• Ana Sayfa
  • Manşet
  • ABD’nin Ankara Büyükelçisi Barrack: Suriye politikamız son 100 yıldaki politikaya yakın olmayacak

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Barrack: Suriye politikamız son 100 yıldaki politikaya yakın olmayacak

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, “Bugünkü Suriye politikamız son 100 yıldaki Suriye politikasına yakın olmayacak, çünkü bunların hiçbiri işe yaramadı” dedi.

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Barrack: Suriye politikamız son 100 yıldaki politikaya yakın olmayacak
ABD’nin Ankara Büyükelçisi Barrack: Suriye politikamız son 100 yıldaki politikaya yakın olmayacak
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 2 Haziran 2025 18:06

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, NTV’ye özel röportaj verdi.

Barrack, Türkiye’ye ve ABD Başkanı Donald Trump’ın kendisini hem ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi olarak atamasına ilişkin şunları söyledi:

“Herkes, Türkiye’den büyük bir NATO müttefiki olarak bahsediyor. Tabi ki hiç şüphesiz öyle. Ancak büyük bir NATO müttefiki olmasından daha önemlisi, Ukrayna ve Rusya ile görmeye başladığımız son derece bölgesel bir öneme sahip. Suriye’de de gördüğümüz gibi. Çünkü Körfez’le ilişki kurmaya başladığınızda gördüğümüz gibi ılımlı İslam’ın tanıtımında gördüğümüz gibi, düşünün, Batı ile bu kesişim noktasında dünya çapında bir buçuk milyar Müslüman varken; bu yanlış anlaşılmayı nasıl birleştireceğimize dair bir örnek. Yani bunu sadece askeri müdahale ile yapamazsınız. Dolayısıyla Başkan Trump’ın bana verdiği fırsat, biraz kültürel yönelime ve biraz da olsa Türkiye’yi bölgede yeni bir eşit önem seviyesine getirmek için gerekenler olduğunu dikte edemeyeceğimizi, söylemeye devam edemeyeceğimizi hissettirmesiydi.

Eğer ona, Türk hükümetine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yardım edebilirsem ki şu anda Trump’la kendisi arasında çok iyi bir ilişki var. Bu, hayatımın bu bölümünde çok büyük bir memnuniyet olacaktır. Diyaloğun daha akıcı olmasını sağlamak için küçük de olsa bir katkı olacaktır.”

‘Türkiye’nin kilit bir rol oynadığını düşünüyorum’

İstanbul’da devam eden Rusya ve Ukrayna arasındaki ikinci tur görüşmelere ve dünkü Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik insansız hava araçlarıyla gerçekleştirdiği saldırısına ilişkin değerlendirmeleri sorulan Barrack, görüşmelerin ateşkese yol açabileceğini düşündüğünü belirterek, şöyle yanıtladı:

“Türkiye’nin kilit bir rol oynadığını düşünüyorum. Bakın, tüm bu anlamsız savaşlar, hepimiz için bir felaket ve hayatın bu aşamasındaki erkeklerin; kabilelerin ve bayrakların bir kenara bırakıldığı ve bir tür mantığa vardığı bir noktaya geleceğini düşünürsünüz ama maalesef her iki taraf da konumlamadan başka bir işe yaramıyor. Bence Türkiye’nin hem Rusya hem de Ukrayna’yla geleneksel bir ilişkisi var. Bu da en azından diyalog kurmada önemli bir arabulucu olmasını sağlıyor. Tabi ki bunu, geçmişte tahıl durumuyla gerçekleştirdiniz çünkü Rusya’yla çok karmaşık bir ilişki var. Ancak Rusya, enerji, gaz, yakıt ve tabi ki ticaret konusunda büyük bir ihracatçı. Tabi ki Ukrayna ve Karadeniz için Montrö Anlaşması var; burada Çanakkale ve İstanbul Boğazı var. Dünyanın bu kısmında, yaşamın anahtarı bu boğazlar. Yani bir konuşma yapmak ve herkesin bir kereliğine bile olsa artık bu anlamsız ölümler, yeterli; bu kadar yeter. Dün gece olayların daha önce de her tarafta kötü davranan adamlarla ilgili olduğunu düşünüyorum. Yani bu olay, etrafımızda olup biten dünyada nihayet bir konuşma yapma meselesi.

Bence Başkan, araya girip ‘Bakın, eğer Amerika’yı istiyorsanız alabilirsiniz ama önce herkes için barış, güvenlik ve refah önemli’ dedi. Yani herkes için bu koşulları sağlayamayacaksanız Amerika’nın desteğini alamayacaksınız. Türkiye de bölgesel bazda oraya varmamıza yardımcı olmakta büyük bir öncü oldu.”

Türkiye’nin 4’lü toplantı önerisi

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Türkiye’de dörtlü bir toplantı önerisine ilişkin gelen bir soruya Barrack, “Türkiye, tüm ilgili taraflar için, mantıklı bir çözüm üretmek için ihtiyaç duyduğumuz birkaç konuyu daraltmada yardımcı olabilir. Artık Başkan Trump sabrının sonuna geldi, o çok sabırlı biri diyemezsiniz. Türkiye’nin şu anda müdahale edip ve operasyonel sorunları ortadan kaldırmasıyla liderler arasında zirve noktasında en tepede bir görüşme olabilir. Bu konuyu herkes için çözebiliriz diye düşünüyorum” dedi.

‘SDG’ye verilen; IŞİD’e karşı savaşan bir müttefike verilen bir destek’

ABD’nin Suriye politikasınA ilişkin Barrack, “Tabi sizi temin edebileceğim şey şu, bugünkü Suriye politikamız son 100 yıldaki Suriye politikasına yakın olmayacak, çünkü bunların hiçbiri işe yaramadı” ifadelerini kullandı.
‘Bir geri çekilme olmayacak’

ABD’nin Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) verdiği desteğine ilişkin soruya Barrack, şunları söyledi:

“Suriye bölgesinden bahsettiğimizde ortak bir operasyonumuz vardı. Başkan da çok açık bir şekilde ifade etmişti; ‘Bir geri çekilme olmayacak. Sahadaki asker sayısını arttırmayacağım’ dedi. ‘Şu anda bunu azaltacağım’ dedi. Şu anda SDG’yi yeni Suriye hükümetine entegre etmeye başlıyoruz. Oradaki misyonumuz IŞİD’i ortadan kaldırmak. Türkiye ve bölgenin geri kalanıyla birlikte terörizmi her tarafta sınırlamaya çalıştık.

SDG bir müttefik. SDG’ye verilen; IŞİD’e karşı savaşan bir müttefike verilen bir destek. Kongremiz için çok önemli bir faktör. Onları yeni bir Suriye hükümetine entegrasyonuna yönlendirmek çok ama çok önemli. Herkesin, beklentilerinde makul olması gerekiyor.

Başkan Trump, Başkan Erdoğan inanılmaz bir şey yaptı. Bu yeni rejime şans vereceğini söyledi. Bu gerçekten çok büyük bir adımdı. Hiç kimse bunu tahmin etmemişti. Tabi ki, bizim askeri üslerimizin azalması da önemli. 8 üsten, 5 ve 3’e düştük, sonunda bire düşecek. Bu, bir entegrasyon meselesi ama herkesin de makul olması gerekiyor hala çok aşiretler var ve bunların hepsini bir araya getirmek çok zor. Ama bunun gerçekleştirileceğini düşünüyorum.”

Türkiye ile İsrail arasındaki diyalog

Suriye’deki İsrail ve Türkiye arasındaki gerginliğe ilişkin ABD’nin ne yapabileceği sorulan Barrack, “Öncelikle Türkiye, İsrail’i tanıyan ilk ülkelerden biriydi. Yani kesinlikle dini bir çekişme yok. Türkiye ile İsrail arasındaki diyalog, YPG ile Türkiye arasındaki diyalogla aynı zamana denk geliyor. Türkiye, burada çok kritik ve anahtar bir unsur. Bölge dünyasının geri kalanını, İsrail’in toprak gaspı istemediğini ve Suriye’yi almaya çalışmadığını ikna edecek kilit bir unsur. Türkiye’nin de zaten Suriye topraklarında gözü yok. Herkes için bir tuval var; yeni bir ticari alan olarak tuval var. Zorlu bölgede yaşıyoruz ama Türkiye, inanılmaz bir şekilde başa çıkıyor. En değerli savunma müttefikinin Avrupa Birliği’ne kabul edilmemesi bence saçma” dedi.