• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Hakan Tosun cinayeti: Faillere ‘haksız tahrik’ indiriminin yolu mu açılıyor?

Hakan Tosun cinayeti: Faillere ‘haksız tahrik’ indiriminin yolu mu açılıyor?

Hakan Tosun’un avukatları, soruşturmanın geldiği aşamadaki kritik eksikleri ve hukuki endişelerini açıkladı. Faillerin cezasını hafifletecek adımların şimdiden atıldığı uyarısı yapıldı. Soruşturma sürecinde faillerin lehine ‘haksız tahrik’ indiriminin zeminini hazırlayacak adımların atılması dikkat çekiyor.

Hakan Tosun cinayeti: Faillere ‘haksız tahrik’ indiriminin yolu mu açılıyor?
  • Yayınlanma: 21 Kasım 2025 20:13
  • Güncellenme: 21 Kasım 2025 20:14

10 Ekim akşamı İstanbul’un Esenyurt ilçesinde sokak ortasında darp edilen ve 13 Ekim’de hayata gözlerini yuman gazeteci ve ekoloji aktivisti Hakan Tosun’un öldürülmesine ilişkin soruşturma devam ediyor. Tosun’un avukatları İstanbul’da düzenledikleri basın toplantısında, soruşturmanın geldiği son aşamaya dair kamuoyunu bilgilendirdi.

Avukatlar Onur Cingil ve Hakan Bozyurt, faillerin cezasını düşürebilecek adımların şimdiden atıldığına dikkat çekti ve dosyada önemli eksiklikler olduğunu açıkladı.

Üçüncü kişi için adım atılmadı: Organize suç sayılmasın diye mi?

Soruşturmanın geldiği aşamada, saldırıya karıştığı kanıtlanan üçüncü kişi için hâlâ herhangi bir işlem yapılmadığını belirten avukatlar, “Üç kişiden iki kişiye indirirseniz dosya organize suç kapsamından çıkar, ceza azalır” ifadeleriyle, ‘fail lehine’ kurguların daha soruşturma aşamasında başladığını vurguladı.

Dosyada ayrıca ‘şüpheli’ beyanları temel alınarak Hakan Tosun’u ‘suçlayan’ bir kurgu oluşturulduğu ifade edildi.  Avukatlar, soruşturmada daha fazla delil toplama yerine özellikle ‘şüpheli’ sıfatıyla dosyada adı geçen ve şu an tutuklu olan iki failin beyanlarının adeta ‘delil’ gibi ele alınarak soruşturmada bir akım adımların atılmasına da tepki gösterdi.

Onur Cingil “Mesela bir kamera kaydında Hakan’ın karşıdaki insanlara küfür ettiğine dair hiçbir ses kaydı yok. Buna rağmen faillerin şüpheli beyanlarıyla böyle bir kurgunun yapılması hukuken kabul edilemez” dedi.

Faillerin cezasını hafifletme niyeti taşıdığından şüphelendikleri bu tür adımların soruşturma aşamasında atılmasına karşı uyarıda bulunan Cingil, “Biz mağdurken suçlu durumuna düşüyoruz. ‘Metrobüste ittirdin, yere düştün, alkol aldın, küfrettin…’ Bu tip gerekçelerle haksız tahrik ve iyi hal uygulamaları fail için bir emniyet sübabı gibi işliyor” diye belirtti.

Avukat Cingil, Türkiye’de haksız tahrik ve iyi hal uygulamalarının davalarda sıkça fail lehine kullanıldığını da sözlerine ekledi.

 Savcı ‘münferit’ vaka görme eğiliminde, ama bu ‘politik’ bir dava

 Avukatlar, Hakan Tosun cinayetinin ‘politik’ bir dava olduğunu belirterek, adalet talebinin toplumsal boyutuna dikkat çekti:

“Savcı olayı münferit bir vaka gibi görme eğiliminde. Ama şu an tam olarak ne olduğunu söylemek için daha çok erken ve halen yeni delil olay örgüsüne dair anlayışımızı baştan sona değiştirebilir” diyen avukat Hakan Bozyurt Hakan Tosun’un gerçekten gazeteci olduğu için öldürülmemişse bile, sokak ortasında bu şekilde dövülerek öldürülmüş olmasının da ‘politik’ bir olay olduğuna dikkat çekerek şunları belirtti:

“Sokak ortasında dövülerek bir kişinin yaşam hakkı ihlal edilmiştir. Bu bile başlı başına politik bir durumdur. Bu doğrultuda ilk günden beri sorduğumuz soruları ısrarla sormaya devam etmeliyiz. Bizim kamuoyuyla beraber hepimizin adalet talebimizi dile getirmemiz lazım.”