Sabah saatlerinde birçok adrese farklı başlıklarda başlatılan soruşturma kapsamında ev baskınları düzenlendi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne sabah saatlerinde büyük bir operasyon düzenlendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmanın ‘Örgütlü Suçlar Soruşturma Büroları’ tarafından yürütüldüğünü duyurdu. Yürütülen ikinci operasyon ise ‘kent uzlaşması’ soruşturması kapsamında “PKK/KCK örgütüne yardım etmek” suçlamasında gerçekleştirildi.
Operasyonlar sonucunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, belediye yöneticileri ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 100’ün üzerinde kişi gözaltına alındı.
CHP’li vekiller, siyasi partiler ve toplumsal kuruluşlar, yapılan operasyonu “hukuksuzluk” ve “demokrasiye darbe” olarak değerlendirerek tepkiler gösterdi. CHP’nin açıklamalarında, operasyonlar ‘iktidarın çaresizliği’ olarak değerlendirilirken, diğer partiler de tepkilerini dile getirdi.
DEM Parti, Türkiye İşçi Partisi, Emek Partisi, Toplumsal Özgürlük Partisi ve SOL Parti ayrı ayrı yaptıkları açıklamlarda ortak mücadele çağrısında bulundu.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır: “Gece diplomasını iptal ettirenler, sabahın ilk ışıklarıyla Ekrem İmamoğlu’nun evinin kapısına polis yığıp evini aratacak kadar pervasızlaştı. Bu ülkeyi nereye götürmek istiyorsunuz? Bu korku, bu baskı, bu hukuksuzluk iktidarın çaresizliğinin ilanıdır. Bu zulme 86 milyon olarak direneceğiz.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut: “Hukuk yok, yargı eliyle, adliye koridorlarında siyaseti dizayn ediyorlar. Milyonlarca vatandaşın oylarıyla seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarımız gözaltına alınıyor. Bu gözaltılar halkın iradesine, demokrasiye, hukuk devletine yapılan bir darbedir. Saray’ın hukuksuzluklarına teslim olmayacağız, her bir üyemizle direneceğiz.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sevgi Kılıç: “Bu yapılan millet iradesine darbedir. Azim ve kararlılıkla ülkemizi bu zorba azınlıktan kurtaracağız! Bir adım geri atmak yok. Ant olsun.”
CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel: “Sayın Ekrem İmamoğlu’na suç örgütü lideri diyecek kadar gözleri dönmüş. Ülkenin çivisi çıkmış… Bu yaşananlar ülkenin bir sonraki cumhurbaşkanına darbe girişimidir. Milletin iradesinin tecelli etmesinin yolu kesilmeye çalışılmaktadır. Hukuka ve demokrasiye darbe yapılmıştır. Bildik senaryolarla, tanıdık iftiralarla Sayın Ekrem İmamoğlu’nun önünü kesmeye çalışmak acizliktir. Haksızlığın, hukuksuzluğun kitabını da yazsalar halkın dediği olur. Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir!”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci: “23 Mart 2025 tarihinde gerçekleştireceğimiz Cumhurbaşkanı Adayı Örgüt Denetiminde Önseçim sürecimize bir adım geri atmadan devam ediyoruz. CHP’yi ve demokrasiye inanan milyonları ablukaya almalarına, kurdukları tezgaha, darbe girişimine boyun eğmeyeceğiz.”
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanırkulu: ”Sayın İmamoğlu’nun da gözaltına alınırken söylediği gibi bu bir darbedir. Darbe, sadece tankla topla, tüfekle olmaz; bu da devlet içerisindeki örgütlü güçlerin yargıyı kullanarak yaptıkları bir darbedir. Siyasi bir darbedir. Siyasi darbe sadece mevcut iktidarlara yapılmaz. Eğer Anayasal düzeni bu şekilde yargı eliyle, polis gücüyle hukuk dışı kullanıyorsanız bu darbedir. Muhalefete karşı yapılmış bir darbe olarak görülmelidir. Siyaset Bilimi de bunu böyle tarifler, hukuk da bunu tarihe darbe olarak yazacaktır. Anayasa dışı, hukuk dışı davranmayı kafalarına koydukları için TCK’de yer alan bütün suçlamaları sıralamışlar. Peki bu kadar örgütlü suç, bu kadar uzun zaman boyunca işlenmişse siz ne yaptınız? Yargı, emniyet yok muydu? Madem bu kadar suç işleniyordu, neyi beklediniz?”
Siyasi partilerden de tepkiler geldi.
DEM Parti
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) de yazılı bir açıklama yaparak, “Partimize ve siyasetimize yönelik yıllardır sürdürülen hukuksuz, keyfi ve antidemokratik uygulamalar ne yazık ki gelinen aşamada Türkiye’nin tamamını esir almış durumdadır” dedi.
“Yargıyı araçsallaştırmaya son verin” çağrısı yapan DEM Parti şunları da söyledi:
“Gözaltı operasyonunda ileri sürülen gerekçelerin tamamı bu darbeyi ve hukuksuzluğu örtemeyecek bahanelerdir. Kent uzlaşısını, demokratik siyaseti ve siyasi ortaklaşmayı hedef almak yerel seçimlerde alınan yenilginin hazımsızlığı ve intikamıdır. Dünkü kayyım uygulamaları da bugünkü operasyon da halk iradesine saldırıdır. Geleceğe dönük olarak da siyaseten rakibini saf dışı bırakma, iktidarını sürdürme girişimidir.”
İYİ Parti
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu’nun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde
“Bir karar vermek zorundayız, kritik bir eşikteyiz. Ya onurumuzla şerefli Türk vatandaşları olarak var olacağız ya da kendini bu ülkenin sahibi gibi görenlerin tebaası haline geleceğiz. Yüce meclisin duvarında yazan ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ sözünü yaşatmak için mücadele etmek zorundayız. Topyekûn, amasız, fakatsız, korkmadan.”
Türkiye İşçi Partisi
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, şöyle dedi:
‘Ellerine geçirdikleri gücü kullanarak halk iradesini kırmaya dönük girişimlerine devam ediyorlar. Bu bir darbedir. Ne olursa olsun, bu güzel ülkeyi darbecilerin insafına teslim etmeyeceğiz. Tüm halkımızı ve tüm siyasi partileri, sendikaları, meslek odaları ve demokratik kitle örgütlerini hep birlikte darbenin karşısında durmaya çağırıyoruz. Teslim olmayacağız ve bu karanlık sona erecek.”
Emek Partisi
Emek Partisi (EMEP), tarafından yapılan açıklamada ise “Bu ülkenin işçi ve emekçileri, halkları, tek adam iktidarının bu fütursuzluğuna teslim olmayacaktır” diyerek şu açıklamayı yaptı:
“Faşist bir düzenin kurulmasına izin vermeyelim. Güne yeni bir operasyonla uyandık. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’un da içinde olduğu 105 kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi kararının mürekkebi kurumadan yapılan baskınlarla gerçekleşen gözaltılar, yargı sopasının iktidar için ne kadar elverişli bir araç haline getirildiğinin göstergesidir. Milyonlarca İstanbullunun oyunu almış bir belediye başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısına kazabilecek Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkacağı belli olduktan sonra, kendisine kan kusturmak için bütün devlet imkanları iktidar tarafından harekete geçiriliyor.
İktidar medyası, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün operasyonu 3 bin polisle yönettiği bilgisini verdi. Halkın seçme ve seçilme hakkını, kendi iktidar hırsıyla ortadan kaldırmaya girişenler, daha önce tarihte örnekleri görüldüğü gibi başarılı olamayacaklardır. Bu ülkenin işçi ve emekçileri, halkları, tek adam iktidarının bu fütursuzluğuna teslim olmayacaktır. İşçi ve emekçileri, duyarlı tüm kesimleri, bu iktidar darbesine karşı ses yükseltmeye, mücadele etmeye çağırıyoruz.”
Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP): “Bugün Ekrem İmamoğlu ve İBB üzerinden gerçekleştirilen gözaltı operasyonunun adı siyasi darbedir. Bu darbe ile faşizm kurumsallaşma yolunda büyük bir adım atmıştır. Bu yolu değiştirecek tek güç halkın bu darbeye karşı tepkisinin örgütlenmesidir. Şimdi faşizme geri adım attırmak için ortak mücadeleyi büyütme vaktidir.”
SOL Parti: “Azınlığa düştüğü gün gibi açık Saray rejimi zorbalıkla ayakta durmaya çalışıyor. Ne yaparsanız yapın halkın önünde durabilecek bir güç yoktur. Ekrem İmamoğlu’na dönük operasyon Saray talimatlı bir yargı darbesidir, hep beraber mücadele edeceğiz. Hep beraber kazanacağız”
Türk Tabipleri Birliği
Türk Tabipleri Birliği (TTB), “Demokrasi ve Hukukun Olmadığı, Anayasal Hakların Güvencesiz Bırakıldığı Bir Ülkede Sağlık Olmaz! Hukuk, Demokrasi ve Adalet Tüm Kurumlarıyla İşler Hale Getirilmelidir” başlıklı açıklamasıyla operasyonlara tepki gösterdi.