Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde 28 Aralık 2011 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait savaş uçaklarının bombardımanında çoğu çocuk 34 kişinin hayatını kaybetmesinin üzerinden 14 yıl geçti. Katliamın ardından başlatılan ve “taksirle ölüme sebebiyet verme” gerekçesiyle yürütülen soruşturmada, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı 11 Haziran 2013’te görevsizlik kararı vererek dosyayı Genelkurmay Askeri Savcılığı’na gönderdi.
Genelkurmay Askeri Savcılığı, 7 Ocak 2014’te “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kusuru yoktur” gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Anayasa Mahkemesi’nin başvuruyu reddetmesiyle iç hukuk yolları tükendi. Bunun üzerine 34 kişinin yakınlarından oluşan 281 kişi, 23 Ağustos 2016’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Ancak başvuru, 17 Mayıs 2018’de belge eksikliği gerekçesiyle reddedildi.
Aradan geçen yıllara rağmen katliamla ilgili tek bir kamu görevlisi yargılanmazken, adalet talebini dile getiren aileler hakkında çok sayıda dava açıldı, cezalar verildi ve tutuklamalar yaşandı.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Roboski Mezarlığı’nda yaşamını yitirenler anısına düzenlenecek anmada adalet talebi bir kez daha dile getirilecek. Anmaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eş genel başkanlarının yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcisinin katılması bekleniyor. Katliamın 14’üncü yılında aileler yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı’na anlattı.
‘Sorumlulardan hesap sorulmalı’
Katliamda kardeşi Serhat Encü’yü kaybeden ve KHK ile kapatılan Roboski Derneği’nin başkanı Veli Encü, yıllardır adalet mücadelesi verdiğini belirtti. Hakkında çok sayıda dava açılan Encü, 24 Mayıs 2019’da “örgüt üyeliği” iddiasıyla 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve 2023 yılında tahliye edildi.
Encü, “Öfkeliyiz. Bunun nedeni adalet talebimizin karşılık bulmaması. Bize verilen sözler tutulmadı. 34 insan savaş uçaklarıyla katledildi, ancak ailelerin vicdanını rahatlatacak tek bir adım atılmadı. Sorumlulardan hesap sorulmadı” dedi. Encü, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile de görüştüğünü ancak verilen sözlerin yerine getirilmediğini ifade etti.
‘Barışı Roboski’den başlatalım’
Encü, Abdullah Öcalan tarafından başlatılan Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne de değinerek, “Roboski için adalet isterken barışı da savunduk. Devletin geçmişle yüzleşmesi gerekiyor. Roboski’ye adalet gelmeden Türkiye’ye barış gelmez. Barışı Roboski’den inşa edelim” diye konuştu.
‘Roboski’den sonra birçok Roboski yaşandı’
Katliamda 21 yaşındaki oğlu Selam Encü’yü kaybeden Semire Encü ise, “Eğer Roboski’nin failleri yargılansaydı, sonrasında birçok katliam yaşanmazdı. Ben sadece Selam’ın değil, 34 gencin annesiyim. Unutmayacağız, unutturmayacağız” dedi. Sürece dair umutlu olduklarını belirten Encü, barış için mücadele etmeyi sürdüreceklerini söyledi.
Başka çocuklar katledilmesin
Katliamda 12 yaşındaki kardeşi Şerafettin Encü’yü kaybeden Nazmi Encü de, “14 yıldır adalet arıyoruz. Acımızı ancak barış dindirir. Bizim çocuklarımız katledildi, başka çocuklar ölmesin. Devlet bunun için somut adımlar atmalı” ifadelerini kullandı. (MA)
