Görevden uzaklaştırılan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in de aralarında bulunduğu 13’ü tutuklu 26 kişinin, “ihaleye fesat karıştırma” ile “suç işlemek amacıyla örgüt kurma, üyelik ve yardım” iddiasıyla yargılanmasına başlandı.
Anadolu 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz yargılananların yanı sıra avukatları katıldı.
Bazı tutuklu sanıklar duruşmaya SEGBİS ile bağlanırken, aralarında Köseler’in de bulunan kişiler ise tutuklu bulundukları cezaevinden getirildi. 183 gün sonra bugün ilk kez hakim karşısına çıkan Köseler, salona girerken alkışlarla karşılandı.
‘Herkesin belediye başkanı olarak görev yaptım’
Daha sonra savunmasını gerçekleştirmek üzere kürsüye çağırılan Köseler’in özetle şunları söyledi:
“Hakkımdaki iddianameyi 119 gün sonra okuyabildim. Belediye Başkanı olduktan sonra kimseye önyargılı yaklaşmadım. Müdürleri 4-5 ay boyunca izledim, yaptıkları çalışmaları değerlendirdim ve görev değişikliklerini bu gözlemler sonucunda yaptım.
Beykoz’da siyasi görüşü en sağdan en sola herkesin belediye başkanı olarak görev yaptım.
Seçim çalışmalarında Metin Ülgey, şoförlük yapan bir arkadaşımızdı. Veli Gümüş ise seçim sürecinde bize yardımcı olan, birlikte yol yürüdüğümüz bir arkadaşımızdı. Bu seçimde inanan sayısı çok azdı, fark ise çok büyüktü. Böyle zorlu bir süreçten geçtik.”
‘İfadelerde yönlendirme söz konusu’
Burada şunu özellikle belirtmek istiyorum: İfadelerde yönlendirme söz konusudur ve bu doğru değildir. Hakkımda ifade veren kişi, ‘Ben bu şahıslarla aynı ortamda hiç bulunmadım’ diyor. Bu kesinlikle gerçeği yansıtmıyor. Kendini gizleme çabası içindedir.”
‘Veli Gümüş’ün özel kalem müdürü olması için benden ricada bulundular’
“Örgüt yöneticisi olduğu iddia edilen Veli Gümüş’ün özel kalem müdürü olması için benden ricada bulundular. ‘Genç bir arkadaş kazandıralım’ dediler, ben de kabul ettim ve müdür oldu. Diğer örgüt yöneticisi olarak gösterilen özel kalem personeli Metin Ülgey ise Ataşehir Belediyesi’nde hiç görev yapmadı. İhale firmalarıyla nasıl tanışmış olabilirler? İhale süreçlerine hiçbir şekilde etkim olmadı, gerçekten de olmadı. İşleyiş bellidir. Burada ‘iftira at, izi kalsın’ anlayışıyla hareket edildiğini görüyoruz.”
‘Bu iddianameyi yazanın hiç mi vicdanı yok?’
“İddianamede ifade veren kişinin ihalelerin bir kısmında yetkili olduğu, diğer kısmından ise sorumlu olmadığı iddia ediliyor. Bu çelişki başka bir niyeti ortaya koyuyor. Soruyorum: Bu iddianameyi hazırlayanın hiç mi vicdanı yok?”
‘Beykoz Belediyesi’nde ihale yapan kişilerin tape kayıtlarının incelenmesini istiyorum’
“Ben Vatan Emniyet’te 96 saat insanlık dışı muameleye maruz kaldım. 12 metrekarelik bir alanda kalıyoruz. Vatan Emniyet’te sağlıklı bir insan 4 saatten fazla dayanamaz. Orada yaşananları anlatmam mümkün değil; oksijen yok, ayakta durmak dahi imkânsız. Bu koşullar insanlık dışıdır.
Sayın Savcı, bu iddianame hangi vicdanla yazıldı? Bu dosyada görülmeyen bir kurgu var. Burada bulunma sebebim, iddianamede yazılı gerekçeler dışında başka nedenlere dayanıyor. Benim içeride kalmamdan kim, hangi firmalar faydalanıyor?
Beykoz Belediyesi’nde ihale yapan kişilerin tape kayıtlarının incelenmesini istiyorum. Dosyası eksik olan hiçbir ihalenin geriye dönük ödemesi yapılmayacak. Buna rağmen, dosyası eksik ihalelerde paralarını alamayan kişilerin konuştuğunu görüyoruz. Hatta bazıları iki kez ifade vermiş. Peki, bu kişileri ikinci kez ifadeye kim çağırıyor?
Ahmet Furkan Özten’in dört telefonu olduğu dosyada açıkça görülüyor. Ayrıca bir firma adına teklif verdiğini de öğrendim. Bu firma ve bu kişinin mutlaka geriye dönük araştırılması gerekiyor. Aynı şekilde, Ömercan Emre Altay isimli şahıstan da bahsediliyor; ancak ben kendisini tanımıyorum…”
Ardından ise dosyadaki şüpheli sıfatıyla yer alan isimlerin avukatları tarafından Köseler’e doğrudan soru yönelltildi.
Duruşma sürüyor.
Ne olmuştu?
Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığınca, Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in de aralarında bulunduğu 4 kişi hakkında “ihaleye fesat karıştırma”, 17 kişi hakkında da “ihaleye fesat karıştırma” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurma, üyelik ve yardım” suçlamalarından yakalama, gözaltı, arama ve el koyma talimatı verilmişti.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, Köseler ile 20 kişi, 27 Şubat’ta gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınanlar, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Vatan Yerleşkesi’ne götürülmüştü.
Etrafı polis bariyerleriyle çevrilen Beykoz Belediye binasında sabahın erken saatlerinde arama ve el koyma işlemleri yapılmıştı. Ekipler, belediyedeki bazı evrakı delil olarak alıp, torbalarla emniyete götürmüştü.
Soruşturma kapsamında ‘şüpheli’ sayısı 26’ya yükselmişti. Köseler’in de aralarında bulunduğu 13 kişinin ise 4 Mart’ta tutuklanması kararlaştırıldı.
Köseler hakkında hapis talebi
Belediye Başkanı Alaattin Köseler’in ‘yolsuzluk örgütünün kurucusu’, Özel Kalem Müdürü Veli Gümüş ve Özel Kalem personeli Metin Ülgey’in ise ‘yönetici’ olarak değerlendirildiği iddianamede, 26 kişinin çeşitli suçlamalardan cezalandırılması talep edildi.
Köseler’in “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “hileli davranışlarla zincirleme şekilde ihaleye fesat karıştırma”, “zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık” ve “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamalarından 17 yıl 6 aydan 67 yıl 3 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.