• Ana Sayfa
  • Ekoloji
  • Hesandin’de maden aramaya karşı başlatılan nöbet eyleminde ‘dayanışma’ çağrısı

Hesandin’de maden aramaya karşı başlatılan nöbet eyleminde ‘dayanışma’ çağrısı

Hesandin’deki doğa talanına karşı nöbet eylemi başlatan yurttaşlar, bölgenin 7 mahallenin geçim kaynağı olduğuna işaret ederek, dayanışma çağrısında bulundu.

Hesandin’de maden aramaya karşı başlatılan nöbet eyleminde ‘dayanışma’ çağrısı
Hesandin’de maden aramaya karşı başlatılan nöbet eyleminde ‘dayanışma’ çağrısı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 10 Temmuz 2025 09:34
  • Güncellenme: 10 Temmuz 2025 09:35

Kulp Madencilik ve Dış Ticaret Anonim Şirketi, Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde bulunan Hesandin bölgesinde maden arama faaliyetlerini sürdürüyor.

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu iptal edilmesine rağmen faaliyetlerini sürdüren şirkete tepki gösteren mahalleliler, Hesandin’de çadır kurup nöbet eylemi başlattı.

Nöbete katılan yurttaşlar, 7 mahallenin geçim kaynağı olan bölgeyi bir kişinin kar hırsına teslim etmeyeceklerini kaydetti.

Hêlînê Mahallesi’nden Şehmuz İlgen, Hesandin Yaylası’nın yok edilmesine izin vermeyeceklerini belirterek, “Gelirlerimizin tamamını bu bölgeden karşılıyoruz. Babalarımız, dedelerimizin yaşadığı yerin elimizden gitmesini istemiyoruz. İnsanlarımız perişan olmasın. Bir zamanlar göç etmişler, imkanları olmayınca buraya geri gelmişler. ‘Hesandin’in yeraltı kaynaklarını çıkaracağız’ diyorlar.  Maden araması demek ölüm demektir. Sadece insan için değil tüm canlılar için ölüm demek. Buradan Ankara’ya söylüyoruz, bu halkın huzurunu bozmasınlar. Bu ülkede insanlar çok işkence çekmişler. Göç edenler, ailelerini kaybedenler… Şimdi bu insanların başına bu işi çıkarıyorlar. Gerçekten bu halk çok çekti. Geçim kaynağı da hayvancılık, arıcılık, ipekböcekçiliğidir. 7 mahallenin geçim kaynağı olan bu yaylayı rahat bıraksınlar. Sonuna kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi.

‘Suyumuz yayladan geliyor’

Yurttaşlardan İskan Çiçek ise yaylanın yok olmasına izin vermeyeceklerini belirterek, “Yaylalarımız için mücadele ediyoruz. Hayatımız, suyumuz, gelirimiz hepsi bu yayladan geliyor. Geçimimizi sağlayabileceğimiz bir arazimiz de yok. Sabah akşam burada mücadele ediyoruz. Avukatlar, kanaat önderleri bu işe el atsınlar, bu olay kapansın” diye konuştu.

Yurttaşlardan Erhan İlgen, arazilerinin rant uğruna yok edilmek istendiğini kaydederek, “Halk olarak bunu istemiyoruz. Kanunla, hukukla, adaletle bizi korkutmaya çalışıyorlar. Mahalle halkı sürekli zorunlu göçe maruz kalıyor. 90’lı yıllarda bizim mahallenin yüzde 90-95’i göç etti. Kaynaklarımız sadece bu yaylacılık, hayvancılık. Bu yayla elden giderse biz burada yok olacağız” dedi.

Dayanışma çağrısı 

Şîrnas Mahallesi sakinlerinden Remzi Turan ise topraklarının kendileri için kutsal olduğunu dile getirerek, “Kaç nesil bu topraklardan geçmişiz. Bizden sonra çocuklarımız da var. Yani babalarımız, dedelerimiz bu toprakları nasıl madensiz, talansız bize bıraktıysa, bizim de bu şekilde çocuklarımıza bırakmamız gerekiyor. Bu memleket talan edilecek bir memleket değil. Herkesi bizimle dayanışmaya davet ediyoruz. Bu meseleden herkes görecek. Halkımız gelsin bu yaylaya sahip çıksın, talan edilmesin” ifadelerini kullandı.

‘Yaylamız yok edilmesin’

Yurttaşlardan Medeni Altun da topraklarına zehir salınımına izin vermeyeceklerini belirterek, “Kendimizi bildik bileli buradayız. Hayvancılıkla uğraştık. Yaptığımız her şeyi bu yaylada yapıyoruz. Bu yayla giderse ne yapacağız, nereye gideceğiz? Yaylamızın yok edilmesini istemiyoruz” şeklinde konuştu. (MA)