Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 78 kişinin yaşamını yitirdiği otel yangınına ilişkin gözaltına alınan Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve bir itfaiye personeli, tutuklanmaları talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, 21 Ocak’ta Grand Kartal Otel’de çıkan yangına ilişkin yürütülen soruşturma devam ediyor.
İl Jandarma Komutanlığı’ndaki işlemlerinin ardından Bolu Adliyesi’ne gönderilen Gülener, Coşkun ve itfaiye personeli İ.A. ile otelin iç mimarı A.B’nin savcılık sorguları tamamlandı.
İç mimar A.B. sorgusunun ardından salıverilirken Gülener, Coşkun ve İ.A, tutuklanmaları talebiyle Bolu 2. Sulh Ceza Hakimliğine çıkarıldı.
Yanan otelin sahibi olan Halit Ergül’ün diğer oteli Gazelle Otel’inin Genel Müdürü A.D’nin ise savcılıktaki işlemleri sürüyor.
Soruşturma kapsamında daha önce gözaltına alınan Grand Kartal Otel’in sahibi Halit Ergül, şirketin genel müdürü Emir Aras ve otel müdürü Zeki Yılmaz’ın da aralarında bulunduğu 15 kişi tutuklanmış, 6 kişi adli kontrol şartıyla salıverilmişti.
Bolu Baro Başkanı: Bilirkişi raporları bizim için çok önemli
Bolu Baro Başkanı Sinan Barut, Kartalkaya Kayak Merkezi’nde 21 Ocak’ta çıkan ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği Grand Kartal Otel’deki yangına gazetecilerin soruşturma sürecine ilişkin sorularını yanıtladı. Barut, şu ana kadar yapılan tutuklamaların gerekçesinin “bilinçli taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına ve ölümüne sebebiyet verme” suçu olduğunu, adli kontrol tedbiri konan kişilerin de aynı suç vasfıyla ifadelerinin alındığını kaydetti.
Şüphelilere, otelde çalıştığı alan ve yükümlülükleri doğrultusunda savcılık makamı tarafından sorular sorulduğunu belirten Barut, yangının nasıl çıktığı, çıktıktan sonra hangi işlemlerin yapıldığı, olaydan önce otelde herhangi bir denetim yapılıp yapılmadığı, yangın söndürme cihazı ve tertibatının çalışıp çalışmadığı yönünde sorgulamaların yapıldığını kaydetti.
Barut, gözaltı sayısının artma ihtimaline ilişkin sorulara şu yanıtı verdi:
“Bizim için önemli olan böyle topluma mal olmuş bir olayda, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması. Yani kimin kusuru varsa, Ankara’da, İstanbul’da, Bolu’da olması çok da önemli olmadan kimin kusuru varsa cezalandırılmasına yönelik işlemlerin yapılması. Onun için, kimin kusurlu olup olmadığının tespiti açısından bilirkişi raporları bizim için çok önemli. Sonuçta teknik bir konu, denetimin yapılıp yapılmadığı, ruhsatın nasıl verildiği, yetkinin kimde olduğu bölümlerinin hepsi bilirkişi raporlarıyla aydınlığa çıkacak.”
Barut, otelin denetimiyle ilgili görevini ihmal etmiş ya da yapmamış şirket ve kurumların ortaya çıkarılmasının, soruşturmanın açık ve net şekilde devam etmesi için gerekli olduğunu ifade etti.
Bir başka soru üzerine Barut, “Hangi şüpheli ifade veriyorsa, ifadelerinde geçen kişilerin ifadelerine başvuruluyor. Onlar da şüpheli sıfatıyla alınıyor. Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturmayı titizlikle devam ettiriyor. Bu konuda hiç kimseyi kaçırmamak için hiç kimseye farklı muamele yapılmaksızın kimin ifadelerde ismi geçiyorsa, soruşturma konusu işletmelerde, evrakta kimin ismi geçiyorsa hepsinin ifadeleri alınmaktadır.” bilgisini verdi.
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından müştekiler adına baro olarak katılma talebinde bulunacaklarına değinen Barut, şu an avukatı olmayan şüpheliler için sürecin aksamaması adına sürekli olarak avukat bulundurduklarını, bir an önce soruşturmanın bitmesi, salahiyeti ve maddi gerçeklerin ortaya çıkarılması için avukatların ifadelere eşlik ettiğini sözlerine ekledi.