• Ana Sayfa
  • Ekoloji
  • İhracatçı sektörler üzerindeki maliyet baskısı rekabet gücünü zayıflatıyor
İhracatçı sektörler üzerindeki maliyet  baskısı rekabet gücünü zayıflatıyor
Süleyman Karan 17 Kasım 2025

İhracatçı sektörler üzerindeki maliyet baskısı rekabet gücünü zayıflatıyor

Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu bu zorlu dönemde, ihracat ve turizm gelirleri can alıcı derecede öneme sahip… Turizmde otel doluluk oranları düşerken, turizm gelirleri artıyor. İhracatta yıl içinde rekorlarla övünülürken, bir bakıyorsunuz dış açık birden artış gösteriyor. İhracatın ithalatı karşılama oranı bir türlü istenilen hedeflere gelmiyor. Bunun yanı sıra, ihracatçı sektörlerde, mesela tekstil ve hazırgiyimde yaşanan sıkıntı herkesin malumu… Her iki sektörde de yekililerin demeçleriyle veriler çelişiyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, 2024 yılı ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 2.4 oranında artarak 261.9 milyar dolar, ithalat ise yüzde 5 oranında azalarak 344 milyar dolar oldu. 2024 Ocak-Aralık döneminde dış ticaret açığı yüzde 22.7 azalarak 82.2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. 2025 Ekim ayı yıllıklandırılmış dış ticaret açığı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16.4 oranında arttı ve 90.7 milyar dolar seviyesine geldi. 2025 Ocak-Ekim dönemi dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12.9 oranında artarak 74.4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Yani görüldüğü üzere, dış ticaret açığı azalmıyor, tersine artıyor. Bu yeni bir mesele değil doğru, ancak enflasyon sarmalına girildiğinden bu yana ve dezenflasyon sürecinde sıkılaştırma tedbirleri sebebiyle, ihracatçı sektörlerin durumu hiç de parlak görünmüyor. Bunun pek çok sebebi var; yapısal sorunların yanı sıra bir mesele de ihracatçı imalat sanayiinin rekabet gücü…

DIŞ PAZARLARDA REKABET GÜCÜ

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Maliyet Bazlı Rekabet Gücü Endeksi (TÜSİAD-RGE), ihracatçı imalat sanayii sektörlerinde kullanılan girdi fiyatlarının zaman içindeki seyrini rakip ülkelerle karşılaştıran bir rekabet gücü endeksi… Endeksin hesaplanmasında ulusal ve uluslararası kuruluşların güncel veri setleri kullanılıyor. Endeks; ara malı, iş gücü, enerji ve finansman maliyeti olmak üzere dört maliyet bileşeninden oluşuyor. Bu üretim maliyetleri her bir ülke için ABD Doları bazında ölçülüyor ve çeyrek dönemler itibarıyla karşılaştırılıyor. Endeksin artması birim üretim maliyetinin rakip ülkelere göre düştüğünü, azalması ise birim üretim maliyetinin rakip ülkelere göre yükseldiğini işaret ediyor. Bu endeksi tamamlayıcı olarak, ihracatçı sektörler ve rakip ülkelerdeki iş gücü verimliliği gelişmeleri hesaplamalara dâhil edilerek verimlilik düzeltilmiş endeks (TÜSİAD-RGEV) de oluşturuluyor. TÜSİAD-RGE ve TÜSİAD-RGEV endeksleri karşılaştırılarak rakip ülkelere kıyasla iş gücü verimliliğinin maliyet gelişmelerini ne yönde etkilediğine dair bilgilere ulaşılıyor. TÜSİAD-RGEV endeksinin TÜSİAD-RGE endeksinden daha yüksek oranda artması, ihracatçı imalat sanayii sektörlerinde iş gücü verimliliğinin rakip ülkelerden daha yüksek oranda arttığına ve bunun da maliyet bazlı göreli rekabeti iyileştirdiğine işaret ediyor.

10 SEKTÖRDE 15 ÜLKENİN
REKABET GÜCÜ KIYASLAMASI

TÜSİAD-RGE; Türkiye’nin 10 ihracatçı imalat sanayii sektörünün rakip ülkelere kıyasla üretim maliyetlerindeki gelişmeleri takip etmek amacıyla oluşturulmuş bir endeks. Gıda, tekstil-giyim-deri, kimya, plastik ve kauçuk, metalik olmayan mineraller, ana metal, fabrikasyon metal, elektrikli teçhizat, makine imalat ve motorlu kara taşıtları endekste yer alan sektörler…
Rakip ülkeler, Türkiye’nin ihracat yaptığı ana pazarlar dikkate alınarak belirlenmiş. Bu kapsamda, imalat sanayi ihracatı içerisinde asgarî yüzde 0.5 payı olan 41 ülke, ana ihracat pazarları olarak tanımlanıyor. İncelenen 10 sektör bağlamında, bu 41 ülkenin ihracat pazarının Türkiye haricinde ithalat yaptığı diğer ülkeler belirlenmiş. 41 ülkenin her bir sektör için Türkiye açısından taşıdığı önem dikkate alınarak bu pazarlardaki diğer ihracatçı ülkelerin ağırlıkları toplulaştırılmış. Sonrasında her sektör için en yüksek toplam pazar payına sahip 15 ülke Türkiye’nin rakibi olarak tanımlanmış. Bu 15 rakip ülke ve ağırlıkları sektörlere göre değişebiliyor. Endekse dahil olan ülkeler içinde Çin, Almanya ve İtalya genel endekste ağırlığı en yüksek; Malezya, Romanya ve Kanada ağırlığı en düşük ülkeler. Avrupa Birliği (AB) ülkeleri endekste ağırlığı en yüksek ülke grubu.
Sektörler ayrımında rakip ülkeler ve ağırlıkları belirlendikten sonra rakip ülkeler ve Türkiye için maliyet kalemleri ayrımında toplam üretim maliyet bileşenleri ve ağırlıkları ulusal ve uluslararası kuruluşlar tarafından sunulan girdi-çıktı tabloları kullanılarak incelenen 10 sektörün durumu incelenmiş. Maliyet kalemlerinin her bir çeyrekteki değerlerinin hesaplanmasında ilgili ülkelerin üretici fiyat endeksleri, ortalama brüt ücret seviyesi, enerji fiyatı, özel sektör kredi faiz oranı ve döviz kuru verisi derlenmiş. Bu veri ve girdi-çıktı tablolarından hesaplanan ağırlıklar kullanılarak her bir ülke için sektör bazında yerel para cinsinden toplam üretim maliyetleri endeksi hesaplanmış. Endekslerin ülkeler arasında karşılaştırılabilir olması için yerel para cinsinden hesaplanan endeks değerleri ilgili ülkeye ait cari ABD Dolar kuruna bölünmüş. Tüm ülkeler, sektörler ve maliyet kalemleri için baz yılı olarak 2017 yılı seçilmiş.

İŞGÜCÜ VE FİNANSMAN
MALİYETLERİNDE ARTIŞ

Sonuçlara gelelim… TÜSİAD-RGE, 2025 yılı ikinci çeyrek sonuçlarına göre bir önceki çeyrekteki 86.1 değerine kıyasla yüzde 3 yükselerek 88.7 seviyesinde gerçekleşti. Bu dönemde, döviz kurlarının dolara kıyasla belirgin olarak değer kazandığı rakip ülkelerde, dolar bazındaki maliyetlerde önemli düzeyde artışlar gerçekleşirken, yurtiçi maliyetler daha ılımlı seyretti. Enerji dışında diğer yurtiçi maliyet kalemlerindeki değişim rakip ülkelerin altında gerçekleşti. TÜSİAD-RGE yılın ikinci çeyreğinde sınırlı bir iyileşmeye işaret etse de yıllık bazda yüzde 1.4 oranında azaldı. İhracatçı sektörlerin maliyet bazlı rekabet gücündeki zayıf görünüm sürerken, endeks 2015 yılı değerinin altında kalmaya devam etti.

Son bir yıllık dönemde rakip ülkelere kıyasla işgücü ve finansman maliyetlerinde gözlenen artışlar maliyet bazlı rekabet gücünün gerilemesinde belirleyici oldu. Enerji maliyetinin ise genel endeks üzerindeki etkisi sınırlı kalmaya devam etti. Son dönemde ara malı maliyetlerinin yurtiçine kıyasla rakip ülkelerde daha yüksek oranda artması ise ihracatçı firmalara sınırlı da olsa bir rekabet avantajı sağladı.

2025’in ikinci çeyreğinde, TÜSİAD-RGE’deki yıllık yüzde 1.4’lük düşüşün 1.5 puanı işgücü, 0.3 puanı ise finansman maliyetlerindeki artıştan kaynaklı… Buna karşılık, ara malı ve enerji maliyetleri rakip ülkelere göre ılımlı seyrederek rekabet gücüne sırasıyla 0.2 ve 0.1 puanlık artış yönünde katkı yaptı.

DÖRT MALİYET BİLEŞENİ DE SORUNLU

Ara malı maliyetlerinde yılın ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla önemli bir değişim gözlenmezken, rakip ülke maliyetlerinde temelde çapraz kur kaynaklı belirgin artışlar gözleniyor. İmalat sanayii sektörlerinin genelinde bu dönemde ara malı maliyetleri sınırlı bir artış (yüzde 0.7) kaydederken, rakip ülke maliyetleri belirgin olarak (yüzde 4.7) yükseldi. Yurtiçi ara malı maliyetlerindeki birikimli artış rakiplere kıyasla yüksek kalmaya devam etse de bu dönem gelişmeleri ihracatçı firmaların göreli maliyetlerine olumlu yansıdı.
Yurtiçi iş gücü maliyeti ABD Doları bazında son üç yıldaki artış eğilimini yılın ikinci çeyreğinde de sürdürdü. Bu dönemde rakip ülke maliyetlerinde de gözlenen artışlar göreli maliyet artışlarını sınırlasa da iş gücü maliyeti ihracatçı firmaların toplam maliyeti üzerinde etkili olmaya devam etti. Yılın ikinci çeyreğinde zayıf küresel talep kaynaklı olarak gerileyen ham petrol fiyatları neticesinde rakip ülke enerji fiyatlarında azalış (yüzde 3.5) göürülüyor. Bu dönem yurtiçi enerji fiyatlarında gerçekleşen artışlar neticesinde göreli enerji maliyeti sınırlı yükselmiş olsa da son iki yıllık seyre bakıldığında, bu maliyet kalemi rakip ülkelere kıyasla daha ılımlı seyrederek Türkiye ihracatçı imalat sanayii sektörlerinin rekabet gücüne olumlu katkıda bulundu.
Yurtiçi finansman maliyetindeki artış ise, son iki çeyrekte ticari kredi faizlerindeki aşağı yönlü seyirle birlikte sınırlı da olsa tersine döndü. Bu dönemde yurtiçi finansman maliyeti endeksi bir önceki çeyreğe göre yüzde 1.9 oranında azaldı. Rakip ülkelerde ise ABD Dolarının gerilemesi finansman maliyetlerine dolar bazında olumsuz yansıdı. Yurtiçi finansman maliyetlerinde son dönemde gözlenen bu azalışa rağmen yıllık bazda finansman maliyeti endeksi TÜSİAD-RGE’nin gerilemesine etki etmeye devam etti.

SEKTÖRLER ÜZERİNDEKİ
MALİYET BASKISI SÜRÜYOR

2025’in ikinci çeyreğinde TÜSİAD-RGEV 87.7 değerini alarak TÜSİAD-RGE’nin (88.7) altındaki seyrini sürdürdü. İşgücü verimliliği gelişmeleri dâhil edilerek hesaplanan TÜSİAD-RGEV, hesaplama dönemi genelinde TÜSİAD-RGE endeksinin altında seyrediyor. Bu eğilim, ihracatçı sektörlerdeki işgücü verimliliği gelişiminin rakip ülkeler genelinin altında kaldığına ve sektörler üzerindeki maliyet baskısını hafifletmediğini ortaya koyuyor. İşgücü verimliliğindeki görece zayıf eğilim 2024 yılının ilk üç çeyreğinde devam ederken, yılın son çeyreği ve 2025’in ilk çeyreğinde işgücü verimliliği rakip ülkelere benzer seyretti.

 

* ilketv.com.tr’de yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar İlke TV’nin kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.