Munzur Nehri kıyısında kadınların meditasyon ve spor yapmak üzere bir araya geldi.
Etkinliği organize eden eğitmenler, Munzur’un doğal atmosferinin nefes egzersizleri, esneme hareketleri ve meditasyon için ideal olduğunu belirtti. Katılımcılar ise suyun sesi, temiz hava ve doğayla temasın kendilerini rahatlattığını ifade etti.
Eğitmen Çilek Karakaya, Dersim’in doğasıyla ön plana çıktığını belirterek, “Biz normalde pilatesi salon ortamında yapıyoruz. Buradaki amaç biraz doğaya açılmak. Doğayla kadını buluşturmak ve kadının kendi içsel yolculuğuna çıkmasını sağlamak istiyoruz. Tunceli’de bir salon kurarken kadın ve çocuklara dair bir şeyler üretme amacıyla yola çıktım. Kadının kendisine ayırabileceği 6×10 dakikanın bile sağlık açısından ne kadar önemli olduğunun farkında bir eğitmenim. Bu nedenle kendimi böyle bir atmosferin içinde buldum” dedi.

Salon atmosferini doğaya taşıdıklarını belirten Karakaya, “Burada zaman zaman doğayla iç içe pilates ve yoga etkinlikleri yapılıyor, katılım da gayet iyi. Biz de salon atmosferini doğaya taşıyalım, suyla buluşturalım istedik. Bu tamamen meditasyon kaynaklı bir etkinlik. Kadının kendisiyle buluşma anı; su ve doğa ile birleştiğinde pilates mükemmel bir sonuç veriyor. O an sadece kendini düşünüyorsun, mental yorgunluğunu geride bırakıyorsun, psikolojik deformasyonun önüne geçiyorsun. Buradaki amaç kadının kendisiyle buluşması” diye konuştu.
‘Gerçek su sesi meditasyonu güçlendiriyor’
Etkinliğe katılan Derya Dönmez Alan ise “Bugün beşinci yoga etkinliğimizi gerçekleştirdik. Munzur’un kıyısında, doğayla iç içeyiz. Bu, içsel yolculuğumuz ve psikolojik rahatlamamız için çok değerli. Çilek Karakaya’ya çok teşekkür ediyorum. Gerçek su sesini birebir duymak, yapay değil, tamamen doğal bir ortamda olmak meditasyonu çok daha güçlü bir seviyeye getiriyor. Bu bizim için çok önemli” ifadelerini kullandı.

‘Sanki arındım, huzur buldum’
Doğayla iç içe olmanın insanı bütün stresinden arındırdığını ifade eden Pınar Ergün ise şunları söyledi:
“Adeta bir terapi gibi geldi bize. Çok mutlu oldum, huzur buldum. Şimdi tamamen arınmış şekilde eve döneceğim. Keşke bu tür etkinlikler daha çok olsa, daha fazla kadın katılabilse. Özellikle kadınlar ve çocuklar için bu etkinliklerin artırılması çok önemli. İş imkânları sınırlı olduğu, stresin yüksek olduğu bir ortamda bu tür aktiviteler nefes almamızı sağlıyor.”
Öykü Toprak ise “Bugün burada pilates yapmak için geldim. Evde olsaydım tablet ya da telefonla vakit geçirecektim ve zamanı boşa harcayacaktım. Burada ise vücudum için sağlıklı şeyler yapmayı tercih ettim. Kendimi daha iyi hissediyorum” şeklinde konuştu. (ANKA)




