• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar Diyarbakır’da protesto edildi

Gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar Diyarbakır’da protesto edildi

DFG Eşbaşkanı Selman Çiçek, Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik baskıların sistematik bir şekilde devam ettiğini belirterek, “Özgür Basın üzerindeki baskılar özellikle Kürt gazeteciler için iki kat daha ağır hissediliyor” dedi. Çiçek, gazetecilerin tutuklanmasına ve öldürülmesine karşı mücadele edeceklerini vurguladı.

Gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar Diyarbakır’da protesto edildi
Gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar Diyarbakır’da protesto edildi
Şirin Bayık
  • Yayınlanma: 28 Ocak 2025 17:55
  • Güncellenme: 28 Ocak 2025 17:56

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ile Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalara karşı Diyarbakır’ın Yenişehir İlçesi’nde bulunan Ofis Semti’nde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Gazetecilere yönelik operasyonları protesto eden gazeteciler, “Özgür basın susturulamaz” pankartı açtı. Açıklama öncesi kolluk kuvvetleri yoğun güvenlik önlemleri aldı.

Basın açıklamasını okuyan gazeteciler polis ablukasına alındı. Gazeteciler açıklamanın ardından ablukayı protesto etmek için oturma eylemi gerçekleştirdi. Eylemin ardından tutuklu gazetecilerin isimleri tek tek sayılarak anıldı.

Abluka içerisinde açıklama Kürtçe ve Türkçe olmak üzere iki dilde okundu.

‘Kürt gazeteciler baskıyı iki kat daha ağır hissediyor’

Açıklamanın Türkçesini okuyan DFG Eşbaşkanı Selman Çiçek, “Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik baskılar sistematik bir şekilde sürüyor. Gazeteciler her gün yeni gözaltı operasyonlarıyla uyanırken, bu gözaltı furyaları sadece izlenilmekle kalınıyor” dedi.

Çiçek, konuşmasının devamında basına yönelik artan baskılara dikkat çekti: “İktidarın siyasi ve ekonomik krizler yaşadığı bu süreçte, ilk hedeflenen yine basın emekçileri oluyor. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) verilerine göre, Türkiye basın özgürlüğü sıralamasında “çok vahim” durumda olan ülkeler arasında yer alıyor.”

Çiçek, “Türkiye’de basın özgürlüğü değerlendirilirken, özellikle Özgür Basın üzerindeki baskılara dikkat çekmek gerekecek. Genel olarak tüm basın emekçileri yoğun bir baskı altındayken, Özgür Basın çalışanları ve Kürt gazeteciler bu baskıyı iki kat daha ağır hissediyor. Türkiye, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da Kürt gazeteciler için bir cezaevine dönüşmüş durumda. Bizler tutuklu arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmasını beklerken, bu süreçte yeni tutuklanmalar  gerçekleşti” dedi.

Gözaltılar ve tutuklamalar

Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, Kuzey ve Doğu Suriye’de haber takibi sırasında 19 Aralık’ta öldürüldüğünü belirten Çiçek, gazetecilerin öldürülmesini protesto eden gazetecilere yönelik operasyonlara dikkat çekerek şöyle konuştu:

“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, 17 Ocak’ta gerçekleşen ev baskınlarında ise gazeteciler Necla Demir, Rahime Karvar, Ahmet Güneş, Welat Ekin, Vedat Örüç ve Reyhan Hacıoğlu, “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandı. Aynı soruşturma kapsamında, 22 Ocak’ta gazeteci Eylem Babayiğit de evine yapılan baskınla gözaltına alınarak tutuklandı. Öte yandan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerine yönelik operasyonda gözaltına alınan Etkin Haber Ajansı muhabiri Züleyha Müldür de 25 Ocak’ta tutuklandı. Son süreçte toplam 2 gazeteci katledildi, 15 gazeteci ise tutuklandı.”

Çiçek açıklamanın devamında, “Bu süreçte gazeteci Seyhan Avşar, Ahmet Doğan Akın ve Candan Yıldız hakkında da Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’e dair sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek soruşturma başlatıldı” dedi.

Gazetecilik yaptığı dönemde hakkında dava açılan Siirt Belediye Eşbaşkanı Sofya Alağaş’ın ceza almasına da değinen Çiçek, “Bizler gazetecilik faaliyetlerinden dolayı Sofya Alağaş’a verilen bu cezanın hukuksuz olduğunu ve gazeteciliğin yargılanamayağını bir kez daha dile getiriyor ve Özgür Basın’a kesilen bu cezalarla asla gerim adım atmayacağını yineliyoruz” dedi.

‘Gazetecilik suç değildir!’

Operasyonlara tepki gösteren Çiçek, şöyle kaydetti:

“Gazetecilerin tutuklanması, mesleklerini icra etmeleri engellenirken, dışarıda çalışan gazetecilerin de haber yapmaları, baskılarla engelleniyor. Serbest bırakılan gazeteciler bile sürekli gözdağı ve yıldırma politikalarıyla karşılaşıyor; zamanlarının büyük kısmı adliye koridorlarında geçiyor. Bir kez daha söylemek istiyoruz: Gazetecilerin tutuklu olduğu bir ülkede basın özgürlüğünden bahsetmek mümkün değil.

Yeni yıl ile birlikte Türkiye’de demokrasi ve adalete olan inancın yeniden yeşermesi için bazı girişimler yapılırken, diğer yandan gazetecilere yönelik bu saldırılar ülkenin demokrasisinin ne kadar gerilediğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Basının özgür olmadığı bir yerde, toplumun özgürlüğünden ve demokrasiden bahsetmek mümkün değildir. Bizler, tutuklu gazetecilerin meslektaşları olarak bir kez daha buradan sesleniyoruz: Halkın sesi olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Gerçeklerden taviz vermeyeceğiz. Gazetecilere yönelik bu baskı politikası sona erene ve cezaevlerindeki tüm gazeteci arkadaşlarımız serbest bırakılana kadar mücadelemiz devam edecek. Ve şunu her zaman haykıracağız: “Gazetecilik suç değildir!”