Ankara’daki basın örgütleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “casusluk” soruşturması kapsamında kayyım atanan TELE1 Ankara Temsilciliği önünde açıklama yaptı.
Burada ilk olarak konuşan Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Ankara Şube Başkanı Sinan Tartanoğlu, daha önce de ekran karartma uygulamalarını protesto etmek için buraya geldiklerini belirterek, “Sık sık buraya gelmemizin aslında iki nedeni var biri; siyasal iktidarın hukuk dışı ve gazeteciliğe düşman politikalarıyla mücadele etmek. İkincisi de; gazeteciliğe sahip çıkmak için mücadele kararlılığımız” ifadelerini kullandı.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın İş Genel Başkanı Turgut Dedeoğlu ise, “Bunu daha önce pek çok kanalda da gördük. Bu uygulamaların sonrasında da meslektaşlarımızın işsiz ve örgütsüz kaldıklarını da gördük. Burada anayasanın pek çok maddesi çiğnenmektedir. Örgütlenme özgürlüğü, basın ve ifade özgürlüğü, özel mülkiyet özgürlüğü gibi anayasanın pek çok maddesi bugün burada ayaklar altına alınıyor.” diye konuştu.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkan Vekili Ayhan Aydemir de, TELE1’in her zaman yanında olduklarını belirtti.
Meslektaşları ile hep bu uygulamaların sonucunda bir araya geldiklerini söyleyen Medya Dayanışma Grubu’ndan Yusuf Kanlı, “Maalesef gazeteciler üzerinde ağırlaşan baskı ve şiddet artık gazetecilerin tesislerine, kurumlarına kayyım atayarak seslerini kısma aşamasına geldi. Dayanışma ve güç birliğiyle bugünleri de aşacağız” diye konuştu.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Yönetim Kurulu üyesi Selman Güzelyüz de, kayyım uygulamalarının yeni olmadığının altını çizerek, “Kayyım gibi irade gaspı gerçekliği ve hakikati susturamaz. Kayyımları çok yakın tanıyan bir yerden söylüyorum, kayyım gibi irade gasplarına karşı ortak bir direniş gerçekleştirmezsek bu uygulamalar bütün yaşam alanlarımıza yayılır. TELE1’in yanındayız. Ortak bir mücadeleyle bu kayyım anlayışını, kayyım zihniyetini ülkeden göndereceğiz.” ifadelerini kullandı.



