Mehmed Uzun’un 17. ölüm yıldönümü | Mezarı başında anıldı

Ölüm yıldönümünde Kürt yazar Mehmed Uzun’un mezarı başında yapılan anmada Kürt edebiyatına ve diline yönelik katkılarına dikkat çekildi. 

Mehmed Uzun’un 17. ölüm yıldönümü | Mezarı başında anıldı
Mehmed Uzun’un 17. ölüm yıldönümü | Mezarı başında anıldı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 11 Ekim 2024 11:39
  • Güncellenme: 11 Ekim 2024 15:05

Uzun yıllar sürgünde kalan ve yakalandığı mide kanseri sonrası  Diyarbakır’a gelen Kürt yazar Mehmed Uzun 11 Ekim 2007’de yaşamını yitirdi.

Uzun ölümünün 17’nci yıldönümünde mezarında başında yapılan anma ile anıldı.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Mardin Kapı Mezarlığı’nda bulunan mezarı başında yapılan anmaya Uzun’un ailesi ile arkadaşları, kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.  .

Saygı duruşuyla başlayan anmada konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Doğan Hatun, “Edebiyat alanında kendini tanımak isteyenler için verdiği emeğin şahitleriyiz. Aramızdan çok erken ayrıldı ama Kürt halkı için yapmış olduğu bıraktığı eserler sonsuzluğa kadar yaşamaya devam edecek. Eserlerini yazmasının üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen güncelliğini hala koruyor. Bu sene sevenleri ve ailesini bir araya getirmek istedik. Bunun için küçük ama bizim için önemli etkinlikler yaptık. Mehmed Uzun’un anısını yaşatmak istedik. Yazdığı geride bıraktığı eserler bize miras bizler de bunun bilincinde olmalıyız ki burada yattığı yerden huzur bulsun” ifadelerini kullandı.

Uzun’un arkadaşı Ahmet Avcıkıran, Mehmed Uzun’un 17’nci ölüm yıldönümünde yılında; belediyenin yapmış olduğu anma haftası ve etkinliklerle daha güçlü olduklarını söyledi. Sonrasında Mehmed Uzun’la olan anılarını anlattı. Avcıkıran Uzun’un yazılarından pasajlar okudu.

 Selçuk Mızraklı’nın mesajı okundu

DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Sultan Yaray da “Mehmed Uzun, Kürt Edebiyatı Kürt halkı için büyük ve zorlu bir emek verdi. Bugün görüyoruz ki binlerce Kürt genci onun kitaplarını okuyor. Kürt Edebiyatını, Kürt gençlerine sevdirdi. Kürt halkı ve dilinin önündeki birçok sorun ve asimilasyon politikalarına karşı her alanda dili ve edebiyat için çalıştı” dedi.

Anma’da önceki dönem belediye eşbaşkanı Selçuk Mızraklı’nın avukatları aracılığıyla gönderdiği mesaj da okundu. Yapılan açıklama ardından Uzun’un mezarına çiçekler bırakılarak, anma sonlandırıldı.

‘Barış harikulade insani bir metamorfozdur’

Uzun, Ocak 2007’de, rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı Türkiye Barışını Arıyor Konferansı’na gönderdiği konuşma metninde şöyle diyordu:

“Barış, insanlığın yarattığı en önemli, en erdemli eserdir. Ölümsüz birey yoktur ama bireyler tarafından yaratılan ölümsüz eserler ve bu eserlerin tümünden oluşan ölümsüz insanlar vardır. Bunu Gılgamış’tan bu yana hep biliyoruz. Barış sadece ölümsüz bir eser değil, insan aklının yarattığı en önemli erdemli iştir de. Çünkü barış, harikulade bir insani metamorfozdur (değişimdir). Barış, ben dediğimiz şeyin öteki haline gelmesidir; öteyi anlamak onunla eşit ilişki kurmaktır. Barış, insanoğluna en çok yakışan erdemleri kendi içinde barındıran yepyeni bir kültür, bir terbiyedir.”

‘Kitaplarımla ilgili hep mahkeme salonlarında konuştum’

1953’te Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde Uzun’un Kürtçe, Türkçe ve İsveççe yazdığı kitapları yirmiye yakın dilde yayınlandı. 1985 yılından bu yana romanlarını kaleme alan Uzun hakkında Türkiye’de çok sayıda dava açıldı.

Şubat 2007’de İstanbul’da kendi edebiyatı üzerine düzenlenen konferansta şöyle diyordu:

 “Ben mahkeme salonlarına alışkınım. Böyle salonlara alışkın değilim. Benim kitaplarımla ilgili daha önceki tüm konuşmalarım ‘mahkeme salonları’nda oldu. Bugün yazarlığım başka bir açıdan tartışılıyor. İlk kez böyle bilimsel mekanlarda kitaplarım, yazdıklarım tartışılıyor. Bu ilk olsun ama son olmasın. Yazdıkları nedeniyle mahkeme önlerinde ‘yargılananlar’ bilimsel olarak değerlendirildikleri zaman hem onlar, hem de üniversite kendi ‘öz kimliğine’ kavuşur.”

Uzun, yıllarca İsveç Yazarlar Birliği yönetim kurulu üyeliği yaptı. Ayrıca İsveç Pen Kulübü ve Uluslararası Pen Kulüp’te çalıştı. İsveç ve Dünya Gazeteciler Birliği’nin de üyesiydi.

“Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık” romanı ve “Nar Çiçekleri” adlı deneme kitabıyla ilgili olarak 2001 baharında yargılandı. Aynı yıl Türkiye Yayıncılar Birliği’nin her yıl verdiği Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü’nü, roman sanatına ilişkin belirleyici katkılarından dolayı Berlin Kürt Enstitüsü’nün Edebiyat Ödülünü, edebiyat ve sözün özgürlüğüne ilişkin duruşundan dolayı İskandinavya’nın en önemli ödüllerinden olan Torgny Segerstedt Özgürlük Kalemi Ödülünü ve 2002’de İsveç kültür yaşamına sunduğu katkılarından dolayı İsveç Akademisi’nin Stina-Erik Lundeberg Ödülü’nü aldı.

Uzun’un kitapları

  • TU (Sen), Roman, 1985
  • Mirina Kalekî Rind (güzel bir yaslinin’in Ölümü), Roman, 1987
  • Siya Evînê (Yitik Bir Aşkın Gölgesinde), Roman, 1989
  • Rojek ji Rojên Evdalê Zeynikê (Evdalê Zeynikê’nin Günlerinden Bir Gün), Roman, 1991
  • Destpêka Edebiyata Kurdî (Kürt Edebiyatına Giriş), İnceleme, 1992
  • Hêz û Bedewiya Pênûsê (Kalemin Gücü ve Görkemi), Denemeler, 1993
  • Mirina Egîdekî (Bir Yiğidin Destanı), Destan-Ağıt, 1993
  • Världen i Sverige (Tüm Dünya İsveç’te), Edebiyat Antolojisi, M. Grive ile Birlikte, 1995 *Antolojiya Edebiyata Kurdî (Kürt Edebiyat Antolojisi), Antoloji, iki cilt, 1995
  • Bîra Qederê (Kader Kuyusu), Roman, 1995
  • Nar Çiçekleri, Deneme, 1996
  • Ziman û Roman (Dil ve Roman), Söyleşiler, 1997
  • Bir Dil Yaratmak, Söyleşiler, 1997
  • Dengbêjlerim, Deneme, 1998
  • Ronî Mîna Evînê – Tarî Mîna Mirinê (Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık), Roman, 1998 *Zincirlenmiş Zamanlar Zincirlenmiş Sözcükler, Deneme, 2002
  • Dicle’nin Sesi I – Hawara Dîcleyê (Dicle’nin Yakarışı), Roman, 2002
  • Diclenin Sesi II – Dicle’nin Sürgünleri, Roman, 2003
  • Ruhun Gökkuşağı, Roman, 2005