2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nin görüşmeleri Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda başladı. Görüşmelerde Meclis, Sayıştay ve Kamu Denetçiliği Kurumu’nun bütçeleri ele alınırken, DEM Parti milletvekilleri hem ekonomik hem de demokratik yönleriyle bütçeye eleştirilerde bulundu.
DEM Parti Mardin Milletvekili Saliha Aydeniz, milyonlarca yurttaşın yoksulluk altında ezildiğini belirterek, “Bu bütçe toplumun nefes almasını sağlamıyor. Kadınlara, gençlere ve emekçilere umut olmaktan uzak. Merkeziyetçi ve tekçi sistem adaletsizliği derinleştiriyor, farklı kimlikleri ve dilleri yok sayıyor” dedi.
‘Meclis’te Kürtçe hâlâ yok sayılıyor’
Aydeniz, Meclis tutanaklarında Kürtçe ifadelerin “bilinmeyen dil” olarak yazılmasına tepki gösterdi:
“Milyonlarca yurttaşın ana dili olan Kürtçe hâlâ bu çatı altında yok sayılıyor. Meclis kürsüsünde konuşulan her Kürtçe kelime tutanaklarda ‘bilinmeyen dil’ olarak geçiyor. Bu kabul edilemez. 21’inci yüzyılda ‘Ana dili anlamıyoruz’ bahanesi asimilasyondur.”
Aydeniz, Meclis’in çok dilli bir yapıya kavuşması gerektiğini belirterek, “Meclis’te tercüman bulundurma meselesini artık gündemimize almalıyız. Gerçek bir demokratikleşme, halkların dilleriyle barışmakla başlar” dedi.
‘Kürt meselesinin çözümü Meclis’in elinde’
DEM Parti Mardin Milletvekili Mehmet Zeki İrmez, Meclis’in tarihsel rolüne dikkat çekerek, “Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana süren inkâr politikalarının sonucu olarak Kürt meselesi derinleşti. Bugün negatif barışın pozitif barışa dönüşmesi, Ortadoğu’ya bir model oluşturulması hepimizin elindedir. Bunun zemini de Meclis olacaktır” dedi.
‘Yeni bir anayasa şart’
DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç ise, Meclis’te yürütülen çalışmaların demokratik çözüm açısından önemli olduğunu belirterek, “Tarihsel bir adım atıldı. Keşke Meclis’teki tüm partiler bu çalışmada yer alabilseydi” dedi.
Oluç, 1982 Anayasası’nın artık Türkiye’yi taşıyamadığını vurguladı:
“Türkiye, darbe anayasasından kurtulmalı. Demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi bir sivil anayasa yapılması zorunludur.”
