Amedspor’un formasında yer alan Kürtçe reklam nedeniyle kulübe art arda verilen para cezaları ve Diyarbakır TED Koleji’nde öğrencilere “tek dil” vurgulu bir ferman okutulması, Kürtçeye yönelik ayrımcı uygulamaların yeni örnekleri olarak TBMM gündemine taşındı.
Konuya ilişkin Meclis’e soru önergesi sunan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Van Milletvekili Gülderen Varli, bu uygulamaların “yalnızca dil yasakları değil, toplumsal barışa yönelik bir tehdit” olduğunu belirtti.
Varli, Türkiye Futbol Federasyonu’nun daha önce yazılı olarak onay verdiği “Koma Me Bona We” ibaresinin Kürtçe olması nedeniyle Amedspor’a toplam 220 bin TL ceza verilmesini açık bir ayrımcılık örneği olarak değerlendirdi.
Varli, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’a yönelttiği önergede, Amedspor’a verilen cezanın Kürtçeye ve Kürt kültürel kimliğine yönelik asimilasyon politikalarının devamı niteliğinde olduğunu belirterek, uygulamanın ifade özgürlüğü, kültürel haklar, çok dillilik ve toplumsal barış açısından ciddi kaygılara yol açtığını vurguladı. Ayrıca, daha önce aynı formayla başka bir maça çıkılmasına karşın ceza verilmemesinin çelişki oluşturduğunu söyledi.
Varli, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’a şunları sordu:
1-Amedspor’a verilen 110 bin TL para cezasının asıl gerekçesi nedir? Bu cezanın dayanağı olan disiplin hükümleri kamuoyuyla şeffaf biçimde ne zaman paylaşılacaktır?
2-Türkiye Futbol Federasyonu’nun daha önce yazılı olarak onayladığı bir sponsor ibaresi, hangi gerekçeyle ve hangi yetkiye dayanarak sözlü talimatla yasaklanmıştır?
3-Aynı formayla Pendikspor maçına çıkılmasına izin verilirken, Sakaryaspor maçı öncesinde yasak getirilmesinin sebebi nedir? Bu farklı uygulamaya ilişkin TFF içinde herhangi bir idari soruşturma başlatılmış mıdır?
4-Spor kulüplerinin forma reklamlarında Kürtçe dil kullanımı açıkça yasak mıdır? Değilse, bu ceza hangi objektif ve hukuki gerekçelere dayandırılmıştır?
TED Koleji’nde okutulan ferman Milli Eğitim Bakanı’na soruldu
Varli, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e yönelttiği önergede ise, Diyarbakır TED Koleji’nde 26 Eylül Türk Dil Bayramı etkinliklerinde Karamanoğlu Mehmet Bey’in Türkçe dışındaki dilleri yasaklayan fermanının bir öğrenciye okutulmasının gerekçesini sordu.
“Bölgenin çok kimlikli ve çok kültürlü yapısını görmezden gelen bu tür uygulamalar, yalnızca bireysel hakları ihlal etmekle kalmayıp toplumsal barış sürecini de zedelemektedir. Ana dil hakkını tanıyan, koruyan ve güçlendiren adımlar, toplumsal huzurun ve eşit yurttaşlığın inşasında önemli bir rol oynayacaktır” diyen Varli, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e şunları sordu:
1-Diyarbakır TED Koleji’nde 26 Eylül Türk Dil Bayramı kapsamında düzenlenen etkinlikte, Karamanoğlu Mehmet Bey’in farklı dilleri yasaklayan fermanının bir öğrenciye okutulmasının gerekçesi nedir?
2-Yapılan bu etkinlik Bakanlık onayı veya bilgisi dahilinde mi gerçekleşmiştir? Velilerden yazılı ya da sözlü onay alınmış mıdır? Velilerin onayı olmadığı iddiaları doğru mudur?
3-Anadil hakkına ve pedagojik ilkelere aykırı olduğu yönünde kamuoyunda oluşan tepkilere ilişkin Bakanlığınızca bir inceleme başlatılacak mıdır?
4-Kürtçenin eğitim dili olması için ve anayasal bir hak olarak tanınması yönünde Bakanlığınızın bir hazırlığı ya da planı var mıdır?
5-Millî Eğitim Bakanlığı’nın, kamuya ait okullarda çok dilliliği, anadil eğitim hakkını koruma yönünde bir politikası bulunmakta mıdır? Varsa bu politika nasıl uygulanmaktadır?