• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Çığ’ın vefatının ardından dönemin tanığı, HZİ Vakfı’nın deneylerini anlattı

Çığ’ın vefatının ardından dönemin tanığı, HZİ Vakfı’nın deneylerini anlattı

HZİ Nöropsikiyatri Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Muazzez İlmiye Çığ’ın vefatının ardından, vakfın deneylerine katılan Memet Sönmez, tanıklıklarını aktardı.

Çığ’ın vefatının ardından dönemin tanığı, HZİ Vakfı’nın deneylerini anlattı
Çığ’ın vefatının ardından dönemin tanığı, HZİ Vakfı’nın deneylerini anlattı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 18 Kasım 2024 18:41

Sümerler üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan araştırmacı-yazar Muazzez İlmiye Çığ, dün (17 Kasım) hayatını kaybetti. Çığ, kardeşi Prof. Dr. Turan İtil ile birlikte, anneleri Hatice Zahit İtil’in baş harflerini verdiği HZİ Nöropsikiyatri Vakfı’nın da kurucuları arasındaydı.

HZİ Nöropsikiyatri Vakfı’nın Yönetim Kurulu Başkanı ve Vatan Partisi Genel Başkan Başdanışmanı olan Çığ ve kardeşi Prof. Dr. Turan İtil’in, 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında bu vakfın ‘faaliyetleri’ kapsamında  ‘devrimci tutuklu ve hükümlüleri kobay olarak kullandığı’ iddia ediliyordu. Çığ’ın vefatının ardından, bu iddialar yeniden gündeme geldi.

Bianet’ten Tuğçe Yılmaz’a konuşan dönemin tanıklarından Memet Sönmez, HZİ Vakfı tarafından kendisine uygulanan deneylerle ilgili yaşadıklarını anlattı.

Sönmez, “1985 yıllarıydı ve 12 Eylül’ün o hırçın, kanlı, işkence dolu günleri biraz yavaşlamıştı; ama Metris Askeri Cezaevi’ndeki uygulamalar devam ediyordu. Cezaevinde bir süre sonra hoparlörlerden yapılan anonslarla bir test uygulanacağı duyuruldu. Çalışmayı dönemin Adli Tıp Kurumu (ATK) Başkanı Ayhan Songar ve HZİ Vakfı organize ediyordu. Bizi 8-10 kişilik gruplar halinde İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Bölümü’ne götürdüler. Her birimizi ayrı hücrelere yerleştirip, anket adı altında sorguya aldılar. Aslında gitmeyebilirdik; ama derdimiz cezaevinin dışına çıkmak, o rutini bozmaktı” dedi.

Sönmez, sorguda kendilerine yöneltilen soruların asıl amacının itibarsızlaştırmak olduğunu belirterek, “Hiç adam öldürdünüz mü?’, ‘Hayvanlarla ilişkiye girdiniz mi?’, ‘Eşcinsel veya ensest ilişki yaşadınız mı?’ gibi rahatsız edici sorular sordular” dedi.

Sönmez, kendilerine verilen ilaçları reddederek, test kağıtlarını protesto amacıyla yırttıklarını ifade etti. Ayrıca, araştırmanın sonunda mahpuslar hakkında gazetelerde “Bu kişiler terörist olmasalar da katil olurlardı” gibi sonuçların yayımlandığını söyledi.

Sönmez, sözlerini şu cümleyle noktaladı: “Velhasıl, işkence yapan bir kurumun başkanının ölümü, insanlık adına sadece bir umut olabilir.”