• Ana Sayfa
  • Gündem
  • İstanbul’da Ekin Kültür ve Sanat açıldı: ‘Asimilasyon politikalarına bir cevap’

İstanbul’da Ekin Kültür ve Sanat açıldı: ‘Asimilasyon politikalarına bir cevap’

İstanbul Avcılar’da açılan Ekin Kültür ve Sanat, kültür, dil ve kadın özgürlüğü ekseninde bir direniş ve örgütlenme alanı olarak tanıtıldı. Açılış etkinliği halaylarla sona erdi.

İstanbul’da Ekin Kültür ve Sanat açıldı: ‘Asimilasyon politikalarına bir cevap’
Foto: MA
İstanbul’da Ekin Kültür ve Sanat açıldı: ‘Asimilasyon politikalarına bir cevap’
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 12 Ekim 2025 18:33

İstanbul’un Avcılar ilçesinde sanat ve kültür etkinlikleri yapılacağı Ekin Kültür ve Sanat açıldı.

Açılışa, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Eşbaşkanı Arife Çınar, Barış Anneleri İnisiyatifi temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Gençlerin ilgisinin yoğun olduğu açılışta, kadınlar yöresel elbiseleriyle yer aldı.

Açılış konuşmasını Ekin Kültür ve Sanat çalışanı Özge Nisa Eker yaptı.

Ekin Kültür ve Sanat’ın sadece kültür alanında bir gelişme olmadığını ve aynı zamanda bir direniş ve örgütlenme alanı olduğunu ifade eden Özge Nisa Eker, “Burada kendi kültürümüzü, dilimizi, tarihimizi, kendi anılarımızı yaşayacağımız, üreteceğimiz bir komün olacak. Neden kültür? Çünkü kültür egemenlerin bizleri, toplumları, kadınları bastırmak için ilk olarak kullandığı özel savaş politikalarından bir tanesidir. Bize kendi kültürümüzü, tarihimizi unutturarak, kendi güzellik algımızı çarpıtarak kendilerine itaatkar, kendilerine ait olanı pazarladıkları aslında bir toplum olmayan kendine ait kimliği olmayan bir halk oluşturmaya çalışıyorlar. Biz bunu reddettiğimiz için bir kültür komünü açıyoruz” dedi.

‘Asimilasyon politikalarına cevap’

Özge Nisa Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kültür denince ilk akla gelen kadındır. Çünkü kadın yaşamı, kültürü, dili var eden öznedir. Dolayısıyla devletler, egemenler özel savaş politikalarıyla ilk önce kadınların özgürlük alanlarına varlığına savaş açarlar. Bununla birlikte özel savaş sadece bir silahlı savaş değil. Aynı zamanda bizim dilimizi, kimliğimizi, tarihimizi unutturan bir alandır. Temelde de kadın özgürlüğünü alan sistemler bütünüdür. Buna karşın en etkili cevap burada oluşturduğumuz kültür komünü gibi temelde kendi öz yönetimle kendi kültürümüzü yeniden yaşatmaya çalışan bu tarz komünlerin varlığını arttırmamız bu tarz asimilasyon politikalarında verilen en iyi cevaptır. Sanat ve kültür sadece süs olduğundan değil, yaşamı dönüştüren eleştiren ve toplum için hep beraber inşa ettiğimiz halkların acılarını, sevinçlerini, direnişlerini ve özgürlük hayallerini taşıdığı birer alandır. Bu anlayışta sanatın bireyci anlayışını mahkum eder. Kolektif emeğin ve paylaşımın bir aracı haline getirir. Bu komün hepimizin bir okulu, sığınağı ve atölyesidir. Burada sadece sanat öğrenmeyeceğiz. Aynı zamanda özgür insan yaratmanın, özgür toplum inşa etmenin yolunu hep birlikte arayacağız. Kültürümüzü, dilimizi yaşamanın öğrenmenin alanlarını göreceğiz. Her birimiz birer kültür neferi olarak bulunduğumuz her yerde bu anlayışı sürdürmeye devam edeceğiz.”

Açılış etkinliği çekilen halaylarla sona erdi. (MA)