• Ana Sayfa
  • Kadın
  • Dilara Günana’nın davası yarın: ‘Kadınların katledilmediği bir gün yok’

Dilara Günana’nın davası yarın: ‘Kadınların katledilmediği bir gün yok’

Dilara Günana’nın katledilmesine dair açılan davanın yarın görülecek duruşmasına katılım çağrısında bulunan baba Fevzi Günana, ülkedeki cezasızlık politikalarına dikkat çekerek, kızına yapılanların hesabının sorulmasını istedi.

Dilara Günana’nın davası yarın: ‘Kadınların katledilmediği bir gün yok’
Dilara Günana’nın davası yarın: ‘Kadınların katledilmediği bir gün yok’
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 28 Eylül 2025 12:16

4 Mayıs 2024 tarihinde kaybolan ve 8 gün sonra Elazığ merkeze bağlı Sedeftepe köyünde gömülü halde bulunan 25 yaşındaki Dilara Günana’nın katledilmesiyle ilgili davanın ikinci duruşması yarın Elazığ 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Davada fail Volkan Kaplan tutuklu, anne ve babası ise “Suça iştirak” suçundan tutuksuz yargılanıyor. Fail Kaplan, davanın ilk duruşmasında cinayeti tek başına işlediğini, aile bireylerinin suçsuz olduğunu iddia etti.

Dilara Günana’nın babası Fevzi Günana (62) ise, cezasızlığa dikkat çekerek, duruşma için duyarlılık çağrısında bulundu.

 ‘Tek başına yapması mümkün değil’

Cinayetin yeterince araştırılmadığını belirten baba Günana, kendilerine kızının köyden bir araçla ayrıldığı, araçtakinin kim olduğu ve plakanın bilinmediği belirtildi. Katilin cinayeti tek başına işlemesinin mümkün olmadığını belirten Günana, “Köyde jandarma karakolunun olup, olmadığını sordum, ‘Yok’ dediler ama sonradan öğrendik ki varmış. Biz dışarı çıktığımızda yukarıda ahır dedikleri yerde üç kişi pusuya yatmış. Biri montluydu; vurduğu söylenen kişi oymuş. Kızımın kilosu 85-90, o kişinin kilosu 45. Bu cesedi tek başına taşıyıp kayalığa götürdüğünü söylüyor. Battaniyeye sarıp çuvala koymuş, kayalığa çekmiş. Gerçekten savcı bunu detaylı incelesin, bir kişinin bunu tek başına yapması mümkün mü?” diye konuştu.

 ‘Cenazenin yeri değiştirildi’

Kızının katledildiği yerden de gerekli delillerin toplanmadığını dile getiren Günana, “Biz köye gitmeden önce bunlar bu kızı başka bir yere taşıdılar. Muhtemelen biz gittikten sonra da oradan da alıp dağa götürdüler. Benim korktuğum şu: Gerçek suçluları hepsini toplayamadılar. Bunu yapanların müebbetten az ceza almamaları gerekiyor. Savunmasız kişiyi arkadan silahla öldürmek, cesedin yerini iki-üç sefer değiştirmek de cesede eziyettir. Bunu nasıl kabullenelim? Savcı bütün bunların incelemesini yaptı mı? Yaptıysa benim niye bilgim yok? Niye bana tam teferruatlı söylemiyorlar? Bunu öğrenmek benim hakkım” dedi.

 ‘Kadınların katledilmediği bir gün yok’

Kadın katliamlarının cezasızlık politikaları nedeniyle arttığını belirten Günana, verilen cezaların ise caydırıcı olmadığına dikkat çekerek, şöyle devam etti:

“İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasından bu yana kadın hakları denen bir şey kalmadı. Toplumun, halkın olduğu yerde belki bir sonraki cinayetler caydırıcı olur. Belki bir sonraki kişilerin en azından ölümünü azaltırız. Benim kızım gitti. Başka kızlar gitmesin. Maalesef ülkemizde öyle bir şey var ki, kadın cinayeti olmayan bir günü görmedik. Pazartesi mahkememiz var. Benim Allah’tan dileğim o hakim, savcı doğru bir karar versin. Gerçekten adaletin uygulanmasını istiyorum. Cinayetin üstünü kapatmaya çalıştılar. Ceza almak istemiyorlar. Ben buna müsaade etmem. Kızıma yapılanların hesabının sorulması için elimden ne geliyorsa yapacağım.” (MA)