• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Kayıp yakınları: Vedat Aydın’ın failleri açığa çıkarılsın

Kayıp yakınları: Vedat Aydın’ın failleri açığa çıkarılsın

Kayıp yakınları, 5 Temmuz 1991’de gözaltına alınarak öldürülen Kürt siyasetçi Vedat Aydın’ın faillerinin açığa çıkarılması çağrısında bulundu.

Kayıp yakınları: Vedat Aydın’ın failleri açığa çıkarılsın
Kayıp yakınları: Vedat Aydın’ın failleri açığa çıkarılsın
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 5 Temmuz 2025 14:26

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınlarının ‘Kayıplar bulunsun, failler yargılansın’ talebiyle her hafta 4 kentte gerçekleştirdikleri basın açıklamaları sürüyor.

Diyarbakır

İHD Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, açıklamalarının 856’ncı haftasında Koşuyolu Parkı’nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi.

Açıklamada, gözaltında kaybettirilenlerin fotoğrafları taşındı.

Bu haftaki açıklamada, 5 Temmuz 1991’de katledilen Halkın Emek Partisi (HEP) Amed İl Başkanı Vedat Aydın’ın failleri soruldu.

Aydın’ın ailesinin yanı sıra siyasi parti temsilcileri ve insan hakları savunucuları da açıklamaya katıldı.

İHD Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Yılmaz, suikasta uğrayan insan hakları savunucularını hatırlatarak, “İsmini andığımız yol arkadaşlarımız, Türkiye’nin demokratik bir sisteme kavuşması için mücadele yürüttüler. Kendilerini saygıyla anıyoruz” dedi.

Vedat Aydın’ın eşi Şükran Aydın, “Ben evdeyken evden aldılar, onları gördüm, tanıyorum. Karar yukardan geldi, devletin kendisi verdi. Dönemin başbakanı, cumhurbaşkanı, genelkurmay başkanı… hepsinin haberi vardı. Hepsinin ortak kararıydı. 10 bin insanı bu şekilde kaybettiler. PKK’nin silah bırakması yetmez. Devletten tazminat ya da para istemiyoruz. Biz devletin bunu kabul etmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

Vedat Aydın’ın kardeşi Veysi Aydın, “Kürtler çok ağır bedeller ödedi. 45 yıl boyunca silahlı mücadele verdiler. Bugün sonlandırma kararı aldılar. Bu kararı destekliyoruz. Barış, kabullenme ile sağlanabilir. Kürtlerin varlığını kabul etmeyenler 100 yıl sonra bu hatadan döndüler. Çocuklarımız, torunlarımız için özgür bir yaşam, kabullenme ve affetmeyle sağlanabilir” dedi.

DEM Parti Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülşen Özer de tüm kayıpların akıbetini sormaya devam edeceklerini belirtti.

İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Ömer Saman, Vedat Aydın’ın hikayesini okudu. Aydın’ın hikayesi şöyle:

“Vedat Aydın, 1953 yılında Amed’in Bismil ilçesine bağlı Haciya Kurdan köyünde dünyaya gelir. 1979 yılında Diyarbakır Eğitim Enstitüsü Edebiyat Bölümü’nden mezun olan Vedat Aydın, 12 Eylül 1980 askeri darbe döneminde tutuklanıp, 4 yıl hapis yatar. Aydın, 28 Ekim 1990 tarihinde Ankara’da gerçekleşen İHD 3’üncü Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı Kürtçe konuşma nedeniyle tekrar tutuklanır. Hakkında açılan soruşturma kapsamında bir süre hapiste kalan Vedat Aydın, ardından 1991 yılı Haziran ayında yapılan Halkın Emek Partisi (HEP) İl Kongresi’nde Amed İl Başkanı seçilir.

5 Temmuz 1991 gecesi silahlı, elinde telsiz bulunan ve kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce ‘ifaden alınacak’ denilerek gözaltına alınır. Ailesi ve avukatlarının girişimlerine rağmen, emniyet tarafından gözaltına alındığı kabul edilmez. 7 Temmuz 1991 tarihinde, Xarpet ili Maden ilçesi yakınlarında bir köprü altında vahşice işkence edilmiş halde cesedi bulunur.

10 Temmuz 1991 tarihinde cenazesinin getirildiği Amed’de yüzlerce araçlık konvoy ve onbinlerce kişi tarafından karşılanır. Cenazeye katılanlara paramiliter güçler tarafından silahlı saldırı gerçekleşir. Saldırı sonucu en az 8 kişi yaşamını yitirir. Aralarında milletvekilleri ve gazetecilerin de bulunduğu yüzlerce kişi ise yaralanır.

İtiraflarıyla gündeme gelen JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan’ın 2000’li yıllarda Aydın cinayeti konusunda verdiği bilgilere rağmen faillerin kimliği ‘tespit edilmez’. 2021 yılında ise Vedat Aydın cinayet soruşturması ‘zamanaşımı’ gerekçesiyle kapatılır.”

Hakkari/Yüksekova

İHD Hakkari Şubesi ve kayıp yakınları, protestolarının 182’inci haftasında Yüksekova ilçesindeki Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. “Failler belli, kayıplar nerede” ve “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” pankartının açıldığı açıklamada, kayıpların fotoğrafları taşındı. Bu haftaki açıklamada, Vedat Aydın anılırken, 1987 yılında öldürülen Hacı Sala için adalet istendi.

Açıklamayı İHD Hakkari Şube Üyesi Koruş Akgöl okudu.

Hacı Sala’nın askere gidecek olmasından dolayı kendi köyünden akrabalarının köyüne akrabaları ile vedalaşmaya gittiğini hatırlatan Akgöl, “Dönüş yolunda patikalardan geçen Hacı Sala operasyona giden askerler tarafından durduruldu. Kimlik kontrolü yapılmasına rağmen sınır hattından geldiğini söyledikleri Hacı Sala’ya şiddet uygulayandı. Her ne kadar sınırdan gelmediğini ve askere gideceğini söylese de rütbeli bir asker Sala’yı silah ile yaraladı ve olay yerinde öylece bırakılması yönünde emir verdi. Köy halkı olaya şahit oldu ve köylülerin olay yerine gitmesi askerlerce engellendi. Yardım götürmek isteyenlere ise müdahale edildi. Olay yerinde kan kaybeden Hacı Sala’yı tanıyanlar bağırarak yarasını sarmasını ve kan akışını durdurması yönünde telkinlerde bulundu. Lakin Hacı Sala bir müddet sonra gösterdiği tüm çabaya rağmen kan kaybından dolayı bilincini kaybederek yaşamını yitirdi” dedi.

Batman

İHD Batman Şubesi ve kayıp yakınları, açıklamalarının 692’nci haftasında Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi.

Açıklamada gözaltında kaybettirilen ve faili meçhul cinayetlerle hayatını kaybeden yurttaşların fotoğrafları taşındı.

Bu haftaki açıklamada, Vedat Aydın’ın hikayesi okundu. Aydın’ın hikâyesini İHD Batman Şube Eşbaşkanı Melek Atalay okudu.

İzmir

İHD İzmir Şubesi, Konak’ta bulunan Eski Sümerbank önünde bu hafta da protestolarını sürdürdü. Bu haftaki açıklamada, Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Emekçileri Sendikası (Tüm-Bel-Sen) İzmir 2 No’lu Şube Kurucusu İkram Mihyaz akıbetine dikkat çekildi.

Açıklamaya, Mihyaz’ın eşi ve oğlunun yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

İHD İzmir Şube Eşbaşkanı Zilan Gümüş, Mihyaz’ın 5 Temmuz 1994’de işinden dönerken kaçırılıp, hayatını kaybettiğini hatırlattı.

Zilan Gümüş, “kasten insan öldürme suçundan” açılan soruşturmanın kapatıldığını belirtti.

Zilan Gümüş, “Eşi Azize Mihyaz takipsizlik kararının kaldırılması için savcılığa dilekçe ile başvurdu. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, zaman aşımı süresinin dolduğunu, yapılan araştırmalara karşın suçu işleyenlerin kimliklerinin tespit edilemediği kararını verdi. Adli emanetteki bir adet deforme mermi çekirdeği, bir adet 9 mm çapında boş kovan, Mihyaz’ın üzerinden çıkan kanlı gömleği ve diğer giysilerinin ‘ekonomik değere sahip olmamaları’ ve zaman aşımı dolmuş olması nedeniyle, karar kesinleştikten sonra imha edileceği de belirtildi” ifadelerini kullandı.