Diyarbakır 9’uncu kitap fuarı başladı: 31’i Kürtçe 200 yayınevi katıldı

Diyarbakır 9’uncu Kitap Fuarı, Mezopotamya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde başladı. 31’i Kürtçe 200 yayınevinin katıldığı fuar 26 Ekim tarihine kadar devam edecek.

Diyarbakır 9’uncu kitap fuarı başladı: 31’i Kürtçe 200 yayınevi katıldı
Diyarbakır 9’uncu kitap fuarı başladı: 31’i Kürtçe 200 yayınevi katıldı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 18 Ekim 2025 16:18
  • Güncellenme: 18 Ekim 2025 16:29

Tüyap Fuarcılık Grubu tarafından, Türkiye Yayıncılar Birliği iş birliğiyle ve Diyarbakır Ticaret Odası’nın destekleriyle düzenlenen Diyarbakır 9’uncu Kitap Fuarı, kitapseverlere kapılarını açtı. Mezopotamya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen kitap fuarının açılışına, siyasi parti temsilcileri ve milletvekilleri, yayıncılar birliği üyeleri ile çok sayıda kişi katıldı.

Fuar kapsamında, Diyarbakır surlarının kurtarılmasında rol oynayan Fransız arkeolog Albert Louis Gabriel’in anısına hazırlanan ve 93 yıl önce çekilmiş fotoğraf ve çizimlerden oluşan “Gabriel’e Vefa” sergisi de ziyaretçilerle buluştu.

Fuarın açılış konuşmasını yapan TÜYAP Fuarlar Yapım A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü, bugüne kadar 40’tan fazla sektörde fuarlar düzenleyerek milyonlarca iş insanını bir araya getirdiklerini ve önemli bir sinerji oluşturduklarını vurguladı. Ersözlü, “Biz TÜYAP olarak Diyarbakır’da olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Sizlerin desteğiyle bu fuarı daha da geliştirerek uzun yıllar boyunca sürdürmeyi arzu ediyoruz” dedi.

‘Tarihsel ve kültürel bir birikim’

Ardından söz alan Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk ise, Diyarbakır’ın binlerce yıllık tarihi boyunca farklı dillerin, kültürlerin ve inançların bir arada var olduğu bir şehir olduğunu dile getirdi. Kocatürk, “Bu çok dilli ve kültürel çeşitlilik sadece geçmişin bir mirası değil, eğer becerebilirsek, geleceğimiz için de büyük bir zenginlik ve fırsattır. İşte bu nedenle Diyarbakır Kitap Fuarı’nın düzenlenmesi, yalnızca bu bölge için değil, aynı zamanda ülkemiz ve daha geniş anlamda tüm bölge açısından büyük önem taşımaktadır. Fuar, Diyarbakır’ın tarihsel ve kültürel birikimini görünür kılarken, geleceğe dair umutlarımızı da beslemektedir” diye ifade etti.

‘Amacımız üretken bir kültür etkinliğine dönüştürmek’

DTSO Başkanı Mehmet Kaya da düzenlen fuarın sadece bir fuar değil, Mezopotamya bölgesinin en önemli kültürel organizasyonlarından biri olduğu belirtti. Geçen yılki fuarı yaklaşık 215 bin kişinin ziyaret ettiğini vurgulayan Kaya, “Sadece Diyarbakır’dan değil; Van, Mardin, Batman gibi çevre illerden de dokuz gün boyunca insanlar fuara geldi. Kitap aldılar, söyleşilere katıldılar, yazarlarla birebir sohbet etme fırsatı buldular. Bu da fuarımızın bölgesel ölçekte bir kültür etkinliğine dönüştüğünü gösteriyor. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası olarak temel amacımız; bu kitap fuarını, tüm paydaşlarımızla birlikte bölgeye ait, üretken bir kültür etkinliğine dönüştürmek ve daha da ileri taşımaktır. Bu doğrultuda elimizden gelen tüm çabayı göstermeye devam edeceğimizi belirtmek isterim” şeklinde konuştu.

Diyarbakır’da Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun ise, Diyarbakır’da sadece Kürtler ve Türklerin yaşamadığını vurgulayarak, “33 medeniyet bu topraklarda varlık göstermiş, her biri dili ve kültürüyle bize miraslar bırakmıştır. Tarihi yapıların üzerindeki nakışlar bile her medeniyetten kalan izleri göstermektedir. Tarih boyunca hiç kimse kimsenin dilini engellememiştir. Peki bu yüzyılda ne oldu? Neden dilimiz yasaklandı? Neden eğitimde Kürtçe hâlâ bir hak olarak tanınmıyor?” diye sordu.

‘Toplum bedeli ödemeye devam ediyor’

Numan Kurtulmuş’un dünkü ziyarette sarf ettiği sözleri hatırlatan Hatun, “Dün Numan Kurtulmuş üç farklı yerde yaptığı konuşmalarda ‘anne dili, anne sütü gibi helaldir’ dedi. Biz de bunu biliyoruz; ancak pratikte Kürt halkının anadilinde eğitim hakkı hala tam olarak tanınmış değildir ve bunun bedelini toplum ödemeye devam etmektedir. İstediğiniz kadar kitap yazın, Kürtçe yayınevleri açın çocuklar kendi anadilleriyle eğitim almadıkça bunların kalıcı bir anlamı ve gerçek gelişimi olmayacaktır. Umut ediyoruz ki Numan Kurtulmuş’un sözlerinde ifade ettiği anlayışla, Kürtler ve Türkler karşılıklı hakları zedelenmeden bu süreç sonuca ulaşır. Artık adım atma zamanıdır. Silahlar ve şiddet üzerine ekonomi kuranlara karşıyız; barış geldiğinde çok daha büyük ve kapsayıcı fuarlar yapacağız” diye konuştu.

‘Kitaplar olmasaydı olmazdı’

DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk ise, “Diyarbakır okura ve yazara çok kıymet veren bir kenttir. Medeniyetlerin kavşağında yer alır; binlerce yıllık bir geçmişi olan, köklü bir kültürün vücut bulduğu bir yerdir. Bu nedenle, kültüre verilen önemin ardında zengin bir tarih yatar. Benim çocukluğum Diyarbakır’da geçti. Biz 40 yaş kuşağındaki herkesin ortak bir çocukluk hatırası vardır, Diyarbakır’ın tozlu, dar sokakları. O dönemlerde kitaplar olmasaydı, gerçekten büyük bir boşluk hissederdik. Çünkü bir çocuğun hayal dünyasını besleyecek ne park vardı, ne de oyun alanı. Bağ, bahçeler vardı belki ama onlar da sınırlıydı. Bir kitap elimize geçtiğinde, en az 10-13 kişiye ulaşırdı. Hepimiz sıraya girer, o klasik kitapları okumayı beklerdik. Sözlü kültüre ne kadar değer verildiyse, yazılı kültür de bizler için o kadar değerliydi” diye belirtti.

31’i Kürtçe 200 yayınevi katıldı

31’i Kürtçe 200 yayınevinin katıldığı ve 26 Ekim tarihine kadar devam edecek olan fuarda seminer, panel gibi 68 etkinlik gerçekleşecek. Fuar merkezi 26 Ekim tarihine kadar 10.00-19.00 saatlerinde açık olacak. Fuar’a en az 200 bin kişinin katılması bekleniyor. (MA)