereken bir süreçteyiz. Bölgedeki şartların, uluslararası dengelerin çok süratli bir şekilde değişmesine müsait bir yapısı var ve yaşananlar Türkiye’nin bu barış ve kardeşlik sürecini süratle nihayetlendirmesi gerektiğine işaret ediyor. Dolayısıyla bir taraftan herkesi dinleyerek toplumsal rızayı çoğaltmak çalışması içerisindeyiz” dedi.
Sürecin sonuçlanması için “elimizi çabuk tutmak durumundayız” diyen Kurtulmuş, “Bunu yaparken de kendi ile ayaklarımızı sağlam basarak; Bu öyle bir süreç ki iki ucunu da çok hassas bir şekilde terazinin dengede tutmanız lazım. Bir tarafta Kürtlerin haklarını ve onurlarını dikkate alacaksınız, diğer tarafta da Türkiye’nin büyük çoğunluğunu oluşturan Türklerin hassasiyetlerini ve gururunu dikkate alacaksınız. Dolayısıyla bu dengeleri gözeterek şu ana kadar getirildi” ifadelerini kullandı.
Öcalan’ın çağrısına değindi
Abdullah Öcalan’ın çağrılarına da işaret eden Kurtulmuş, “Çok önemli noktalardan birisi de İmralı’nın yaptığı açıklamalar çerçevesinde terör örgütünün sembolik olarak Süleymaniye’de yaptığı silah yakma töreninin gereğinin devam ettirilmesidir. Örgütün silahsızlanmayı sürdürmesi ve yine İmralı’nın yaptığı açıklama gereği sadece Türkiye sınırları içerisinde değil, Türkiye sınırları dışında da bütün bileşenleriyle birlikte örgütün kendisini feshettiğini ortaya koymasıyla birlikte sürecin çok daha hızlı bir şekilde ilerleyeceğine inanıyorum” dedi
‘Komisyon Öcalan ile görüşecek mi?’
Gazetecilerin, “Komisyon Öcalan ile görüşecek mi?” sorusuna Kurtulmuş şu cevabı verdi: “Henüz bu konu komisyonun gündemine gelmemiştir. Gündemine gelirse de, komisyon karar alacaktır. Kararlar nitelikli çoğunlukla alınıyor. Benim vereceğim bir karar söz konusu değildir, İlk andan itibaren oy birliğiyle aldığımız karar çerçevesinde her şey kamuoyu önünde cereyan ediyor.”
‘Meclis bu sürece sadece vaziyet edebilir’
Komisyonda aktarımlarda bulunan çatışma çözümü uzmanı akademisyenlerin aktarımlarına dikkat çeken Kurtulmuş, “Dünya örneklerini bilen arkadaşlarımız da ifade ettiler. Bizim şu anda geldiğimiz nokta, başka örneklere baktığınız zaman 5 ila 9 yıl arasında gelinen noktadır. Yani fevkalade değerlidir, önemlidir. Ancak dediğiniz gibi silahların tamamen bırakılması, artık Türkiye için bir silahlı çatışma döneminin bütünüyle geride kalmış olması en hassas hususlardan birisidir. Burada takdir edersiniz ki örgütün gerçekten kendini feshettiği, silahların bütünüyle bıraktığının tespiti Meclis’in yapacağı bir şey değil. Meclis bu sürece sadece vaziyet edebilir” diye konuştu.
Komisyonun yasal çerçeveler ve dinlemeler için belirlediği takvime dair sorulara da cevap veren Kurtulmuş, “Yani takvim üç aşağı beş yukarı zaten işleyişi ve süresi içerisinde yürüyor. Bu tür çatışma çözümlerindeki temel kurallardan birisi daha doğrusu başarıyı sağlayan temel hususiyetlerden birisi pedal çevirme metaforuyla bunu anlatıyorlar. Yani bunların beraber İki ayağın birlikte hareket etmesi gerekiyor. Meclis’in bütün bu çalışmaların hepsini yapması birkaç gün içerisinde tamamlanabilir. Ancak sonuçta pedalın diğer ayağının da çalışması gerekir. Yani ifade ettiğim gibi niye başladık biz bu sürece? Terör örgütü lideri dedi ki; İmralı’dan bir birkaç seslenişle ‘artık terörün gereği kalmamıştır, silahlı mücadelenin gereği kalmamıştır. Örgütü feshediyoruz, silahları bırakıyoruz. Demokratik bir mücadele dönemine başlıyoruz.’ Dolayısıyla o tarafın o ayağında söylenen ve başta ilan edilenlerin yerine getirildiğinin ortaya konulması gereklidir” dedi.
‘Komisyon herhangi bir yasa hazırlayacak komisyon değil’
Komisyonun bir anayasa komisyonu veya plan bütçe komisyonu olmadığı vurgusunu da yapan Kurtulmuş, “Bu komisyon herhangi bir yasayı hazırlayacak komisyon değildir. Bu komisyonun temel vazifesi sürecin başarıyla tamamlanmasını takip etmek, kontrol etmek, burada öncülük yapmak ve sonuçta bir çerçeve oluşturarak yani şu adımlarda yasal düzenlemelere ihtiyaç vardır. Şuralarda şöyle bir takım adımların atılması gerekir diyerek bir ana çerçeveyi Meclis’e sunacağız. Bunu komisyonun nihai raporuyla diğer konuların hepsini de bunun içerisine nakşederek sunacağız. Komisyonun vazifesi budur. Zaten buradaki partilerin hepsi anlaşarak bir ana çerçeve ortaya koydukları takdirde ki inşallah öyle olacak, o zaman herhangi bir konuda yasa çıkarılması fevkalade kolay olacaktır. Çok kısa süre içerisinde ilgili yasalar çıkacaktır” şeklinde konuştu.
‘Son toplantıda MİT Başkanı ve bakanlar olacak’
Dinlemelerin son toplantısını ise MİT Başkanı İbrahim Kalın ve bakanların katılımıyla gerçekleştireceklerini belirten Kurtulmuş, “Son kez genel çerçeveyi kendi açılarından değerlendirecekleri bir toplantı yapılabilir. Komisyon devam ettiği sürece dinlemeleri bitirirken öyle bir dinleme ortaya çıkar ki onlar da davet edilir ve komisyonda konuşurlar. Belki yine bu süreçte mağdur olmuş sivil şehitler, sivil olarak buradan efendim mağdur olmuş kişiler de dinlendirilebilir. Mühim olan süratle bunların tamamlanıp artık gerekli düzenlemelerin yapılmasına başlamaktır” diye belirtti.
‘Yeni bir anayasa ihtiyaç var’
Yeni anayasa çalışmalarına dair soruları da yanıtlayan Kurtulmuş, “Sadece yeni anayasa çalışması değil. Başından beri siyasi hayatım boyunca sürekli söylediğim bir husus var; Bir ülkenin demokratik topografyasını belirleyen dört yasal metin vardır; Anayasa, Meclis iç tüzüğü, siyasi partiler yasası ve seçim yasası. Bütün bunlarla ilgili düzenlemelerin yapılabilmesi mümkündür ve elzemdir. Yani şartlar gösteriyor ki bunlarla ilgili çalışmaların yapılması ve süratle sonuçlandırılması lazım. Ben bunun bizim şahıslarımızın ötesinde, parti mensubiyetlerimizin ötesinde Türkiye’nin ihtiyacı olduğu kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin mevcut anayasayı taşımadığına dikkat çeken Kurtulmuş, “Bunun yeni bir üslupla yeni bir şekilde ele alınması lazım. Tabii ki benim de şahsi fikirlerim var. Ancak bulunduğum pozisyon dolayısıyla fikirlerimi söyleyerek anayasa ile ilgili çalışmaları yönlendirmek istemem. Ama bu çalışma başarıyla sonuçlandıktan sonra Türkiye yeni bir anayasa yapabileceğini, dediğim gibi diğer iç hukuk metninde de düzenlemeler yapabileceğini ortaya koyabilir. Bütün bunlarda amaç şudur; Türkiye’nin demokratik standartlarını yükseltmek, Türkiye’de devletin kurumsal kapasitesini artırmak ve Türkiye’de özellikle devlet-millet kaynaşmasını sağlayacak, güven ortamını teyit edecek adımların atılmasını temin etmektir. Bu konuyla ilgili sadece AK Parti değil, diğer partilerin de çalışmalarını sürdürdüğünü biliyorum. İnşallah bu komisyon atmosferine benzer bir atmosfer oluşur ve yeni bir anayasa yapım sürecine Türkiye en kısa süre içerisinde başlar” diye konuştu. (MA)