Danimarka’da ebeveynlik testi krizi derinleşiyor: Çocuklarımızı önyargılarla bizden aldılar

Danimarka’da yıllardır Grönlandlı ailelere uygulanan ve “FKU” olarak bilinen ebeveynlik testleri ağır eleştirilere yol açıyor. Birçok Grönlandlı anne-baba, çocuklarının kültürel önyargılar nedeniyle kendilerinden alındığını söylüyor.

Danimarka’da ebeveynlik testi krizi derinleşiyor: Çocuklarımızı önyargılarla bizden aldılar
Danimarka’da ebeveynlik testi krizi derinleşiyor: Çocuklarımızı önyargılarla bizden aldılar
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 24 Kasım 2025 12:09

Danimarka’da sosyal hizmetler tarafından çocukların ailelerinden alınmasına gerekçe olarak kullanılan “FKU” adlı ebeveynlik testleri, özellikle Grönlandlı ailelere yönelik uygulamaları nedeniyle yoğun eleştiri alıyor. Danimarka Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin verilerine göre, Grönlandlı ebeveynlerin çocuklarının sosyal bakıma alınma olasılığı Danimarkalı ailelere göre 5,6 kat daha yüksek.

Tepkiler üzerine Danimarka hükümeti, Mayıs ayında bu testlerin Grönlandlı ailelerde kullanımını yasakladı. Ancak yapılan incelemeler sınırlı kaldı. BBC’nin ulaştığı bilgilere göre hükümet, Ekim ayı itibarıyla yalnızca 10 vakayı gözden geçirdi ve bu incelemelerde hiçbir çocuğun ailesine geri verilmesine karar verilmedi.

Tartışmalı testler

FKU testleri; ebeveynlerin bilişsel yetenekleri, genel kültürü, kişilik özellikleri ve duygu düzenini ölçen kapsamlı değerlendirmelerden oluşuyor. Eleştirmenler, testlerin bilimsel geçerliliğinin sınırlı olduğunu, kültürel önyargılar içerdiğini ve Grönlandlılara genellikle Danca uygulandığını belirterek sonuçların sağlıklı olmadığını savunuyor.

Grönlandlı aileler, testlerin kendi kültürel normlarına uygun olmadığını ve yanlış değerlendirmelere yol açtığını ifade ediyor. Testlerin savunucuları ise bu uygulamanın sosyal hizmet görevlilerinin subjektif gözlemlerine kıyasla daha “nesnel” bir değerlendirme sunduğunu öne sürüyor.

Ailelerin yaşadığı süreçler

BBC’nin konuştuğu Grönlandlı aileler, çocuklarının doğumdan itibaren kısa süre içinde ellerinden alındığını ve ebeveynlik kapasitelerinin bu testler üzerinden değerlendirildiğini aktarıyor. Birçok aile test sonuçlarına itiraz ediyor ancak karar süreçleri uzun sürüyor.

Ebeveynliği yetersiz görülen ailelerin çocukları doğrudan sosyal bakıma yerleştirilebiliyor. Bazı vakalarda bu süreç evlat edinmeye kadar uzuyor. Danimarka hükümeti, evlat edinme kararlarının yeniden incelenmeyeceğini, bu çocukların “kalıcı ve ilgili ailelere yerleştirildiğini” belirtiyor.

Süreç eleştiriliyor

Uzmanlar, testlerin bazı bölümlerinin ebeveynlik becerisini ölçmek yerine kişilik özelliklerini değerlendirmek için tasarlandığını ve bu nedenle hatalı sonuçlar üretebildiğini ifade ediyor. Testleri uygulayan psikologlardan bazıları da araçların bilimsel niteliğinin tartışmalı olduğuna dikkat çekiyor.

Danimarka Sosyal İşler Bakanı Sophie Hæstorp Andersen, sürecin “yavaş ilerlediğini ancak başlatıldığını” söyledi. Bakan, çocukların sosyal bakıma alınması kararlarının “uzun vadeli ebeveynlik kapasitesi” üzerinden verildiğini belirtti.

Aalborg Belediyesi sosyal hizmet ekip lideri Tordis Jacobsen ise, Danimarka’da bir çocuğun aileden ayrılmasına yönelik kararların “asla hafife alınmadığını”, sürecin yargı gözetiminde ilerlediğini vurguladı.

Nadir görülen geri dönüşler

Bazı aileler için süreç tamamen kapalı değil. BBC’nin konuştuğu Grönlandlı bir anne olan Pilinguaq, dört yıl önce bakım altına alınan kızına bu yıl yeniden kavuştu. Ancak bunun istisnai bir örnek olduğu belirtiliyor. Diğer iki çocuğunun da Aralık ayında kendisine teslim edilmesi bekleniyor.

Aileler ise belirsizliğin sürdüğünü ve çocuklarının yeniden alınabileceği endişesi taşıdıklarını ifade ediyor.

Danimarka hükümeti, test uygulamalarının Grönlandlı aileler üzerinde ayrımcı bir etki yaratıp yaratmadığını incelemeye devam ederken, uzmanlar kültürel uyumsuzlukların yanlış kararları tetikleme riskine dikkat çekiyor.