Diyarbakır Barosu, infaz sürelerini tamamlayarak tahliye olan yurttaşlar ile Anayasa Mahkemesi’nin bazı hükümleri iptal etmesine dayanarak serbest bırakılan kişilere yönelik kamuoyunda yer alan bazı iddialarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Baro, söz konusu iddiaların gerçeğe aykırı, yanıltıcı ve nefret içeren içerikler olduğunu vurguladı.
‘Yanlış algı oluşturuluyor’
Baro tarafından yapılan açıklamada, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun kapsamında infaz süresi sona eren kişilerin, yasal düzenlemeler doğrultusunda tahliye edildiği belirtildi. Ancak bazı sosyal medya hesapları ve basın kuruluşlarının, bu kişiler hakkında hedef gösterici ve yanlış yönlendirici içerikler paylaştığı ifade edildi.
Açıklamada ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin Türk Ceza Kanunu’nun 220/6 ve 314/3. maddelerini iptal kararına dayanarak tahliye edilen kişilere yönelik de benzer içerikler üretildiği ve kamuoyunda yanlış algı yaratılmak istendiği kaydedildi.
‘Hukuki durum tartışma konusu yapılmamalı’
Diyarbakır Barosu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi gereği, Kanun’da öngörülen infaz sürelerini tamamlayan yurttaşların tahliyesi yasal bir süreçtir ve herhangi bir özel düzenleme ya da ayrıcalık söz konusu değildir. Üstelik infaz süresini tamamlamış olmasına rağmen, koşullu salıverme hükümlerinden yararlanamayan çok sayıda mahpus da bulunmaktadır. Tutukluluk ve hükümlülük hali farklı hukuki statülerdir. Tutukluluk geçici bir tedbirken, hükümlülük infaz sürecinin tamamlanmasını takiben koşullu salıverme hükümlerinin uygulanması gereken bir süreçtir. Bu iki hukuki durumun birbirine karıştırılması ya da karşılaştırılması, kamuoyunda yanlış anlaşılmalara neden olmaktadır.”
Baro, açıklamasının sonunda şu çağrıyı yaptı:
“Herkesin kanun önünde eşit olduğunu, temel hak ve özgürlüklerin korunması gerektiğini ve hukukun üstünlüğünün esas alınması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Gerçeğe aykırı içeriklerle hedef gösteren, nefret söylemi içeren ve toplumsal barışı tehdit eden paylaşımlara kamuoyunun itibar etmemesi gerektiğini önemle vurguluyoruz.”
Etiketler: Diyarbakır Barosu, infaz hukuku, tahliye, koşullu salıverme, Anayasa Mahkemesi, sosyal medya, yanlış bilgi, nefret söylemi, toplumsal barış, hukuk devleti