İstanbul’da, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 13’ü tutuklu 63 kişinin yargılandığı davanın 7. duruşmasında ara karar açıklandı.
Mahkeme 3 kişinin tahliyesine karar verdi.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin konferans salonunda yapılan duruşmada, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu tutuklu 6 kişi ile bazı tutuksuz yargılananlar, müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu.
Bazı tutuklu ve tutuksuz kişilerin ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Polis ekiplerince yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı duruşma, yargılananların avukatlarının beyanlarının alınmasıyla devam etti.
Mahkeme ara karar açıkladı
Yenidoğan Çetesi davasının Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen 7’nci duruşmasında, mahkeme ara kararını açıkladı.
Dr. Mehmet Gürül ile hemşireler Sümeyye Nur Taşçı ve Cansu Akyıldırım’ın tahliyesi karar verildi.
Tahliye edilen doktor Mehmet Gürül, hemşireler Cansu Akyıldırım ve Sümeyye Nur Taşçı hakkında “yurt dışı çıkış yasağı” ve “imza atma” şeklinde adli kontrol tedbirleri uygulandı.
Bazı tutuksuz yargılananlar hakkındaki adli kontrol şartlarının kaldırılmasına da hükmeden mahkeme heyeti, diğer tutuklu 10 sanığın bu hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı 24 Mart 2026’ya erteledi.
Ne olmuştu?
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, doktor Fırat Sarı’nın lideri olduğu suç örgütünün sevk ve idaresini doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı belirtiliyor.
İddianamede, suç örgütünün esas amacının, işletmesini devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf edip doluluğunu sağlamak, hastaların basamaklarıyla oynama yapıp, Sosyal Güvenlik Kurumundan (SGK) üst sınırda ödeme almak olduğu kaydediliyor.
Hasta bebeklerin durumunun olduğundan daha ağır gösterildiği, olması gerekenden daha uzun süre yatışlarının sağlandığı belirtilen iddianamede, bu şekilde SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından fazla para alındığı anlatılıyor.
Bebek hastaların, uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine yargılanan kişilerin seçtiği, örgüt adına karlı görünen hastanelere yatırıldığı bildirilen iddianamede, karın büyük kısmının sağlık çalışanı olan örgüt üyeleriyle paylaşıldığı ifade ediliyor.
Esas amacın, bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi yerine maddi açıdan en fazla kazancın elde edilmesi olduğu iddianamede yer alıyor.
Ceza istemleri
İddianamede, Fırat Sarı ve İlker Gönen için 10 bebeğin ölümü nedeniyle “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” suçlarından 10 kez, “resmi belgede sahtecilik” suçundan da 11 kez uygulanmak üzere toplam 177 yıl altışar aydan 582 yıl dokuzar aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Gıyasettin Mert Özdemir’in ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
İddianamede, 8’i kadın 44 kişi hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları öngörülüyor.
Soruşturma kapsamında İstanbul’da 9, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde 1 hastanenin ruhsatı iptal edilmiş, bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar ambulanslarla kamu hastanelerine sevk edilmişti.
Öte yandan, “Yenidoğan Çetesine” ilişkin soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’i makamında ölümle tehdit edenler de tutuklanmıştı.
Davada yargılanan İlker Gönen, Antalya’da tutuklu bulunduğu cezaevinde 1 Şubat’ta intihar etmişti.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca “Yenidoğan Çetesine” yönelik Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının fezlekesi doğrultusunda hazırlanan 57 sayfalık farklı bir iddianamede ise 13 “kişi sanık”, Sosyal Güvenlik Kurumu ise “suçtan zarar gören” olarak yer almıştı.
Firari hemşire Serenay Şenkalaycı’nın iki dosyada da sanık olarak yer aldığı iddianame, “Yenidoğan Çetesine” ilişkin Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması devam eden ana dosyayla birleştirilmişti.
Öte yandan mahkeme heyeti, cumhuriyet savcısını tehdit eden Mustafa Kemal Zengin’in dosyasını ayırmış, intihar eden İlker Gönen’in dosyasını düşürmüş, yargılanan kişi sayısı 57 olmuştu.
Ayrıca birleştirilen 2 iddianame kapsamında davada yargılanan kişi sayısı 63’e çıkmıştı.




