Suriye’nin çeşitli kentlerinde Alevilere yönelik son günlerde artan saldırılara tepkiler de büyüyor.
Bir çok ilde protestolar yapılırken, Türkiye ve Avrupa’daki Alevi kurumları, uluslararası kuruluşlara saldırıların sona erdirilmesi için Şam yönetimine yapmaya çağrısı yaptı.
İstanbul’da Alevi kurumları, AKD Sultangazi Pir Sultan Cemevi’nde bir araya geldi.
Kurumlar adına yapılan açıklamayı Yalıcak SUltan Ocağı’dan Sevim Yalıncakoğlu okudu.
‘Alevilerin günümüzde yaşadıkları Kerbela’dır’
Sevim Yalıncakoğlu, Suriye’de Alevi toplumuna yönelik sistematik soykırım uygulandığını belirterek, “Suriye’de savaşın yarattığı zalimlik özellikle Alevilerin yaşadığı bölgelerde devam ediyor. Son dönemlerde Humus ve çevresinde Alevilere yönelik saldırılar, tarihten gelen bir nefretin sonucudur. Alevilerin, Dürzilerin, Ermenilerin, Hristiyanların yaşam alanlarının hedef alınması uluslararası suç teşkil etmektedir” dedi.
HTŞ’nin Emevi aklının Suriye’de yaşayan mazlum halkların yaşamına yönelik bir tehdit olduğunun altını çizen Yalıncakoğlu, şunları dile getirdi:
“Başta Türkiye olmak üzere, ABD, İsrail ve destek verenler bu soykırımın ortaklarıdır. Colani’ye verilen destek sadece bölgedeki mazlum halklara değil, insanlığa karşı bir suçtur. Alevilere yönelik yapılan saldırılar insanlığa karşı suçtur. Bütün bunların bilinmesine rağmen açık ve örtülü destek soykırım yapanları cesaretlendiriyor. Bu soykırıma sessiz kalanları bir kez daha kınıyoruz.
İnsanlığa karşı suç işleyen çeteler derhal savaş suçlusu sayılmalı ve yargılanmalıdır. Bölgede yaşanan insanlık dramına son vermek adına bağımsız kuruluşların bölgede inceleme yapmasına, halka gıda ve insani yardım ulaştırmasına olanak sağlanmalıdır.
Biz Alevi toplumu olarak; bölgeye insani yardım götürmeye hazırız. Bunun için gerekli olan koridorun derhal açılmasını istiyoruz. Suriye’de HTŞ çetelerinin yönetimine son verilmeli, tüm kesimlerin güvenliği ve eşit yurttaşlık hakkı sağlandığı bir yönetim başa geçmelidir.
Aleviler tarih boyunca barışın, adaletin ve insan onurunun yanında yer almış bir toplumdur. Buna rağmen yüzyıllardır farklı coğrafyalarda maruz kaldığımız inanç temelli saldırılar ve yok etme girişimleri bugün Suriye’de yeniden sahnelenmektedir.
Alevilerin günümüzde yaşadıkları Kerbela’dır. Yezit aynı Yezit, mazlum aynı mazlumdur. Bugün Suriye’deki Alevilerin yaşam hakkı savunulmazsa, dünyanın hiçbir yerinde inanç topluluklarının güvenliği garanti altına alınamaz. Dün Lazkiye’de, Hama’da, Humus’ta hayatını riske atarak zulme karşı sokağa çıkan halka desteklerimizi sunuyoruz.
Yaşanan saldırılara karşı sokağa çıkıp direnen sivil halka karşı HTŞ çetelerinin ateş açması demokrasi amaçlarının olmadığının en önemli göstergesidir.”
Uluslararası kamuoyuna seslenen Sevim Yalıncakoğlu, şunları söyledi:
“Buradan tüm dünyaya sesleniyoruz! İnsanlık suçu işleyen bu çeteler derhal savaş suçlusu ilan edilmeli ve yargılanmalıdır! Bölgede yaşanan insanlık dramına son vermek adına bağımsız kuruluşların bölgede inceleme yapmasına, halka gıda ve insanı yardım ulaştırılmasına olanak sağlanmalıdır. Biz Alevi toplumu olarak bölgeye insanı yardım götürmeye hazırız. Bunun için gerekli olan koridorun derhal açılmasını talep ediyoruz! Suriye’de HTŞ çetelerinin yönetimine son verilmeli ve tüm kesimlerin güvenliği, eşit yurttaşlık hakları ve inanç özgürlüğünün gözetildiği bir yönetim derhal kurulmalıdır!”
DAD: Suriye’de Alevilere yönelik katliamlar derhal durdurulsun
Demokratik Alevi Dernekleri Genel Merkezi, Suriye’de Alevilere yönelik katliam saldırılarının geçtiğimiz yıl Aralık ayında başladığını ve yeniden devreye girdiğini belirtti. DAD tarafından yapılan açıklamada, bağımsız kuruluşlar ve sosyal medyada paylaşılan görüntülerin, Alevi toplumunu hedef alan organize saldırıların yeniden yürürlüğe girdiğini ve bu saldırıları protesto eden halka karşı silahların kullanıldığını gösterdiği belirtildi. DAD açıklamasında. “Bu tablo, sadece bir ihlal değil; açık bir insanlık suçudur ve hiçbir gerekçe ile meşrulaştırılamaz. Bu vahşeti en sert biçimde lanetliyoruz” ifadelerini kullandı. Açıklamada, Alevilere yönelik katliamların durdurulması çağrısı yapıldı.
Asi-Der: Adalet, demokrasi ve yaşam hakkı için Alevilere destek verin
Asi-Der Suriye’de son aylarda Alevilere dönük katliama ve saldırılara tepki göstererek, “Suriye’de sistematik olarak katliam, tehcir, demografik değişim ve soykırım devam ediyor” açıklaması yapıldı. Açıklamada, “Adalet, demokrasi ve yaşam hakkı için Alevilere destek verin” denildi.
Kuzey ve Doğu Suriye’deki Alevilerden de çağrı: Saldırılar durdurulsun
Kuzey ve Doğu Suriye’deki Aleviler, Peravê ve Humus şehirlerine yönelik gerçekleşen tüm saldırı ve katliamların durdurulması gerektiğini belirterek, gözaltına alınan ve zorla alıkonulan herkesin serbest bırakılmasını istedi.
Dêrik kentindeki Alevi Derneği binası önünde Aleviler, Peravê ve Humus halkına yönelik saldırıları protesto etmek amacıyla bir araya gelerek bir açıklama yaptı.

Açıklamayı Peravê Göçmenler Derneği Eşbaşkanı Hatim Şahin okudu. Şahin açıklamada, Peravê ve Humus’taki Alevilere yönelik tüm saldırı ve katliamların son bulması çağrısında bulundu.
Alevilerin açıklamasında, bu baskıların herkesin, özellikle de kadınlar ve çocukların hedef alındığı vurgulandı ve gözaltına alınan ya da zorla alıkonulan herkesin derhal serbest bırakılması ve suçluların yargılanması talep edildi.
Aleviler, Arap devletleri, Birleşmiş Milletler, Avrupa devletleri ve uluslararası kamuoyuna seslenerek hükümetlere baskı yapılması ve bu suçların sona erdirilmesi için harekete geçme çağrısında bulundu.
Açıklamada ayrıca Alevilerin, hiçbir ayrım olmaksızın tüm bileşenlerin haklarının garanti altına alındığı federal, adem-i merkeziyetçi bir Suriye’nin kurulması talebinde bulundukları ifade edildi.




