Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), DİSK Basın-İş, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Haber-Sen ve Gazeteciler Cemiyeti, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla Ankara’da Adalet Bakanlığı önünde bir araya geldi.
“Gazetecilik suç değildir” pankartının açıldığı açıklamada, Kuzey ve Doğu Suriye’de katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın yanı sıra cezaevinde bulunan gazetecilerin fotoğrafları taşındı. “Özgür basın susturulamaz” ve “Bijî çapemeniya azad” sloganları atıldı.
‘159’uncu sıraya gerilememiz tesadüf değil’
DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu Üyesi İzel Sezer, Türkiye’nin basın özgürlüğü endeksinde 180 ülke arasında 159’uncu sıraya gerilediğini hatırlatarak, “Sansürün RTÜK ve Basın İlan Kurumu aracılığıyla kurumsallaştığı, oto sansürün olağanlaştığı, gazetecilerin güvencesiz ve sendikasız çalışmaya mecbur bırakıldığı bir dönemdeyiz” dedi.
‘Halkın haber alma hakkına saldırı’
Gözaltına alınan ve tutuklanan gazetecilere dikkat çeken Sezer, “Eleştirel haber yapan gazeteciler yasal bahanelerle gözaltına alınıyor, tutuklanıyor, ev hapsine mahkûm ediliyor. Bu doğrudan halkın haber alma hakkına saldırıdır” ifadelerini kullandı.
‘Etki ajanlığı gibi düzenlemelerle hedef alınıyoruz’
Sezer, TMK, Dezenformasyon Yasası ve Siber Güvenlik Yasası gibi yasal düzenlemelerin gazeteciliği hedef aldığını belirterek, “Yeni dönemde ‘etki ajanlığı’ gibi kavramlarla meslek yeniden kriminalize edilmeye çalışılıyor. Bu baskılara son verilmelidir” dedi.
‘Özgür basın susturulamaz’
DFG adına konuşan gazeteci Selman Güzelyüz, “Gazeteciler baskıya, tehdide, tutuklamaya hatta ölüme rağmen gerçeğin peşinde olmaktan vazgeçmiyor. Cihan Bilgin, Nazım Daştan ve Aziz Köylüoğlu gibi gazeteciler katledildi. Cezaevindeki tüm meslektaşlarımızı da bu özel günde selamlıyoruz” dedi.
‘Mikrofon sayısı basın özgürlüğünü anlatıyor’
DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça ise, ülkedeki medya görünürlüğünün gerçek durumu yansıtmadığını belirterek, “50’den fazla yayın yapan ajans ve televizyon var ama mikrofon sayısına baktığınızda basın özgürlüğünün ne durumda olduğunu açıkça görüyorsunuz” dedi. Akça, açıklamasını “Nazım, Cihan ve Hero şahsında tüm özgür basın emekçilerini saygıyla anıyorum” sözleriyle tamamladı. (MA)
