23 Nisan’da İstanbul açıklarında yaşanan 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından Marmara fayının yapısı üzerindeki bilimsel tartışmalar yeniden alevlendi. Fay hattının “kilitli” mi yoksa “sürüklenen” bir yapıya mı sahip olduğu sorusu, bölgedeki deprem riskinin nasıl şekilleneceği açısından kritik önem taşıyor.
Alman Yer Bilimleri Araştırma Merkezi’nden (GFZ) sismolog Prof. Marco Bohnhoff, DW Türkçe’ye yaptığı açıklamada Marmara’daki fay için iki senaryoya işaret etti. Birinci senaryoya göre, yaşanan 6,2 büyüklüğündeki deprem ana sarsıntı olabilir ve sismik aktivite zamanla azalabilir. İkinci senaryoda ise bu depremin daha büyük bir yıkımın habercisi olabileceği vurgulanıyor. Bohnhoff, bu senaryo gerçekleşirse Marmara’da 7,4 büyüklüğünde bir depremin yaşanabileceğini söyledi.
Sürüklenen fay mı, kilitli fay mı?
Prof. Dr. Osman Bektaş, Alman bilim insanlarının 2017 yılında Marmara fayında “creep” yani sürüklenme tespit ettiğini, Japon araştırmacıların da benzer sonuçlara ulaştığını belirtti. Bektaş, sürüklenen faylarda enerji birikiminin zor olduğunu ve bu tür fayların büyük deprem üretme ihtimalinin düşük olduğunu savundu.
Prof. Dr. Ziyadin Çakır ise Marmara fayının bazı bölümlerinin sürüklenme gösterdiğini ancak doğu kesiminin kilitli kaldığını ifade etti. Çakır, “Bir sonraki büyük kırılmanın bu doğu segmentinde olmasını bekliyoruz” dedi.
Fay kilitli ve risk devam ediyor
Prof. Dr. Tuncay Taymaz, Marmara fayının kilitli olduğunu düşündüğünü belirterek, “Dünkü depremin sona erdiği noktadan Adalar açıklarına kadar olan bölüm hâlâ kırılmadı” dedi. Prof. Dr. Okan Tüysüz de fayın bazı bölümlerinde sürüklenme olsa da kırılma potansiyelinin devam ettiğini vurguladı.
İTÜ’den Prof. Dr. Süleyman Pampal, Alman araştırmalarının sürüklenme tespitine karşılık, İTÜ ekibinin fayın kilitli olduğuna dair çalışmalar yaptığını belirtti. Pampal, fayın şimdiye kadar sadece üçte birinin kırıldığını söyledi.
Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise, yaşanan depremin belirli bir enerji boşalması sağladığını ancak bunun başka bir büyük depremi tetikleyip tetiklemeyeceğini söylemenin şu aşamada spekülatif olacağını ifade etti. Ersoy, “Marmara’daki büyük deprem riskine odaklanmamız gerekiyor” dedi.