• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Diyarbakır ve Van barolarından Rojin Kabaiş için ortak açıklama: DNA örnekleri ilk ATK raporunda da vardı

Diyarbakır ve Van barolarından Rojin Kabaiş için ortak açıklama: DNA örnekleri ilk ATK raporunda da vardı

Diyarbakır Barosu ve Van Barosu, şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Rojin Kabaiş’in dosyasında ‘iki farklı erkek şahsa ait DNA örneğinin çıktığı’ yönündeki bilgilerin yeni olmadığını, soruşturma dosyasına sunulan ilk ATK raporunda da yer aldığını açıkladı.

Diyarbakır ve Van barolarından Rojin Kabaiş için ortak açıklama: DNA örnekleri ilk ATK raporunda da vardı
Diyarbakır ve Van barolarından Rojin Kabaiş için ortak açıklama: DNA örnekleri ilk ATK raporunda da vardı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 15 Ağustos 2025 21:15
  • Güncellenme: 15 Ağustos 2025 22:36

Diyarbakır Barosu ile Van Barosu, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde bulunan KYK yurdundan, 27 Eylül 2024’te akşam saatlerinde ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan ve 18 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümüne ilişkin ortak açıklama yaptı.

Diyarbakır Barosu ve Van Barosu, şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Rojin Kabaiş’in dosyasında ‘iki farklı erkek şahsa ait DNA örneğinin çıktığı’ yönündeki bilgilerin yeni olmadığını, soruşturma dosyasına sunulan ilk ATK raporunda da yer aldığını açıkladı.

Yapılan yazılı açıklamada; “Son zamanlarda Rojin’in bedeni üzerinden ‘iki farklı erkek şahsa ait DNA örneğinin çıktığı’ şeklinde kamuoyuna yansıyan haber içerikleri, yeni bir gelişmeymiş gibi algılanmaktadır. Oysa Soruşturma dosyasına sunulan ilk Adli Tıp Kurumu raporunda, maktul üzerinden alınan sürüntülerden 2 adet erkek cinsiyetine ait farklı DNA tiplemelerinin tespit edildiği bilgisi yer almaktaydı. Aynı raporda ‘elde edilen bu farklı DNA tiplemeleri ile ilgili ön inceleme çalışmaları sonucu örneklerde şüpheli bir bulgunun tespit edilmediği, bulaş olma ihtimalinin bertaraf edilmesi gerektiği düşünülerek adli tıp kurumu yönünden bulaş riskinin bertaraf edildiği ancak maktulün bulunduğu yerden otopsi mahalline sevki sırasında meydana gelmiş olabilecek bulaş riskinin ilgili şahıslara ait biyolojik örnek ve kayıtların ellerinde olmaması nedeniyle tam olarak bertaraf edilmediği’ belirtilmiş” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, iki farklı erkek cinsiyetine ait DNA örneklerinin maktulün vücudunun hangi bölgelerinden alındığının ve maktulün bulunduğu yerden otopsi mahalline sevki aşamasında yer alan görevlilerin tespiti ile Rojinin naaşının bulunduğu gün kendilerinden alınacak biyolojik örneklerle DNA karşılaştırılmasının yaptırılarak bulaş riskinin giderilmesi yönündeki taleplerin soruşturma dosyasına sunulduğu belirtilerek “Bu kapsamda bulaş ihtimali olabilecek tüm görevliler ile bulunduğu gün orada bulunan aile üyeleri ve diğer kişilerden alınan örneklerle DNA karşılaştırmaları bu süre zarfında tamamlanmış ve bulaş riski bu kişiler yönünden de bertaraf edilmiştir” denildi.

Açıklamanın devamında “Soruşturma dosyası açısından önemli ve somut delil niteliğindeki DNA örneklerinin vücudun hangi bölgesinde alındığına dair tutanak ve raporlar, tüm taleplere rağmen maalesef ilgili kurum tarafından halen dosyaya gönderilmemiş ve soruşturma sürüncemede bırakılmıştır. Söz konusu bilgilerin yer aldığı tutanak ve ona bağlı düzenlenecek raporlar soruşturmanın seyrini doğrudan etkileyecek niteliktedir. Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümüyle ilgili olayın tüm yönleriyle aydınlatmak, süreci tam bir şeffaflık içinde yürütmek ve maddi gerçeğin açığa çıkması için etkin bir soruşturma gerekliliğine daha önce defaatle vurgulamıştık. Nitekim soruşturmanın hızlı ve verimli ilerleyebilmesi için bir Cumhuriyet Savcısının daha dosyaya görevlendirilmiş olduğu bilgisini kamuoyu ile paylaşmıştık” hatırlatması yapıldı.