• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo’nun katledilmesi üzerinden 36 yıl geçti

Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo’nun katledilmesi üzerinden 36 yıl geçti

Bugün Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo’nun katledilişinin 36. yıldönümü. Dr. Kasımlo iki arkadaşıyla 13 Temmuz 1989 günü Viyana’da İran rejiminin temsilcileriyle müzakere masasındayken kurşunların hedefi olmuştu.

Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo’nun katledilmesi üzerinden 36 yıl geçti
Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo’nun katledilmesi üzerinden 36 yıl geçti
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 13 Temmuz 2025 10:47

Kürt lider Dr. Abdurrahman Kasımlo 1930 yılında Urmiye’de varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 1945’te Kürt gençlerin kurduğu birliğin üyesi oldu.

1948’de eğitim için Fransa’ya gitti ve burada Kamura Bedirxan’la tanıştı.

Kısa bir süre sonra ekonomi öğrenimini yapmak üzere Çekoslovakya’nın başkenti Prag’a gitti.

Musadek döneminde yeniden canlanan Kürt siyasi faaliyetlerine katıldı, ama monarşinin kanlı restorasyonundan sonra yeniden İran’dan ayrılıp Çekoslovakya’ya yerleşti.

1961-1978 yılları arasında doktorasını savunduğu Prag Ekonomi Fakültesi’nde ders verdi.

Kasimlo gizlice İran’a döndü

11 Mart 1970’te Barzani ile Saddam arasında imzalanan Kürt özerkliği anlaşmasının yarattığı barış ortamında Bağdat’a yerleşti ve orada Devlet Planlama Müdürü görevine getirildi.

1970 yılında İran KDP’sinin Merkez Komitesi’ne, 1973’te de genel sekreterliğine seçildi.

Kürtlere karşı savaşın yeniden başlatıldığı 1974 baharında Bağdat’tan ayrılıp yeniden Prag’a yerleşti. Orada bir süre meslek yasaklısı olarak yaşadıktan sonra Fransa’daki dostlarının davetiyle 1976’da Paris’e yerleşti ve Doğu Dilleri Ulusal Enstitüsü’nde Kürt dili ve edebiyatı öğretim görevlisi oldu. Görevinin yanında yaklaşan İran Devriminin hazırlıkları için partisini yeniden düzenledi ve 1978 sonbaharında gizlice İran’a döndü.

1979-1989 arasında İran Kürt hareketinin en önde gelen lideri olan Kasımlo 13 Temmuz 1989’da Viyana’da müzakere masasındayken, İran ajanları tarafından 2 arkadaşıyla birlikte katledildi.

Kasımlo Avrupa eğitim verdiği yıllarda Mahabad’da 20 yıllık sessizlikten sonra, İran’da Kürtlerin yaşadığı bölgede “ilk kurşun” 1967’de patladı.

Newroz ile birlikte bir grup genç, Şah Pehlevi yönetimine karşı çok az imkanlarla direnişi başlattı.

Bu dönem Kasımlo, 1973 yılında İran Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP-İ) üçüncü kongresinde genel sekreterlik koltuğuna oturdu.

Humeyni Kürtleri görmedi

İran’da Şah Pehlevi rejimi yıkılırken Kasımlo Kasım 1978’de tekrar dönüş yaptı.

1 Şubat 1979’da Humeyni’nin Tahran’a gelmesinden 10 gün sonra devrimini ilan etti ve Kürtlere “sizi de göreceğiz” dedi.

Ancak 28 Mart’ta Kürt heyetiyle görüşen Humeyni, hiçbir şekilde müzakereye yanaşmadı, “İslam’da Kürt, Azeri, Fars, ulus, azınlık yok. Hepimiz Allah’ın ümmetindeniz” dedi. Kasımlo ise meydanlarda “Biliyorsunuz, biz Kürtler hainlerimize ‘cehş’ diyoruz, işte bu andan itibaren Humeyni’nin sözlerine kanan her Kürt haindir. 1975 ihanetini ne çabuk unutunuz?” diye bağırıyordu.

17 Ağustos’ta 1979’da Humeyni, Kasımlo’yu “Allah’ın düşmanı” ilan etti, Kürtlerin yaşadığı bölgelerde 20. yüzyılın ikinci yarısındaki en büyük kıyımlardan birisiyle karşı karşıyaydı. Bu tarihlerde en az 10 binden fazla Kürt sivil katledildi.

İlk müzakere

1980’de İran-Irak savaşı bölgedeki Kürtlerin de kaderini de değiştirdi.

1984’e kadar ki savaşın bilançosu çok ağır oldu. O dönemde Dr. Kasımlo ise karargahını Kandil dağına çekti.

1980’lerin ikinci yarısında YNK lideri Celal Talabani’nin girişimleriyle Tahran’la yıllar sonra ilk teması kurdu.

Taraflar, ilk kez 30 Aralık 1988’de Viyana 9. bölgesinde bulunan YNK’li Xebat Maruf’in evinde masaya oturdu.

İki gün süren sıkı pazarlıklarda Dr. Kasımlo, “Kürtçe anadilde eğitim, Kürtçe ikinci resmi dil” talebinden vazgeçmedi ve görüşmeler kesildi. Humeyni ölünce, yerine gelen Rafsancani Dr. Kasımlo ile yeni bir müzakere için düğmeye bastı.

Görüşme günü

Görüşmelerin devamında Dr. Kasımlo görüşme yeri olarak Paris’te ısrar ediyordu. İranlılar ise “Ya Viyana ya da Berlin. Paris asla olmaz” baskısını yapınca Dr. Kasımlo’yu taşıyan uçak 11 Temmuz’da Paris’ten Viyana havaalanına indi.

Dr. Kasımlo 13 Temmuz akşamı İranlılar ile yapacağı görüşme öncesinde saat 16.00’da Avusturya İçişleri Bakanlığı’ndan randevu aldı. Görüşme bakanın başdanışmanı Manfred Matzka ile gerçekleşecekti. Ancak Matzka’nın sekreteri randevunun iptal edildiğini söyledi. Görüşmenin neden iptal edildiği ve Dr. Kasımlo’nun Avusturya hükümetine ne söylemeyi düşündüğü cinayette hala çözülemeyen en kritik ayrıntı olarak dikkat çekiyor.

Bakanlıktan saat 16.30’a doğru görüşme yapmadan ayrılan Dr. Kasımlo’nun bir saat sonra İran heyeti ile bir randevusu daha vardı. Viyana üçüncü bölgede bulunan Linken Bahngasse caddesinde saat 17.30’da gerçekleşecek buluşmanın yerini Süleymaniyeli Fadil Resul ayarlamıştı.

Bu arada üç İran’ın ekibindeki üç isim; Cafer Sahraroodi, Mustafa Ajvadi ve Amir Mansour Bozorgian otelden ayrılmış ve buluşma yerine ulaşmıştı. Her üç isim diplomat pasaportlarıyla 10 Temmuz’da Viyana’ya gelmişlerdi. Daha sonra ‘Tanık D’ kodlu bir görgü tanığı o gün, 2005 yılında cumhurbaşkanı olacak Mahmut Ahmedinejad’ın da onlarla birlikte olduğunu ve keşif yaptığını söyleyecekti.

Müzakere masası kan gölüne döndü

Taraflar salondaki masa etrafında toplanmış, müzakereler başlamıştı. Görüşme bir ses bandına kaydediliyordu. Daha sonra Avusturya polisinin açıkladığı o bantta Kasımlo’nun “Hem eli boş döneceğim hem de İran söz verdiği otonomi için çalışıyor diyemem” sözleri işitilecekti. İki silahtan çıkan kurşunlarla Kasımlo alnından, şakaklarından ve boynundan, Resul kafasından ve boynundan vurulmuş, Abdullah Kadir Azeri ise adeta kurşun yağmuruna tutulmuştu.

Katiller serbest bırakıldı

İlk polis ekipleri kan gölüne dönen eve ulaştığında merdivenlerde İranlı Cafer Sahraroodi kanlar içinde yatıyordu. Arkadaşı Mansour Bozorgian ise dışarıda karşılaştığı polislere “Vurdular, arkadaşımı vurdular, kurtarın onu” diye bağırıyordu. “Hatasız suikastta” Sahraroodi’nin vurulması bütün planı ters-yüz etmişti. Sahraroodi, polis gözetiminde hastaneye kaldırıldı, Bozorgian ise Schottenring karakoluna götürüldü.

Ancak Bozorgian’ı sabah 5’te gelen talimatla günlerce saklanacağı İran Büyükelçiliğine teslim edildi. 22 Temmuz’da ise Viyana, Tahran’dan gelen baskı karşısında teslim oldu ve Sahraroodi uçakla ülkesine gönderildi.

Her iki katil üstüne üstlük elini kolunu sallayarak Avrupa ülkelerini dolaşmaya devam etti. Cafer Sahraroodi’nin 2013 yılının Ekim ayında İsviçre ve Hırvatistan’da gittiği ortaya çıktı. Ancak hakkında uluslararası yakalama emri bulunmasına rağmen her iki ülke Sahrarudi’yi Avusturya’ya teslim etmedi.

Katilleri eskortla Tahran’a gönderen Avusturya ise cinayetin üstünü örtmek için elinden geleni yaptı. Viyana hükümeti sürekli “Tahran’dan baskı görmedik” iddiasında bulundu. Fakat bu açıklama ne Kürtler ve ne de Avusturya kamuoyunu tarafından inandırıcı bulunmadı. Qasımlo’nun katledilmesi üzerinden 36 yıl geçse de hala katiller adalet önüne çıkarılmış değil.

1979-1989 arasında İran Kürt hareketinin en önde gelen liderleri arasında yer aldı. Dr. Kasimlo’nun “Kürtler ve Kürdistan” adında çeşitli dillere çevrilmiş bir araştırma kitabı ile çok sayıda bilimsel araştırma ve incelemede imzası bulunuyor. 20 Temmuz günü, Paris’te düzenlenen bir törenle, Pere Lachaise Devrim Şehitleri Mezarlığı’nda toprağa verildi.

DEM Parti’den mesaj

DEM Parti, Dr. Kasımlo’yu yayınladığı mesajla andı.