Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Normal Doğum Eylem Planı Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu.
Türkiye’de sezaryen oranlarının Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği sınırların çok üzerinde olduğunu kaydeden Memişoğlu, “Sezaryenin tıbbi bir gereklilik dışında tercih edilmesi, hem anne hem de bebek sağlığı üzerinde bazı riskler oluşturmakta, hem de doğurganlık kapasitemizi sınırlamaktadır. Bu durumun uzun vadede toplum sağlığı ve demografik yapımız üzerinde olumsuz etkileri olabileceğini unutmamak gerekir” dedi.
‘Sezaryen oranlarında düşüş sağlandı’
Vajinal doğumun yaygınlaştırılmasının Bakanlık olarak bir öncelik olmadığını dile getiren Memişoğlu, “Aynı zamanda milletimizin geleceğine duyduğumuz sorumluluğun bir gereğidir. Ama şunu da hepimiz biliyoruz, zorunlu olmadığı halde yapılan her sezaryen sadece bir cerrahi işlem değil, aynı zamanda kadının doğum deneyimine ve sonraki gebeliklerine dokunan ciddi bir müdahaledir” ifadelerini kullandı.
Memişoğlu, sezaryenin ‘tıbben gereksiz’ olduğunu ve bunun önüne geçmek için yola çıktıklarını belirterek, sezaryen oranlarında 62,8’den 59,9’a kadar düşüş sağladıklarını kaydetti.
Primer sezaryen oranında da 2,7 puan ve yüzde 68’lik azalma sağladıklarını söyleyen Memişoğlu, şunları kaydetti:
“Uzun yıllardır ilk kez sezaryen oranlarında düşüş eğilimi göstermiş olmamız bizim için son derece mutluluk vericidir. Bu veriler doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Ancak biz bununla yetinemeyiz. Biz hem tıbben zorunlu olmayan sezaryen oranını düşürmek hem de her annenin doğum sürecine güvenle, bilgiyle ve destekle hazırlanabildiği sağlıklı bir sistemi kalıcı hale getirmek istiyoruz. Bu nedenle kararlılıkla çalışmaya, süreci güçlendirmeye ve her anda adım adım daha iyisini yapmaya devam edeceğiz.”
‘Her Gebeye Ebe’ projesi
Ebelik Yönetmeliği ile görev ve yetkileri genişlettiklerini dile getiren Memişoğlu, doğumhane eşlik ödemelerini başlattıklarını, rehber ebe ve sorumlu ebe modelini hayata geçirdiklerini, 81 ilde kamu hastanelerinde 407 ebe polikliniği açtıklarını ifade etti.
Memişoğlu, “Her Gebeye Ebe” projesiyle süreci sistematik hale getirdiklerini kaydederek, şöyle devam etti:
“Bu kapsamda kamu hastanelerimizde son 8 ayda yaklaşık 60 bine yakın gebemiz bu hizmetten faydalandı. Özellikle ilk gebeliğini yaşayan annelerimizin, bedenlerinde ve hormonlarında önemli değişikliklerin yaşandığı, ne ile karşılaşacaklarını merak ettikleri bu ilk deneyim süreci olan son 3 ayda bir ebe ile bire bir eşleşmelerini çok önemsiyoruz. Bu nedenle ilk kez anne olacak gebelerimizi, gebelik sürecini birlikte planlamak ve kendilerine rehber edecek ebesiyle tanışmak üzere ilçe sağlık müdürlüklerimize ve sağlıklı hayat merkezlerimize davet ediyoruz ve bu hizmetimiz tamamen ücretsiz, gönüllülük esasındadır.
Gebeliğin son 3 ayında aktif olarak yürüttüğümüz modelle pilates, nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri, doğum pozisyonları ve masaj uygulamaları gibi birçok yöntem gebelerimizi sürece hazırlamaktadır. Doğum ve doğum sonrası süreçte de ebelerimiz ziyaretlerine devam ediyor. 81 ilimizde ‘Her Gebeye Ebe’ projemizi standart hale getirdik. Anne adaylarımız için sunduğumuz tıbbi hizmetleri konforlu bir hale getiriyoruz. Bu anlayışla anne dostu hastane sayımızı 132’den 184’e çıkardık. Anne dostu hastanelerimizde doğum yapan bir anne, doğum sürecini tek kişilik, konforlu bir odada gerçekleştiriyor. Doğum sonrası ten tene temas ve emzirme gecikmeden başlatılıyor. İnşallah anne dostu hastanelerimizin sayısını daha da artıracağız.
Yine bu süreçte gebe okullarımızın sayısını 1450’ye çıkarttık. ‘Annelik Yolculuğu’ mobil uygulamamızla 500 bin anne adayımıza rehberlik ettik. İletişim çalışmalarımızla milyonlara ulaştık. Milletimizin gönül dileğiyle işlemiş bir sözümüz var: ‘Ana başa taç imiş, her yerde derdi ilaç imiş’. Anneler, siz bizim başımızın tacısınız. Sizi yalnız bırakmamak, yanınızda olmak, elinizi tutmak bizim vazifemiz.”
Emine Erdoğan’a teşekkür
Konuşmasının sonunda kadın doğum uzmanları, ebeler, il yöneticileri, hastene ekipleri ve sürece katkı sağlayanlara teşekkür eden Memişoğlu, “Bu sürecin en başından itibaren güçlü desteğini ve himayesini esirgemeyen Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’ye minnetlerimi sunuyorum. Sayın Hanımefendi’nin sahiplenmesi, bu çalışmayı yalnızca bir sağlık projesi olmaktan çıkarıp, ülkemizin anne ve bebek sağlığı için ulusal bir seferberliğe dönüştürdü” dedi. (ANKA)