Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, partisinin genel merkezinde güncel gelişmelere ilişkin konuştu.
Ayşegül Doğan, yaptığı açıklamada Türkiye’nin Suriye politikasında stratejik bir dönüşüme ihtiyaç olduğunu vurguladı. Doğan, “Türkiye’de çözüm aranırken Suriyeli Kürtlerle de özellikle tarihi ve kalıcı bir uzlaşının arayışında olunmalı” dedi.
Türkiye’nin Suriye’ye yönelik politikasının demokratik ilkeler çerçevesinde şekillenmesi gerektiğini belirten Doğan, “Suriye’de Kürtlerin, halkların kazanımları bir tehdit değil, Türkiye için bir fırsattır. Demokratik bir Suriye’nin oluşumu, halkların kendi kararlarını verebildiği adem-i merkeziyetçi bir yapının gelişimi Türkiye’nin lehine olabilir” diye konuştu.
“Kuzeydoğu Suriye ile Türkiye arasında kurulması beklenen ilişki gerginlik üretmemeli, dostluk üretmeli”
📌Ayşegül Doğan: “Çözüm ararken, Suriyeli Kürtlerle de tarihi ve kalıcı bir uzlaşının arayışında olmalı Türkiye”https://t.co/ixP1GcuEQ7 pic.twitter.com/ErrjhMaUCB
— İlke TV (@ilketvcomtr) August 15, 2025
‘Paradokstan çıkmak, yaklaşımı değiştirmek gerekiyor’
Doğan, Türkiye’nin Ortadoğu’daki kriz ortamına karşı barış ve demokrasi söylemiyle çelişen uygulamalarına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Bir yandan tarihsel bir eşiğin içindeyiz diyorsunuz, Ortadoğu’nun ateş çemberinde olduğunu belirtiyorsunuz, diğer yandan buna zıt politikalarla çelişiyorsunuz. Bu bir paradoks. Bu yaklaşım terk edilmeli. Suriye Suriyelilerindir. Oradaki geleceğe Suriye halkı karar vermeli. Türkiye iç siyaseti ile dış siyaseti artık birbirinden ayrı düşünülemez. Ama bu, başka bir ülkenin iç işlerine doğrudan müdahale hakkı vermez.”
‘Dostluk üretmek mümkün’
Türkiye ile Kuzeydoğu Suriye arasında gerginlik değil, dostluk temelli bir ilişki kurulması gerektiğini vurgulayan Doğan, “Suriye’de yaşayan Kürtlere dönük tehdit dilinden vazgeçilmeli. Bu halkın tarihsel hafızası ve hassasiyetleri göz önünde bulundurulmalı” dedi.
Suriye’den uzatılan eli tutmamanın Türkiye’ye bir fayda getirmeyeceğini ifade eden Doğan, “Diyalog çağrıları karşılıksız bırakılmamalı. Görüyoruz ki bazı temaslar yaşanıyor ve bu da inkâr edilmiyor. Fakat bu temaslar artık somut bir düzeye ulaşmalı. Kürtler karşı karşıya getirilmemeli. Suriye’de parçalanma değil, eşitlik temelinde birlik hedeflenmeli” ifadelerini kullandı.
‘Hakan Fidan’ın dili sürece uygun değil’
Doğan, konuşmasında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamalarına da sert sözlerle yanıt verdi. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın “Sayın Fidan, Suriye Kabinesi’nde yer almıyor” sözünü hatırlatan Doğan, “Gerçekten de bazen Sayın Fidan’ın açıklamaları insanın aklına bu soruyu getiriyor” dedi.
Fidan’ın Suriye meselesine dair dilinin sürece uygun olmadığını belirten Doğan, “Sayın Fidan’ın söylemlerine bakın, sürekli tehditkâr bir üslup görüyoruz. Ortak basın toplantılarındaki dili, pozisyonu, demagojik açıklamaları sadece süreci tıkamakla kalmaz, süreç karşıtlarının elini güçlendirir. Bu buyurgan ve kibirli dilden vazgeçilmeli” ifadelerini kullandı.
‘Fidan süreci sabote etmemeli, kendini güncellemeli’
Doğan, Hakan Fidan’ın süreci yakından bilen biri olduğunu ancak buna rağmen kutuplaştırıcı bir dil tercih ettiğini belirterek şöyle devam etti:
“Bu bölgeyi, bu süreci çok iyi bilen biri olarak, bu dili bilerek kullanıyorsa bu kabul edilemez. Sayın Fidan’a önerimiz; kendi deyimiyle ‘update’ olması. Siyasi çizgisine daha iyi hizmet etmek istiyorsa, kendisini ve dilini güncellemesi şart.”
‘Bu sürecin ivmesini Öcalan başlattı’
Konuşmasında Abdullah Öcalan’ın rolüne de dikkat çeken Doğan, barış sürecinin 27 Şubat’ta Öcalan’ın yaptığı çağrıyla ivme kazandığını belirtti. “Sayın Öcalan ‘ben inisiyatif alıyorum’ dedi, ardından 9 Temmuz’da bir video mesaj paylaştı ve 11 Temmuz’da Süleymaniye’de silahlar yakılarak imha edildi. Bu kadar somut gelişmeleri sağlayan Sayın Öcalan’ın fikirleri sürece dahil edilmelidir” dedi.
Öcalan’ın yalnızca bir örgüt lideri değil, milyonlarca insanın fikirlerinden etkilendiği bir siyasi figür olduğunu vurgulayan Doğan, “Bu nedenle fikirlerinin doğrudan barış ve demokratik çözüm süreçlerine aktarılabilmesi gerekir. Bu da ancak iletişim koşullarının sağlanmasıyla mümkündür. Suriye meselesi dahil olmak üzere katkı sunma kapasitesi olan bir liderden bahsediyoruz” diye konuştu.
İBB’ye yönelik yeni operasyona ilişkin konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan:
▪️”Seçmen iradesinin gasp edildiğini söylemekten dilimizde tüy bitti”
▪️”Böylesi tarihsel bir dönemde demokrasi ve adalet duygusu adına utanç verici uygulamalar”
➡️https://t.co/dHT58G8HC2 pic.twitter.com/mhI3WOzdve
— İlke TV (@ilketvcomtr) August 15, 2025
Ayrıntılar geliyor…