İstanbul Valiliği’nin yayımladığı genelgeyle kamu alanlarında sokak hayvanlarının beslenmesinde kısıtlamaya gidilmesine tepki gösteren hayvan hakları savunucuları, Valilik önünde bir araya gelerek kararın geri çekilmesini istedi.
Yapılan açıklamada kararın “yetki aşımı” olduğu belirtildi ve “5199 sayılı kanuna açıkça aykırıdır. Hukuken yok hükmündedir” ifadelerine yer verildi.
İstanbul Valiliği’nin yayımladığı genelgeyle kamu alanlarında sokak hayvanlarının beslenmesinde kısıtlamaya gidilmesine tepki gösteren hayvan hakları savunucuları, Valilik önünde bir araya gelerek kararın geri çekilmesini istedi.
İstanbul Valiliği’nin 24 Kasım’da yayımladığı ve kamusal alanlarda sokak köpeklerinin beslenmesini kısıtlayan genelgeye tepkiler artıyor. Genelgede yer alan “… özellikle sağlık ve eğitim kurumları, havalimanları, ibadethaneler, park, bahçe, yol kenarları ve oyun alanlarında sahipsiz köpeklere yönelik kontrolsüz beslemeye müsaade edilmemesi” yönündeki ibare başta olmak üzere diğer kısıtlamalara tepki için İstanbul Valiliği önünde açıklama yapıldı.
Açıklamada sık sık “Besleme yasağı hukuksuzdur”, “Kısırlaştır–aşıla–yerinde yaşat” ve “Vali, elini hayvanlardan çek” sloganları atıldı.
‘Besleme yasaklanamaz; arkadaşımın mamasından elini çek’
Hayvan Hakları Sözcüsü Delegasyonu adına konuşan Elif Ertürk, İstanbul Valiliği’nin yayımladığı genelgenin hem hukuki hem de fiili açıdan geçersiz olduğunu vurgulayarak, “İstanbul Valisi’ne sesleniyoruz: Arkadaşımın mamasından elini çek! Besleme yasaklanamaz! Sokakta yaşayan hayvanları, özellikle köpekleri planlı şekilde yok etmeyi hedefleyen katliam yasası çıktığından beri cinayet, zehirleme, toplama kamplarında işkence haberleri arttı. Biz hayvan hakları savunucuları gerçeğin medyaya yansıyanlardan bile çok daha korkunç olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Ertürk, Valilik genelgesinin dayandırıldığı 2 Temmuz 2025 tarihli İl Hayvanları Koruma Kurulu kararının gerçekte böyle bir içeriğe sahip olmadığının ortaya çıktığını belirterek, bunun açık bir yetki gaspı olduğunu söyledi. Ertürk, “‘Haşere popülasyonuyla mücadele’ bahanesiyle kamu alanlarında beslemeyi yasaklayan bu genelge, 5199 sayılı kanuna açıkça aykırıdır. Hukuken yok hükmündedir. Ayrıca Kurul’un böyle bir karar alma yetkisi de bulunmuyor. Bu karar, suç niteliğinde bir yetki aşımıdır” dedi.
‘Ekosistemi bozan hayvanlar değil, talan politikalarıdır’
Ertürk, Valiliğin açıklamasında kullanılan “ekosistemi koruma” gerekçesinin tamamen manipülatif olduğunu söyleyerek şunları ifade etti: “İstanbul’un ekosistemini çökerten hayvanlar değildir. Kuzey Ormanları’nın talanı, Sazlıdere’nin yok edilmesi, Kanal İstanbul gibi projeler, yıllardır süren betonlaşma ve rantsal dönüşüm şehrin doğasını çökertti. Suçu köpeklere atmak bilim dışı ve vicdansız bir manipülasyondur.”
Geçtiğimiz hafta Vali’nin “kedi ve fare yan yana mama yiyor” şeklindeki sözlerini hatırlatan Ertürk, besleme yasağının zamanla kedileri ve diğer canlıları da kapsayabileceğini belirterek, “Yaşama düşman bir zihniyet, her kötülüğe açıktır” diye devam etti.
‘Toplama kampları çözüm değil, katliamdır’
Yaşam hakkı savunucuları, Valilik genelgesinin belediyelere “köpekleri toplayın”, “nakilleri hızlandırın”, “beslemeyi engelleyin” şeklinde gönderilen bir talimat zincirine dönüştüğünü belirtti.
Açıklamada, “Bu sözlerin tercümesi nettir: Hayvanların değil, ihale baronlarının ihtiyaçları önceliklidir. Beton duvarlı tecrit merkezleri ‘doğal yaşam alanı’ diye pazarlanıyor. Toplama kampları çözüm değil; katliamdır. Hayvanların ihtiyacı beton padoklar değil, mahallesinde özgürce yaşamaktır” değerlendirmesi yapıldı.
‘Sorun köpekler değil; talan politikalarıdır’
Kadıköy Sokak Hayvanları Forumu’ndan Arsun Akün Önol söz alarak İstanbul’un gerçek sorunlarının hayvanlar değil, yıllardır süren kent politikaları olduğunu söyledi.
Önol şöyle konuştu: “Vali, ‘köpekler ilçeler arası dolaşıyor’ diye dert yanıyor. Sanki İstanbul’un problemi bir köpeğin Şişli’den Kağıthane’ye yürümesi. Oysa sorun hayvanlar değil; talandır, kent yoksulluğudur, sokak çeteleridir. Çözüm, kısırlaştır–aşıla–yerinde yaşat politikalarının eksiksiz uygulanmasıdır. Veteriner hekimler açıkça söylüyor: Aç bırakmak davranış bozukluğunu artırır, agresyon riskini yükseltir, sürü davranışını bozar. Sokakları güvenli yapmaz; tam tersine tehlikeli hale getirir. Hayvanları besledikleri için darp edilen hatta öldürülen insanlar varken, bu yasak yeni saldırılara zemin hazırlar. Bu karar geri çekilene kadar mücadele edeceğiz. Elinizi hayvan dostlarımızın mamalarından ve yaşamlarından çekin!” (ANKA)




